İşte Ahmet Hakan'ın muhafazakarlara çağrıda bulunduğu o yazıdan bölüm:
RESMİN adı: Avludaki Kadınlar
Ressamı: Abdülmecid Efendi.
Kendisi Sultan Abdülaziz’in oğludur.
Sultan olamamıştır ama halife unvanı almıştır.
Son halifemizdir yani.
Resmi görünce aldı beni bir merak...
Ve başladım sorular sormaya:
-Bir milyon 200 bin liralık bir bedelle bu hafta sonu İstanbul’da müzayedeye çıkacak bu tabloyu satın alıp evinin duvarlarından birine asma cesareti gösterecek bir muhafazakâr zenginimiz çıkar mı?
-Muhafazakâr aydınlarımız, eğer bu türden resimleri bir dejenerasyon olarak değerlendiriyorlarsa, “Dejenerasyon Cumhuriyet’le birlikte başlamıştır” şeklindeki görüşlerini revize ederler mi?
-Son halifemiz Abdülmecid Efendi’nin yaptığı bu tabloyu, RTÜK’ten falan korkmadan, ayrıca da zerre kadar buzlama yapmadan ekrana getirmeye cesaret edecek herhangi bir muhafazakâr televizyon kanalımız çıkar mı?
-“Batılılaşma” karşıtı tezleriyle yıllarca ortalığı inim inim inleten muhafazakâr yazar çizerlerimiz, “fesini çıkardığında tam bir Fransız entelektüeli gibi” diye nitelendirilen son halifemizin bu tablosu hakkında nasıl bir analiz yaparlar?
-İstanbul Fatih’te geçtiğimiz ay “Kahrolsun demokrasi! Hilafet isteriz! Halife isteriz” falan diye ayağa kalkıp eylem yapan mümin ve mümine kardeşlerimiz, acaba son halife Abdülmecid Efendi gibi bir halife isterler mi?
Şu anda ne mi yapıyorum?
Şunu yapıyorum:
Bir yandan son halifemiz Abdülmecid Efendi’nin fırçasından çıkan tabloya göz gezdiriyor, bir yandan da gelecek cevapları merak ediyorum.
Hadi bakalım.
AHMET HAKAN'IN YAZISINDA BAHSETTİĞİ RESMİ GÖRMEK İÇİN TIKLAYINIZ!!!