Hükümet-cemaat geriliminde kim kaybediyor?
Vatan Gazetesi yazarı Ruşen Çakır bugünkü yazısında cemaat-hükümetin birlikte battığını ve birlikte ülkeye zarar verdiğini belirtti...
12 Yıl Önce Güncellendi
2014-03-08 05:52:27
İşte Ruşen Çakır'ın "Cemaat ve hükümet birlikte batıyor, Türkiye’yi de batırıyorlar" başlıklı o yazısı:
Önceki günkü yazımı (http://www.rusencakir.com/Basbakan-Erdogan-da-kendi-gucunun-kurbani-oluyor/2530) “hem cemaat, hem hükümet, ama en önemlisi tüm Türkiye kaybediyor” cümlesiyle bitirdiğim için olumlu ve olumsuz çok tepki aldım. Olumluları bir kenara bırakalım. Bu yazıda, yaşananların son tahlilde Türkiye’nin hayrına olacağına inananlarla tartışmak istiyorum.
Mesela demokrat kişiliğine hep saygı duyduğum Hüseyin Ergün tespitime “Hayır; tam tersine, Türkiye kazanıyor çünkü irin dışa akıyor“ diye itiraz ediyor. Bir okurum da “Bu şekilde anti-demokratik icraatlar sergileyen ve seviyeyi oldukça düşüren, varlıklarının ülkeye son tahlilde çok da yararı olmadığını düşündüğüm iki kurumun birbirlerini zayıflatması, uzun vadede ülkemiz için neden kötü olsun?“ diye soruyor.
İrin içeriye mi dışarıya mı akıyor?
Tartışmanın eksenine Ergün’ün “irin dışa akıyor” önermesini almak işimizi kolaylaştırabilir. Gerçekten de teorik olarak, birbirini çok yakından ve iyi tanıyan; birbirlerinin defolarını ortaya çıkarma imkânına sahip iki gücün böylesine amansız mücadelesinin ülkenin arınmasına katkıda bulunması beklenir.
Fakat pratikte işlerin tam tersine geliştiğini, irinin dışa değil içe aktığını düşünüyorum. Örneğin her iki tarafın sosyal medya üzerinden dolaşıma soktuğu dinleme kayıtlarını ele alalım: Bu kayıtlar sayesinde, bir yandan rüşvet, yolsuzluklar ve bunların beraberinde getirdiği her türlü ahlaki çöküntüyü; ayrıca Başbakan’ın basın özgürlüğü, yargı bağımsızlığı gibi demokrasinin evrensel değerlerini umursamadığını; öte yandan Fethullah Gülen’in bir dini cemaat liderinin çok ötesinde, dünya işleriyle ve dolayısıyla siyasetle fazlasıyla ilgili kişi olduğunu öğrendik.
Öğrendiğimizle kalıyoruz
Peki sonra ne oldu? Galiba öğrendiğimizle kaldık. Bu kayıtların, tarafların karşılıklı olarak birbirlerini yıpratmalarına yol açtığı muhakkak. Fakat kayıtlar aracılığıyla edindiğimiz bilgilenmelerin ülke olarak arınmamıza katkıda bulunduğunu söylemek çok zor, hatta imkânsız. Çünkü her iki taraf da bu kayıtları topluma iyilik yapmak için değil, düşmanına kötülük yapmak için, denetimli bir şekilde dolaşıma sokuyor.
Eğer sahiden toplumun iyiliğini düşünmüş olsalar, bu kayıtları hiç bekletmeden, sıcağı sıcağına devreye sokar ve olayların başka türlü akmasına neden olabilirlerdi.
YAZININ TAMAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ!!
SON VİDEO HABER
Haber Ara