Akdoğan: Vicdanın üzerine beton dökmek
Star Gazetesi yazarı Yalçın Akdoğan bugünkü yazısında, yargı sisteminde oluşan kargaşayı ele aldı...
12 Yıl Önce Güncellendi
2014-01-14 04:41:55
Başbakan Erdoğan'ın danışmanı Yalçın Akdoğan, "Vicdanın üzerine beton dökmek" başlıklı yazısında, yargı sistemindeki ayrışmayı ele alırken, son dönemlerdeki yazılarında olduğu gibi yine sağduyuyu elden bırakmıyor.
İşte Akdoğan'ın o yazısı:
Adalet sisteminin gelip dayandığı yer sistemin parçası olan bireyin vicdanıdır. Bu, karar vericiler için de böyledir, kararı yorumlayanlar içinde böyledir. Kamu vicdanını tatmin etmeyen bir yargı hükmü adalet üretmiyor anlamına gelir.
VİCDAN, insanın yaratılışında varolan ama geliştirilmesi gereken bir ahlaki şuurdur; iyi ve kötüyü, doğru ve yanlışı gösteren bir pusuladır. Fıtratta Yaratanla ahitleşen nüve vicdandır.
Bediüzzaman hazretleri vicdanın dört unsuru ve ruhun dört hissi olarak irade, zihin, his ve latife-i rabbaniye’den bahseder. Bunların gayeleri ibadetullah, marifetullah, muhabbetullah ve müşahedetullahtır. Vicdanı kuruyan insan dinin temel amaçlarını da kaybetmiş olur.
Ma’şeri vicdan ortak iyi ve ortak kötüyü evrensel norm haline getirmiştir. Dinin temel felsefesi de insanlık ortak değeri haline gelen vicdanın teyid ettiği ahlaki şuura dayanır. KALBİ MUHAKEME olarak tanımlanabilecek olan vicdanın devre dışı bırakılması ne adalet üretir, ne de insani bir düzen bırakır. Vicdanı kuruyan sadece ahlak değerlerini kaybetmez, insani özelliklerini de kaybeder.
Aksiyon’da (Mart-2013) vicdanla ilgili hazırlanan bir dosyada şu yorum yapılıyordu: “Vicdan aslında insanı insan yapan birçok mekanizmanın da kalbi hükmünde. Onda çıkan bir aksaklık beraberinde önemli problemleri de getiriyor. Hans Zullüger vicdanın teklemesiyle birlikte kişilik bozukluklarının da ortaya çıktığını söylüyor. Hatta toplumun yüzde 2-3’ünde görülen Borderline kişilik bozukluğu ‘Vicdanın üzerine beton dökmektir’ şeklinde tanımlanıyor.”
Hüseyin Hatemi bir röportajında vicdanın ‘ahlaki sorumluluk bilincine’ ve ‘kimseye zarar vermeme iradesine’ sahip olma anlamında kullanıldığını vurgular ve şöyle bir yorum yapar: “Şuursuz (bilinçsiz) bir kimseye, o sırada ‘ahlaki sorumluluğu’ da olmadığı için ‘vicdansız’ demeyiz. Buna karşılık bilinçli bir kimse ‘Rabb’i iç âleminde bulmasından doğan ahlaki sorumluluk duygusunu taşımıyorsa, O’na ‘sen de hiç vicdan yok mu?’ veya ‘vicdansız!’ diyebiliriz.”
YAZININ TAMAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ!!!
SON VİDEO HABER
Haber Ara