Dolar

34,8888

Euro

36,7535

Altın

3.041,28

Bist

10.058,47

Dershaneler Kemalizm'i ayakta tutuyor

Köşe yazarlarının gündemi elbetteki dershaneler. Diyarbakırsöz'ün köşe yazarı M. Ali Altındağ 'Türkiye'de dershaneler sorunu' başlıklı köşe yazısında önemli analizlere yer veriyor.

12 Yıl Önce Güncellendi

2013-11-26 14:30:20

Dershaneler Kemalizm'i ayakta tutuyor

TÜRKİYE’DE DERSHANELER SORUNU!

Sevgili okurlar.

Türkiye’deki eğitim sistemi kesinlikle orijinal bir sistem değildir.

Bizatihi sorunların başıdır.

Özetle, çıban başıdır.

Yani toplumun "ümmet ve inanç arenasındaki seviye üstünlüğüne" uymadığı için asaletsiz, dengesiz ve dayanaksız bir sistemdir.

Ruhsuz bir yapıya sahiptir.

Bu paralelde eğitim gören çocukların ruhunu öldürüyor.

Kemalizm güdümlü, tutucu ve totaliter sömürgen bir sistem olma nedeniyle yıllardan beri ülkeye yarar yerine zarar vermiştir.
Zira proje, tamamıyla asaletine uygun saf kanla yoğrulmuş bir proje değildir.

Olmamıştır da.

Milli ahlaki değerleri hiçe saymış!

Gençliğe, öğrencilere hatta öğretmenlere papağan kuşu gibi taklitçi bir hava ile yola çıkmış ve insanları kültür cihetinde donatması gerekirken, adeta yozlaştırmıştır.

* * *
Bakınız son zamanlarda, gündeme gelen "dershanelerin" kapatılacak hususu!

Hükümet bu yönde duyurusunu yaptı.

Başbakan Erdoğan'ın, ciddiyetle olayın üzerine giderek, “bu dershanelerin kapatılması gerekir” demesi..

Ve tabi ki ısrarla üzerinde durmasının sebebi mucibesi nedir?

Şahsen bana göre bu sorunun cevabı açık ve net.

Zira Başbakan diyor ki;

“Görünen köy kılavuz istemez” misali gençlik, özellikle okuyan gençlik gittikçe, yörüngesinden çıkıp, batıl ve yanlış yörüngelere girmekte olup, ahlaki değerlerden uzaklaşıyor ve devlet de buna sahip çıkamıyor.

Dershanelerin ilk çıkış amacı;

Fethullah Gülen Hoca Efendinin cemaatine yönelik, halkın çocuklarını terbiye ve talim bakımından geride kaldığı için aktif bir biçimde İslam ahlakıyla donatılmış bir gençlik yaratalım, topluma bir gençlik kazandıralım idi…

Ama bu niyet ne kadar iyi olursa olsun, dershanelerdeki uygulama yine Kemalizm’in üstün seviyede tutulmasına yönelik biçimlendirildi.

Haliyle, bu zihniyetin dışına çıkamayan bir eğitim sistemi, ağzıyla kuş tutsa bile hiçbir şey yapamaz.

Başta söylediğim gibi Kemalizm güdümlü bir eğitim sistemi totaliterdir, zorbadır, dayanaksızdır ve teorisizdir.

Aslında milli bir eğitim olabilmesi için Osmanlı devletinin ilk kurucularından merhum Gazi Osman Paşanın takip ettiği yolu kendisine rehbet seçmelidir.

Zira okula giden çocuklar, önce İslamiyet’le aşılanır, İslam ahlakı ve cibiliyeti onlara gösterilir ondan sonra yola çıkılır.
* * *
Tam da bu hakikat üzerine Bediüzzaman Hazretleri, “Münazarat” isimli kitabında şöyle diyor;

“Vicdanın ziyası ulum-i diniyedir (Vicdanları aydınlatan dini ilimlerdir).

Aklın nuru fünun-u medeniyedir (Çağdaş medeni fenlerin üstünlüğüdür).

İkisi bir araya gelip, imtizaç ederse o zaman hakikat tecelli eder.

İki cenah ile talebenin himmeti de pervaz eder”

İftirak (bölünme) ettikleri vakitte birincisinde taassup, ikincisinde hile, şüphe ve kişisel rant tevellüt edip, toplum içine yayılabilir.
Bu itibarla bunsuz bir eğitim sistemi düşünüldüğü zaman peşinen I. Dünya Savaşında İslamiyet’i ve Türkiye’yi savaşa sokmakla görevlendirilmiş İngiliz ajanların mahsulüdür bu eğitim sistemi.

Bir ekol değildir.

Ancak ihtilalci yabancıların dayatmasıyla söz konusu olmuştur.

Türkiye bu hususta çok geri kalmıştır, ne yaptığının farkında değildir.

Zira dershaneler deyip tutturan bir kesim insan, elini kolunu sallayarak, rasgele kulaktan dolma şeyleri konuşabilir ama masa üzerinde şehitlerin kanını pazarlayan insanlardan bir ümit beklenemez.

Bu nedenle medeniyetimiz, İslam’a dayalı bir medeniyettir.

İslamsız bir medeniyet, medeniyet sayılamaz.

Ümit var olmalıyız ki bu ümmet, bu millet Laisizm, Kemalizm güdümü ile değil, doğrudan doğruya müstakil bir görüş peyda ederek ortaya çıkmalıdır.

Aksi takdirde baltayı bacağımıza vurmuş olacağız ki Allah korusun.

Suriye gibi, Mısır gibi, Kuzey Afrika’nın bazı ülkeleri gibi görünmekte olan manzara bizi çok büyük tehlikelere sürüklemektedir.
Dershaneler, ilmi bir ideoloji paralelinde olması gerekirken, tam tersine birer rant aracı olarak yola çıkmışsa o rantın içinde boğulur gider.

YAZININ DEVAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ
SON VİDEO HABER

Kassam, İsrail askerlerini araçlarıyla birlikte imha etti

Haber Ara