Dolar

34,9466

Euro

36,7211

Altın

2.977,22

Bist

10.125,46

Karaman, 'en kötü istismar'ı yazdı

Yeni Şafak gazetesi yazarı Hayrettin Karaman, köşesinde Tunus' tan Suriye'ye kadar din istismarcılarını ve kiralık fetvacıları yazdı.

12 Yıl Önce Güncellendi

2013-10-19 14:16:37

Karaman, 'en kötü istismar'ı yazdı
En kötü, en iğrenç, en tehlikeli, en ahlak dışı istisimar 'din istismarı'dır. İslam tarihinde bu istismarın, dini siyaset için kullanmanın en unutulamaz örneği, Sıffîn Savaşı'nda yenileceklerini anlayan kavmiyetçi ve saltanat düşkünü Emevî ordusunun başvurduğu Kur'an istismarıdır; Kur'an sayfalarını mızrakların ucuna takarak hakkı temsil eden Hz. Ali'nin askerlerinin kimyasını bozdular ve sözde 'Kur'an'ın hakemliğini' istediler. Halbuki maksatları Kur'an'ın gösterdiği hakkı kabul etmek değil, yenilgiden kurtulmak idi. Daha sonra hilafeti saltanata çevirdiler, saltanatın da meşru olduğuna dair fetvalar verebilen 'saray ve saltanat uleması'nı kullandılar, dini kullandılar, raşid hilafetin kâmil manada bir daha geri dönmemek üzere tarihe karışmasını sağladılar. Sonrakiler de ne zaman İslam'ın engelleyeceği bir tasarrufa kalkışsalar yanlarında, halkı kandıracak, sözde meşruiyeti sağlayacak saltanat fetvacılarını buldular, bulundurdular.

Din istismarı yalnızca İslam'ın ve Müslümanların başının belası da değil, Haçlı Seferleri'nde dindar veya menfaatini din ile birleştirmiş Hristiyanları Müslümanlara karşı kışkırtan ve oluk gibi kan akmasını sağlayan papazlar da dini istsimar ediyorlardı. Bugün en barış sever postunda görünen Budist din adamları da Müslümanların kanlarını akıtmak için dinlerini istismar ediyorlar. Ümmeti inşa etmek ve zalim diktatörlerin sultasından Müslümanları kurtarmak için yola çıkan ve bedel ödeyen 'Bahar Müslümanları'nı mağlub etmek için milyarları akıtan Arap sultanları da dini istismar ediyor, bunu yaparken Tunus'tan Suriye'ye kadar bu Bahar'ın çiçeklerini soldurmanın 'cihad ve cennetlik bir amel' olduğunu söyleyen kiralık fetvacılardan istifade ediyorlar.

Şu bayram günlerinde bu acı ve sert yazıyı yazmama sebep olan son örnek ise Mısır'da bayram namazında yaşandı. Darbenin ardından oluşturulan geçici yönetim ve ordu yetkililerinin katıldığı bayram namazında verilen hutbede hatib, Allah'tan korkmadan, kuldan utanmadan şöyle diyor: 'Mısır ordusu, Hz. İsmail gibi kendisini feda etmiştir'. Bu sözün söylendiği hutbe, Başkent Kahire'nin Medine't en-Nasr bölgesindeki Silahlı Kuvvetler Camisi'nde kılınan bayram namazında veriliyor, cemaat içinde Mısır Geçici Cumhurbaşkanı Adli Mansur, Başbakan Hazım Biblavi, Savunma Bakanı Abdulfettah es-Sisi, İçişleri Bakanı Muhammed İbrahim'in yanı sıra ordu ve İçişleri'ne bağlı çok sayıda subay bulunuyor. Suriye'de de bir alim, 'Esed'in askerleri ashab gibidir, muhalifleri öldürenler cennetlik, ordudan ölenler şehiddir' kabilinden sözler söylüyordu.

YAZININ DEVAMINI OKUMAK İÇİN
TIKLAYINIZ
SON VİDEO HABER

Suriye'deki dehşeti anlattı: İşkenceden derimiz yüzülüyordu

Haber Ara