Türkiye'de her sınıfın bir yetim kardeşi var
İHH İnsani Yardım Vakfı, Milli Eğitim Bakanlığı ve Diyanet İşleri Başkanlığının desteği ile 2013 yılı Kasım ayında başlattığı “Her Sınıfın Bir Yetim Kardeşi Var” isimli proje ile yetim çalışmalarına bir yenisini daha ekledi.
12 Yıl Önce Güncellendi
2013-12-10 11:29:30
TIMETURK / Pınar Hilal Balta
Türkiye’deki çocukları, dünyanın dört bir tarafındaki yetim kardeşleri ile buluşturan proje, iyiliksever, bilinçli ve başkalarının derdiyle dertlenen bir neslin yetişmesini hedefliyor. Yetim çalışmalarını ve “Her Sınıfın Bir Yetim Kardeşi Var” kampanyasını konuşmak üzere İHH Genel Başkan Yardımcısı ve proje sorumlusu Murat Yılmaz ile bir araya geldik.
İHH İnsani Yardım Vakfı’nın yetim çalışmaları hakkında bilgi verir misiniz?
İHH İnsani Yardım Vakfı, faaliyetlerine başladığı 1992 yılından beri, bulunduğu her coğrafyada yetimlere dönemsel desteklerde bulundu. Bunlar bayram ve çocuk şenlikleri gibi belli dönemlerde yapılan gıda ve kıyafet dağıtımı, sağlık yardımları, yetim çocuklara ve ailelerine ait evlerin tamir ve tadilatlarının yapılması, eksik eşyalarının tedarik edilmesi gibi desteklerdi. Dönemsel desteklerimizi sürdürdüğümüz yetim çocuklarımızın sayısı 100 bini aşıyor.
2007 yılında ise Sponsor Destek Sistemi dediğimiz Yetim Hamiliği çalışması ile sürekli desteklemelere başladık. Sürekli destekleme sisteminde bir yetime sponsor olan kişi ya da kişilerin en az bir yıl sponsorluğunu devam ettirmesi gerekiyor. Şu an 20 binden fazla bağışçı ile 43 ülkede 33 bini aşkın çocuğumuza sürekli olarak destek veriyoruz. Afrika’dan Zimbabwe ve Uganda’yı, Bakanlardan Romanya’yı, Ortadoğu’dan Ürdün’ü ve Güneydoğu Asya’dan Hindistan’ı ekleyerek bu sayıyı kısa sürede 48’e çıkarmayı hedefliyoruz. Türkiye içerisinde ise 46 vilayette 3800 çocuğumuzu sürekli destek kapsamına almış durumdayız.
Son olarak “Her Sınıfın Bir Yetim Kardeşi Var” adlı yeni bir kampanya başlattınız.
Öncelikle Her Sınıfın Bir Yetim Kardeşi Var Projesini, Milli Eğitim Bakanlığı ve Diyanet İşleri Başkanlığı’nın desteği ile yapıyoruz. Milli Eğitim Bakanlığı okullara, Diyanet İşleri Başkanlığı ise Kur’an kurslarına kampanyayı anlatan ve isteyen sınıfların gönüllü katılım sağlayabileceklerini belirten bir yazı gönderiyor. Bu okullar, sınıflar ya da kurslar kampanyaya katılmak isterlerse, bir yetim için belirlenen aylık yardım bedeli olan 90 TL’yi kurumumuza ait hesaplara “yetim hamilik desteğidir” kaydıyla yatırıyorlar. Daha sonra biz de sponsor sınıfımıza bir adet Yetim Destek Kolisi gönderiyoruz.
Yetim Destek Kolisi’nin içerisinde yedi adet kumbara, yetim kardeşlerinin fotoğraf ve özet bilgilerinin bulunduğu Yetim Özet Bilgi Formu, kardeşlik beratı, doğaya önemli bir katkı sağlayacağını düşündüğümüz küçük bir saksı, iki tane çam fıstığı tohumu ve toprağı, İyilikte Yarışan Sınıflar tanıtım filmimiz, kampanya afiş, broşür ve kitapçığı, kartpostallar ve kampanya flamamız bulunuyor.
90 TL aileye nakit olarak mı ulaştırılıyor yoksa yardım kolisi şekline mi dönüştürülüyor?
İHH yardımlarını, nakdi yardımlar, fiziki destekler, manevi ve psikolojik destekler olmak üzere üç sacayağına oturtuyor. Sponsor olunan yetime 90 TL nakit olarak ulaştırıyor. Fakat vakfımız dönemsel destekler kapsamında yaptığı yardımları sürdürüyor.
“YETİMLERE BAKMAK MANEVİ BİR SADAKADIR”
Bu projeyi yaptığınız diğer yetim çalışmalarından ayıran nedir?
Çocuklarımızın destek verdikleri yetim kardeşleriyle mektuplaşabilmelerini, bu mektupların yanında birbirlerine fotoğraf göndermelerini sağlıyoruz. Bu şekilde çocukları birbirlerine yaklaşıyorlar, farklı coğrafyalardaki çocuklarla aralarında kardeşlik hukuku gelişmeye başlıyor. İnanıyoruz ki küçük yaşlarda bir iyiliğin parçası olup paylaşım kültürünü yaşayan ve yaşatan çocuklarımızın karakter oluşumları olumlu yönde gelişecek ve yetişkinlik çağlarında da etraflarında hep iyiliklerin konuşulduğu, icra edildiği nesilleri oluşturacaklar.
Türkiye’de okullarımız ve Kur’an Kursları ile birlikte 20 milyona yakın öğrenci var. Her çocuk çalışmayı aileleriyle paylaştığında Türkiye’de yetim çocuklar konusunun konuşulmadığı ev kalmamış olacak. Kampanya her ne kadar sınıflar üzerinden devam etse de biz, sadece sınıfların değil ailelerin de yetim hamiliği yapabileceklerini anlatıyoruz. Yetimlere bakmak da manevi bir sadakadır ve biliyorsunuz sadaka belayı def eder. Bu yüzden yetimlere kucak açan her ailenin manevi bir koruma desteği kazandığına ve infak kültürünün yetim çocuklar üzerinden tüm ülkeye yayılacağına inanıyoruz.
Kampanyanın son durumu nedir, kaç okul katıldı?
Şu anda 70’in üzerinde ilimizden 500 civarı okul ve Kur’an kursu çalışmaya katıldı.
Çocukların kampanyaya yaklaşımı nasıl, yetimler onların gündemine nasıl giriyor?
Çocukları yetimlere destek olmak konusunda eğitimcilerden çok daha hevesli görüyorum. Onlar öğretmenlerini ve müdürlerini bu konuda zorluyorlar. Sponsor olmak isteyen sınıflara mutlaka kendi yaşlarına yakın yetimler veriyoruz. Bu durum onların empati kurmalarına ve yetim kardeşlerini anlamalarına yardımcı oluyor. Geçenlerde Yozgat’ta kampanyayı anlatmak için bir okula gittim. Çocuklara neden dünyanın bir ucundaki başka bir çocuğa destek vermeleri gerektiğini anlatıyordum ki tam o sırada bir kız öğrenci hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladı. Neden ağladığını sorduğumda, yetim kardeşlerinin dünya üzerinde bu kadar ihtiyaç içerisinde yaşadığını yeni öğrendiğini söyledi ve “Bizler çok rahat yaşıyoruz.” dedi. Allaha şükürler olsun ki kalpleri iyiliklerle, güzelliklerle dopdolu duyarlı çocuklarımız var. Yine kampanyaya katılan çok özel bir okulumuz var: Batman Anadolu İmam Hatip Lisesi. Bu okulda çocuklarımız ayda sadece 10 kuruş vererek sekiz yetime destek veriyorlar. Okullarımız çok hızlı bir şekilde katılım gösteriyorlar. Okullar tatile girmeden, Haziran ayına kadar 10 bin yetim çocuğumuzu Türkiyeli kardeşleriyle buluşturmayı hedefliyoruz.
“YERYÜZÜNDEKİ BÜTÜN YETİM ÇOCUKLARI KENDİ ÇOCUĞUMUZ GİBİ GÖRÜYORUZ”
Dünya genelinde yetim çocukların durumu ile ilgili istatistikler neler söylüyor?
UNİCEF rakamlarına göre dünya üzerinde 200 milyon yetim yaşıyor. Her gün 10 bine yakın çocuk yetim kalırken bu rakam senede 3,5 milyonu buluyor. Üstelik bu istatistikler Çin, Kuzey Kore gibi eski Doğu Bloğu ülkeleri ve hala karışıklıkların dinmediği toplam 52 ülke dâhil edilmeden verilen rakamlar. Birleşmiş Milletler raporlarına göre ise bu çocukların yarısından fazlası herhangi bir aile ya da kurum koruması olmadan sokaklarda yaşıyorlar ve sayıları her geçen gün artıyor. Ayrıca senede 2,5 milyon çocuk kaçırılarak satılıyor. Bu çocukların 1 milyon 100 bini fuhuş mafyaları tarafından kullanılıyor. Yılda 32 milyar dolarlık insan kaçakçılığının büyük bir bölümünün kimsesiz ve yetim çocuklar üzerinden yürüdüğünü söyleyebiliriz.
Yetim çocuk nüfusundaki bu hızlı artışın sebepleri neler?
Elbette en önemli sebepler arasında savaş ve doğal afetler var. Mesela sadece Irak'ta ABD müdahalesi sonrası 5 milyon çocuk yetim kaldı. Suriye’de 350 bin çocuğun yetim kaldığını biliyoruz ama 500 bine vardığı da söyleniyor. Filipinler’de yaşanan tayfun onlarca çocuğu da yetim bıraktı. Ayrıca dünya üzerinde her gün 40 bine yakın çocuk on sekiz yaşına girdiği için yetimhane ve yurtlardan çıkarılıyor.
Yetim çocukların yaşam şartları bu kadar vahim bir durumda iken Avrupa Birliği, Birleşmiş Milletler, Arap Birliği, Afrika Birliği, İslam İş Biriliği Teşkilatı gibi çatı kuruluşlar ise maalesef planlı programlı bir sosyal politika üretmiyorlar. Bu da çocuk istismarının önünü daha da çok açıyor.
İslam dünyasının yetimler için yaptığı faaliyetler hakkında ne düşünüyorsunuz?
Biz İslam dünyası olarak yetimlere şefkat ve merhamet konusunda güçlü bir kültüre sahip olmamıza rağmen batılı sivil toplum kuruluşlarının çok gerisindeyiz. Örneğin SOS Children 350-400 bin kadar yetim, öksüz ve terk edilmiş çocuk ile ilgileniyor. Ya da World Vision tek başına 3 milyon 400 bin çocuğa bakıyor. Bunlar gibi birçok misyoner kuruluş 0-6 yaş grubu çocukların ihtiyaçlarını karşılayarak, onları kendi istedikleri gibi yetiştiriyorlar. Bu kuruluşların dünyanın her yerinde, bizden çok daha önce çalışmaya başladıklarını biliyoruz.
Bu yüzden İHH’nın yetim çalışmaları çok daha önemli hale geliyor. Çünkü bizim çalışmalarımız İslam dünyası çocuklarının Hıristiyanlaştırılmasının da önüne geçiyor. Biz tüm yetimlere destek vermeyi hedefimize koyduk. "Kendi yetimini veya başkasına ait bir yetimi himaye eden kimseyle ben, cennette şöyle yan yana bulunacağız." Diyen peygamber efendimizin hadisini bir motivasyon olarak algılıyoruz ve yeryüzündeki bütün yetim çocukları da kendi çocuğumuz gibi görüyoruz.
SON VİDEO HABER
Haber Ara