Dolar

34,9466

Euro

36,7211

Altın

2.977,22

Bist

10.125,46

'İHH’yı terörle bağlantılandırma çabası İsrail projesidir'

Mavi Marmara’ya yapılan saldırı nedeniyle İsrailli komutanlar hakkında sürdürdüğümüz ve dünyada bir ilk olan davalar sırasında “İsrailli komutanlar yargılanacaksa İHH yöneticileri de El Kaideden yargılanacak” şeklinde tehdit almıştık.

12 Yıl Önce Güncellendi

2014-01-20 13:28:00

'İHH’yı terörle bağlantılandırma çabası İsrail projesidir'

Mavi Marmara gemisi yolcusu ve İHH İnsani Yardım Vakfı mütevelli heyet üyesi ve yönetim kurulu üyesi Avukat Gülden Sönmez, Fars Haber Ajansına konuştu. İHH’ya yapılan operasyonlar ile ilgili önemli açıklamalarda bulunan Sönmez, bu operasyonların en çok ABD ve İsrail’i sevindireceğini söyledi. İHH’yı terörle bağlantılandırma çabası esas itibariyle bir İsrail projesi olduğunu söyleyen Sönmez, dışarda da içerde de Emperyalizm ve Siyonizm ekseninde bir misyona sahip olan tüm yapılar buna destek vereceğini belirtti. Kendileri açısında bunun şaşırtıcı olmadığını söyleyen Sönmez, “esasen üzücü olan Müslüman grup ve kurumların buna alet olmalarıdır” dedi. Sönmez, Türkiye’de de bize karşı operasyon İsrailli otorite kabul eden, İsrail politikalarını benimseyen bir anlayışı taşıyan gruplarca desteklendiğini de söyledi.

İŞTE İHH AVUKATI GÜLDEN SÖNMEZ İLE YAPTILAN RÖPORTAJ:

İŞGALCİ GÜÇLER VAKFIMIZIN ÇALIŞMALARINDAN RAHATSIZLIK DUYDULAR

S-Bütün dünyada bir insani yardım vakfı olarak isim yapmış İHH’ya neden operasyon yapıldı?

C- İHH 20 yıllık ve dünyanın 136 ülke ve bölgesinde çalışmalar yapan bir kuruluş. Kamuoyu ilgisinden uzak yerler de dâhil olmak üzere savaş, doğal afet ve yoksullukla mücadele eden insanların yaşadığı her noktaya ilk defa İHH olarak biz gittik. Birçok kriz bölgesinde çalıştık. Zaman zaman küresel emperyalist sistemin bileşenleri ve yerel rejimler, menfaat grupları, işgalci güçler vb. yapılar, vakfımızın çalışmalarından rahatsızlık duydular ve çalışmalarımızı karalamaya ve faaliyetlerimizi engellemeye çalıştılar. Amerika, İsrail, İngiltere başta olmak üzere bazen Rusya bazen Çin bazen Fransa’yı rahatsız ettik öfkelendirdik. Özellikle 2010 yılında Mavi Marmara’nın da içinde bulunduğu Gazze Özgürlük Filosundan sonra İsrail’in ve Amerikan’ın İHH’ya olan düşmanlığı zirve noktaya ulaştı. ABD’de siyonist lobi İHH’yı terör listesine almak için çaba gösterdi. Bizim networkümüzün propagandası nedeniyle ABD’de bunu başaramayınca İsrail Bakanlar Kurulu kararıyla İHH’yı terör listesine aldı. Öte yandan Başkanımız Sayın Bülent Yıldırım başta olmak üzere İHH yöneticilerine yönelik iftira, karalama, itibarsızlaştırma, tehdit, şantaj vb şekilde İHH‘yı bitirme hedefli faaliyetler yürütüldü. İHH’nın etrafında dedikodu üreterek tabanından koparmaya ve yalnızlaştırmaya çalıştılar. Türkiye’de yerel işbirlikçi ve aktör bulmak ta İsrail için zor olmadı. Geçtiğimiz günlerde İsrail Dışişleri Bakanı Liberman’ın “İHH İsrail için büyük bir tehlikedir” sözü bu çabaların arka planını çok iyi özetler. Tüm bu oyunlar tutmayınca suç oluşturarak İHH’yı yargı yoluyla durdurmaya çalışıyorlar. Mavi Marmara’ya yapılan saldırı nedeniyle İsrailli komutanlar hakkında sürdürdüğümüz ve dünyada bir ilk olan davalar sırasında “İsrailli komutanlar yargılanacaksa İHH yöneticileri de El Kaideden yargılanacak” şeklinde tehdit almıştık. O zamandan bu yana İHH El Kaide bağlantısı kurmak için her türlü tuzak ve oyun gerçekleşiyor. Bu operasyon da buna hizmet eden bir operasyondur.

İHH EMPERYALİSTLERİN VE SİYONİSLERİN PLANLARINI BOZDU

S- Bu operasyon ile ne yapılmak isteniyor?


C- İHH durdurulmak isteniyor. İHH’nın dünyanın dört bir yanında çoğunlukla da emperyalist ve siyonist sistemin zulümlerini deşifre eden, oyunlarını ve planlarını bozan, mazlum ve zayıf düşmüş insanlara yardım edip onları ayağa kaldıran, Kudüs ve Mescidi Aksa mücadelesini canlı tutan, Müslümanlar arasında kardeşlik ve ümmet bilincini yerleştiren tüm faaliyetleri ve çabaları bitirilmek isteniyor. Bu operasyonların hedefi budur. Ayrıca İslam coğrafyasında ve Türkiye’de gitgide etkili hale gelen ve özellikle gençlerde oluşan özgüven ve umutla beraber gerçekleşen İslami uyanışın ilerlemesi istenmiyor. Çünkü özgüvenli bir İslami kişi ve kurum şu anda en büyük tehdit olarak algılanıyor. Arap baharı denilen ama esasen İslam coğrafyasındaki İslami uyanış emperyalistleri çok ciddi korkutuyor. TIR meselesinde de İHH’nın Suriye halkına yönelik yardımlarının koordine edildiği İHH Kilis Ofisi’nde yapılan hukuksuz arama da İHH’ya karşı öne sürülen iddiaların tümünün yalan ve iftira olduğu anlaşılmıştır. Ancak gelişmelerden anlaşıldığı kadarıyla bu komplolar devam edecektir.

İHH’YI TERÖRLE BAĞLANTILANDIRMAK BİR İSRAIL PROJESIDIR

S- Bu operasyonu kim yaptı, bunun iç ve dış destekçileri kimlerdir?


C- İHH’yı bir şekilde terörle bağlantılandırma çabası esas itibariyle İsrail projesidir. Bu projeye ABD, İngiltere’nin de destek vermesi çok anlaşılır bir durumdur. Dışarda da içerde de emperyalizm ve Siyonizm ekseninde bir misyona sahip olan tüm yapılar buna destek verecektir. Bu bizim için şaşırtıcı değildir. Ancak esasen üzücü olan Müslüman grup ve kurumların buna alet olmasıdır. Türkiye’de de bize karşı operasyon İsrailli otorite kabul eden, İsrail politikalarını benimseyen bir anlayışı taşıyan gruplarca desteklenmiştir. İHH bu grubun medyası tarafından sürekli iftiralarla zan altında bırakılmış ve bu operasyonla beraber gerçekleşen manipülasyonla özellikle yurtdışında algı oluşturulmuştur. Öte yandan maalesef özellikle Suriye’nin mazlum halkına yardım eden ve nerdeyse Suriye’nin tamamında yardım dağıtabilen tek sivil kurum olan İHH bazı Müslüman ülkelerdeki Müslümanların medya kuruluşlarında da “silah taşımak, farklı ülkelerden savaşçı getirmek eğitmek vs vs” şeklinde karalanmış, bazı yöneticilerimiz zan altında bırakılmıştır. Hepsinden önemlisi yönetici ve görevlilerimiz tehlikeye atılmıştır. Bu tür yayınların ilk müşterisi İsrail olmakta İsrail Müslümanların yayın organlarından çıkan bu haberleri tüm dünyaya daha etkili yayarak İHH’dan kurtulma çabasına sevinçle bir adım daha yaklaşmıştır.

İSLAM DÜNYASINA OYNANAN OYUNLARI GÖRMEKTİR

S- İHH’ya yapılan operasyonu cemaate yakın medyalar el-Kaide adı altında gündeme getirdi. Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?


C- Çok basit. İHH gibi Müslümanlara ait bir kurumu bir yapıyı durdurmak istiyorsanız ABD taktiği, hemen onu terörizmle suçlarsınız. Bir kere suçlamanız bir yerinden uydurma kurgu dosya ile bağlantılandırmanız yeter. Zira ABD buna uygun hukuk altyapısını da hazırlamıştır. Aslında hukuk da çok gerekmez ABD için. “Güvenliğim için bütün İslam dünyasını feda ederim” diyen bir anlayıştır karşınızdaki. Hele bir de terörizmin yanına “El Kaide” eklediniz mi dünyaya yaymak için bundan daha etkili daha popüler bir suçlama olamaz. Tüm istihbarat, medya, yargı, askeri her türlü taramaya girersiniz. Sonra da yargıda uğraşır durursunuz ve sonuç alana kadar zaten sizi bitirmişlerdir. Artık hukuk mücadelesini kaç yılda kazanırsanız. 11 Eylülden sonra kaç masum Müslüman’ın canı yanmıştır bu şekilde ve kaç hayırlı çalışma yapan kurum bu suçlamalarla kapanmıştır. Bu fotoğrafı iyi görmek lazım. Mesele ne El Kaide ne de terörizm meselesidir. Meselenin aslı İslam dünyasına oynanan oyunları görmektir. Müslümanlar bunu gördükçe birbirlerini korur ve kazanırlar. Aksi halde Müslüman mahallede kazanan hiç kimse kalmayacaktır. Bu mücadelenin kazanan tarafı da kaybeden tarafı da tektir. Aynı gemideyiz.

CEMAATTE İSRAİL POLİTİKALARINI DESTEKLEYENLER VARDIR

S- Daha önce İHH Başkanı Bülent Yıldırım, İsrail ve yargıdaki cemaat yapılanmasının İHH'yı hedef aldığını söylemişti. Bu yapılan operasyonlar bunu mu gösteriyor? Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?

C- Bu yapılan operasyonlar ve bunun haber yapılış ve yorumlanış şekli maalesef cemaate yakın kişi, kurum ve medya organlarından gelince, cemaatin yayın organlarınca açık açık İHH ile ilgili algı yönetimine hizmet eden yayınlar çıkınca aksini söylemek mümkün değil. Cemaatin lider kişi ve kurumlarınca Mavi Marmara süreci ile beraber belirgin şekilde ortaya çıkan İsrail politikalarını destekleyen adımları ve sonrasındaki gelişmeler de bunu ortaya koyuyor.

BU OPERASYONLARDA EN ÇOK AMERIKA VE İSRAIL MUTLU OLACAKTIR.

S- İktidara yapılan yolsuzluk ve rüşvet operasyonundan sonra, İHH’ya da Suriye’ye silah yardımı yapılıyor haberleri cemaat medyalarında yapıldı. Bunların böyle denk gelmesini nasıl okumak lazım sizce?

C- El Kaide bağlantılandırma çabası, Suriye’ye silah yardımı iddiaları bunların hepsi izah ettiğim gibi hem İHH’yı hem Türkiye’yi ve özellikle Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan’ı terörle bağlantılı hedef haline getirmek içindir. Küresel güçler bunun hukuki, siyasi, ekonomik sonuçlarına Türkiye’yi mahkum etmek istemektedir. Türkiye’nin Suriye politikalarını, bu kıskaçta gerçekleştirmesi arzu edilmektedir. İHH’nın da Suriye’de etkili bir sivil aktör olmasından duyulan rahatsızlık nedeniyle durdurulması istenmektedir. Yani bir taşla birkaç kuş vurulmak istenmektedir. Bu hesaplardan belki birçok devlet yararlanmak istiyor ama bu hesapları tutarsa en çok Amerika ve İsrail mutlu olacaktır. Ancak bizim Rabbimizin planların üstünde planlarına hesapların üstünde hesabına inancımız tamdır. İHH ekipleri bölgelerde birçok zorlukla karşılaşıyor, görevlilerimiz hayatlarını ortaya koyarak yardım dağıtıyor. Şehitler vererek bu yardımları yapıyor ve bu mücadeleyi veriyoruz. Destekleyenimiz de dua edenimiz de çok elhamdülillah. Ne olursa olsun mazlumların yanında yer almaya devam edeceğiz.

S- Avukat Gülden Sönmez kimdir?

C- 2004 yılında İHH İnsani Yardım Vakfı’nda aktif olarak görev yapmaya başlamıştır. İnsan hakları alanında ulusal ve uluslararası birçok çalışmada görev alan Sönmez’in, yine bu alanda bir kitabının yanı sıra çok sayıda raporu ve makalesi yayımlanmıştır. Çeşitli sivil toplum kuruluşlarına dernekler hukuku alanında gönüllü hizmet vermektedir. Türkiye ayağı İHH tarafından organize edilen 2009 yılındaki Gazze Kara Konvoyunda ana koordinasyonda bulunmuş ve Gazzeye araç konvoyunun girmesi ve ambargonun kırılmasını sağlayan konvoyda aktif görev almıştır. Ayrıca 2010 yılında Gazze Özgürlük Filosu organizasyonunda da yönetici olarak koordinasyonda görev almıştır. Mavi Marmara gemisi yolcularındandır. Hâlen İHH İnsani Yardım Vakfı mütevelli heyet üyesi ve yönetim kurulu üyesidir. Vakfın insan hakları ve hukuk çalışmalarının koordinasyonunu da sağlamaktadır.

Cesim İlhan / FHA
SON VİDEO HABER

Uçakta olay çıkarıp, 'Türkiye'yi satın alırım' diye tehdit etti

Haber Ara