Şehid Hama'dan Ümmete isyan
TIMETURK yazarı Furkan Azeri'den yine çarpıcı bir yazı...
12 Yıl Önce Güncellendi
2014-01-24 12:03:02
ŞEHİD HAMA’DAN ÜMMETE İSYAN
Ey Ümmet! Sana o kadar kızgın, küskün ve dargınım ki; lafı hiç eğmeden, bükmeden dikine söyleyeceğim. Yüreğimden akan yaşları umarsızca dökeceğim gözbebeklerinize.
Unutma! Yarın unutturacaklar bu resimleri sana. Hayatını ellerine geçirdikleri gibi zihnini de satın alıp unutturacaklar sana. Bir taraftaki acılar öteki tarafın kahkahaları arasında kaybolacak. Ve sen her zamanki gibi üç maymunu oynayacaksın; görmeyeceksin, duymayacaksın, bilmeyeceksin. Belki daha da korktuğum şey olacak: duyarsızlaşacaksın. Yaşanan acılar ve sıkıntılar sende bir anlam ifade etmeyecek. Hissizleşeceksin, işkencelerden ve dayaklardan sonra bizim bedenlerimizin hissizleşmesi gibi olacak yüreğin. Sakın hayır deme! Çünkü seni çok iyi tanıyorum. 30 senedir yoksun zaten, şayet olsaydın bir sapık aile, bu kadar zulüm yapabilir miydi Sünni halka? Sen olsaydın bunlar olur muydu hiç? Senin sesin olsaydı bir zalimin sesi bu kadar çıkabilir miydi?
Ey Ümmet! En az onlar kadar sen de katilsin. Onlar canlarımızın katili sen ise; seni en temiz duygularla beklediğimiz günlerin katilisin. Onlar bedenlerimizin katili sen ise duygularımızın katilisin. Biliyor musun üzülürüm üzülürüm de, en çok çocukluk yıllarımda seni yeraltı hapishanelerinde umutla beklediğim günlere üzülürüm. Kahroluyorum senin bu ataletine ve en çok da, o gözü dönmüş şebbihaların bu bekleyişimizi görüp, sırıtarak gülmesine kahroluyorum.
Bir gün yaşlı bir hocam bana bakarak: “Hama mazlum ve mağdur Hama! Lütfen ölülerden yardım isteyip Allaha şirk koşma. Ölüler beklenilmez, onlar gelmez, onlardan yardım istenmez, medet umulmaz” demişti. Kalbi atan ama ruhu ölmüş ümmetten yardım istemek... Yaşarken ölü statüsü kazanmak nasıl bir vakadır, hala anlamış değilim.
YAZININ DEVAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ
Haber Ara