Yaşar Nuri Öztürk son görüntüsüyle ilgili konuştu
Yaşar Nuri Öztürk, “Semeri verdik atı kurtardık, hayat devam ediyor. Çok iyiyim, ne gam ne keder! Sevenlerim üzülmesin.
12 Yıl Önce Güncellendi
2013-10-08 14:48:14
İlahiyat Profesörü Yaşar Nuri Öztürk, hastalığıyla ilgili bilinmeyenleri, hastalığı nasıl yendiğini ve bugünkü durumunu Hürriyet’ten Aysel Alp'e anlattı.
KEMOTERAPİ EĞLENCE GİBİ GELDİ ATI KURTARDIK
Sayın Öztürk, bir televizyon programında okuyucularınız, izleyicileriniz sizi zayıflamış görünce çok üzüldüler. Bize de çok sayıda mesaj gönderdiler. Sağlığınız nasıl anlatır mısınız?
ÖZTÜRK: Ben kanser oldum, mide kanseri. Ama erken dönemde, 2.5 ayda erken dönemde fark edildi. Ameliyat oldum. Semeri verdik, atı kurtardık. 12 Kasım 2011’de ameliyat oldum. Arkasından her ihtimale karşı 3.5 ay kemoterapi gördüm. Kimileri, bunu almam gerektiğini, dayanamayacağımı, çok hırpalanacağımı, söylediler. Ama ben yine de aldım. Bana eğlence gibi geldi kemoterapi. Hiç problem yaşamadım. Midesi alınmış bir insandım ama kemoterapiden çıktıktan sonra 2-3 porsiyon acılı güveç yiyordum. Kemoterapi nedeniyle biraz saçlarım döküldü, onlar da daha sonra fazlasıyla yerine geldi.
SEVENLERİM ÜZÜLMESİN FAZLA KİLOLARIMDAN KURTULDUM
Sevenleriniz sizi zayıflamış görünce çok üzüldüler. Oysa siz çok iyi olduğunuzu söylüyorsunuz. Bunu nasıl başardınız?
ÖZTÜRK: Ben 28 yıl profesyonel judocuydum. Antrenörlük yaptım. Spor hayatımın her aşamasında vardı. Hayatım boyunca çok iyi beslendim, buna dikkat ettim. Hastalık nedir bilmezdim. Hastalığım 2-3 yılda bir nezleden ibaretti. Hayat bizimle dalga geçti, kimse bana yakıştıramadı kanseri. Galiba stresti nedeni. Ama şimdi çok iyiyim. Hayat normal seyrine döndü. Eskiden 10-12 kilo fazlam vardı. Ameliyat sonrası bu kiloları verdim, şimdi normal kilomdayım. Sevenlerim merak etmesin, keyfim çok yerinde; herhangi bir gamım, kasavetim yok. Muntazam spor yapıyorum.
Başka hastalara tavsiyeleriniz var mı? Hastalık sonrası nelere dikkat ediyorsunuz?
ÖZTÜRK: Özel bir şey yapmıyorum aslında, hastalıktan önce ne yapıyorsam şimdi de onları yapıyorum. Muntazam spora devam ediyorum. Evim, spor salonu gibi. Hafif ağırlıklar, koşu, kondisyon. 7-8 yıl zaten antrenörlük yapmıştım. Yazları muntazam yüzüyorum. Bu yaz da 1 ay Antalya’daydım. Karadeniz çocuğuyum, denizi çok seviyorum. Hastalık süresinde 1-1.5 yıl spor yapamadım ama Haziran’dan beri yeniden başladım. Organik beslenmeye dikkat ediyorum. Sevenlerim, ‘hoca doğal sever’ deyip bahçesinde yetiştirdiği patatesi, biberi, balı ne varsa gönderiyor. Kars’ın köyünden bile patates geliyor.
BU BİR RESTORASYONDU CENAB-I HAK, KARŞILIKSIZ SIKINTI VERMEZ
Hastalığınız için ‘galiba stresten’ oldu, dediniz. Stresi yenmeyi öğrendiniz mi?
ÖZTÜRK: Bu hastalık, hayatımda bir restorasyon süreciydi. Bana çok şey kazandırdı. Cenab-ı Hak, kimseye sıfır karşılıkla sıkıntı vermez. Bu sıkıntı karşılığında bize de bir şeyler vermiştir.
LANETLENEN SOY, YOLDA…
Kitap yazmaya hiç ara vermediniz sanırım?
ÖZTÜRK: 12 Kasım 2011’de ameliyat oldum. O günden itibaren üç kitap yazdım, hayatımın en verimli dönemi oldu. Din Maskeli Allah Düşmanlığı Şirk, altı baskı yaptı. Ardından Kur'an Penceresinden Kurtuluş Savaşı’na Bir Bakış çıktı ve 5 baskı oldu. Kur-an’ı Tanıyor musunuz, daha çıkalı 3 ay oldu, 6.baskıda. 1 hafta 10 gün içinde ise hastalıktan bu yana dördüncü kitabım çıkacak: Lanetlenen Soy… Çalışmalarımda bir zerre aksama olmadı. Sadece kemoterapi döneminde doktorların ısrarı nedeniyle, saat 23.00’te uyuyordum. Entelektüellerin hastalığıdır gece yarılarına kadar okumak, yazmak…
KISMETSE…
Kamuoyu daha önce ayrılmış olduğunuzu biliyor, yeni bir evlilik niyeti var mı?
ÖZTÜRK: Üç ay önce TRT Türk Sanat Müziği sanatçısı Nazlı Kanaat Hanım ile nişanlandık. Birlikte karar vereceğiz, kısmetse nikah olacak..
Haber Ara