Gülen: Sende gençliğimi görüyorum Ekrem!
Star Gazetesi yazarı Elif Çakır bugünkü yazısında Zaman Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ekrem Dumanlı'yı sert bir dille eleştirdi..
12 Yıl Önce Güncellendi
2014-03-26 03:03:10
Son aylarda; vicdandan tamamen muaf bir varlık olarak, utanç duymadan, suçluluk duygusuna kapılmadan, Hocaefendisinin dışında hiçbir Allah kulunun haklarını ve duygularını umursamadan yalan ve itham dolu haberler yapma ve yaptırma konusunda gösterdiği müthiş performansından dolayı ‘Sende gençliğimi görüyorum Ekrem!’ iltifatına mazhar olmuş mudur acaba?
Olmadıysa da böylesi bir taltif görmesi yakındır. Üç vakte kadar beklemeli, dahası Hocaefendisi tez vakitte ‘Veliahtım Ekremdir’ açıklaması yapmalı.
Neyse... Neyse...
Hocaefendisi’nin medar-ı iftiharı Ekrem Dumanlı evvelki gün, gazete abonelerine yönelik olarak ‘İçimize sinmiyor’ başlıklı bir yazı kaleme aldı. Yazıda bir de ‘yalan’ arabaşlıklı bir bölüm vardı.
İşte o bölümde, yalanın bütün kötülüklerin anası olduğundan bahsediyor, bir kere yalan söylemeye başlarsanız, yüzlerce kizb sökün edip geliyor, ‘tetikçi medya’nın uydurduğu yalanları biz tekzip etmekten yorulduk, diyordu.
Dumanlı’nın ‘Biz tekzip etmekten yorulduk’ yazısının henüz dumanı üzerinde tüterken...
Rahmetli Sadi Mazlumoğlu Efendi’nin eşi Mükerrem Mazlumoğlu da Anadolu Ajansı’ndan Gülen Medyası’nı sert bir dille yalanlıyor, tekzip ediyordu. Ekrem Dumanlı tekzip yiyordu anlayacağınız. (http://www.aa.com.tr/tr/turkiye/305013—alvarli-efe-hazretlerinin-torunu-ve-gelini-aaya-konustu)
Başbakan Erdoğan’ın Erzurum Mitinginde ‘Fethullah Gülen’in küçük ihaneti’ başlıklı yazıma atıfla gündeme getirdiği hadiseyi biliyorsunuzdur.
Hadise 1955-56 yıllarında Erzurum’da Kurşunlu Medresesi’nde cereyan ediyor. Fethullah Gülen, Alvarlı Efe Hazretlerinin torunu olan Sadi Mazlumoğlu’nun öğrencisidir. Bir gün medresenin önüne jandarma geliyor ve Sadi Efendi’nin ellerine kelepçe takarak Gürcü Kapı Karakolu’na götürüyor. Bu hadisesinin yaşandığı gün Erzurum’da infial oluyor. Bütün halk karakola sökün ediyor. O gün orada jandarma olarak görev yapan, Hacı Salih Efendi’nin oğlu Memduh efendinin yardımıyla Sadi Efendi serbest bırakılıyor. Sadi Efendinin öğrencisi Fethullah Gülen’in şikayeti üzerine tutuklandığı ortaya çıkıyor, ancak Sadi Efendi öğrencisi Fethullah’ın gençliğine cahilliğine veriyor ve hadisenin üzerinin kapatılmasını istiyor. Ve Fethullah Gülen medreseden gönderiliyor.
Onlar gençliğine cahilliğine veriyorlar ancak Fethullah Gülen gençliğinde bırakmıyor. Yıllar sonra Latif Erdoğan’a yazdırdığı Küçük Dünyam kitabında Sadi Efendi’den ve Kurşunlu Medresesi’nden ayrılma hadisesine değiniyor; Sadi Efendi gençti, cahildi aramızda bir tartışma geçti ve ben ayrıldım diyor.
Hadiseyi Alvarlı Efe Hazretleri’nin torunu, Gülen’in de medrese arkadaşı olan ve hadisenin canlı şahidi olan Nakip Efendi’nin ve Efe ailesinin damadı olan Hattat Hüseyin Kutlu’nun ağzından bizzat aktarmıştım.
Aylardır kirli bir operasyon yürüten Ekrem Dumanlı ve Fethullah Gülen’in en azından bu hadise konusunda YALAN söyleyemeyeceğini düşünüyordum.
Değilmiş.
Hem de ne YALAN ne İFTİRA...
Gülen Medyası cümbür cemaat olarak Pazar günü Sadi Efendi’nin eşi Mükerrem hanımın ağzından bir açıklama yayınlandılar. Güya, rahmetli Sadi Efendi’nin eşi Gülen medyasına diyesiymiş ki Başbakan da nacizane ben de Gülen’e iftira atıyormuşuz! (http://www.zaman.com.tr/gundem_mazlumoglunun-esi-basbakan-hocaefendiye-iftira-atiyor_2206577.html)
YAZININ TAMAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ!!!
SON VİDEO HABER
Haber Ara