Dolar

34,9466

Euro

36,7211

Altın

2.977,22

Bist

10.125,46

Ali Bulaç: Güzel şeyler de oluyor

Ali Bulaç: Taksim, Ankara ve başka yerlerde baş gösteren olaylar herkeste derin bir kaygıya yol açtı. Ortadoğu bir hercümerç hali yaşıyor. Mısır tam olarak durulmadı. Suriye’de içimizi kanatan bir iç savaş yaşanıyor. Afganistan ve Irak’ta her Allah’ın günü patlamalar onlarca can alıyor. İran’da herkes genel seçimlere endekslenmiş durumda.

13 Yıl Önce Güncellendi

2013-06-13 10:41:37

Ali Bulaç: Güzel şeyler de oluyor

Amerika ve Avrupa rahat değil. Kısaca dünyayı içine alan genel bir huzursuzluk söz konusu. Olaylara nereden baktığımız önemli. Ben sorunun varoluşsal, küresel ve felsefi olduğunu düşünüyorum. Aktüel tezahürler tabii ki önemli ama derinde olup biteni anlamak lazım.

Büyük ölçüde krizin modern telakki ve siyasî örgütlenme yapısının insan topluluklarını birbirinden ayrıştırmasından kaynaklandığını söylemek mümkün. İnsan toplulukları beşeriyetin bahçesidir. Tabii özellikleriyle birbirlerinden ayrılırlar, bu İlahi ayetlerin tecelli ettiği alanı teşkil eder. Farklılıklar tabii ve güzeldir, korunmaları gerekir. Modern eşitlikçi, tektipleştirici ve monolitik kültür farklılıkları bir element üzerinden ortadan kaldırıyor, seçtiği tek elementi tahkim edip diğerlerini çatışma sebebi görüyor. Farklılıklar arasında gelip geçişi sağlayacak köprülerin kurulmasına da izin vermiyor.

Mardin’de Türkçe Olimpiyatları’nda 144 ülkeden gelen çocukların sahnedeki performanslarını seyrederken asıl ihtiyacımız olan şeyin Kur’an-ı Kerim’in dediği “tearuf ve muarefe” olduğunu düşündüm. Tearufu gerçekleştirebilirsek “müzakere” yapabilir, arkasından aramızda hakkaniyete ve adalete dayalı “muahedeler” akdedebiliriz. Yazık ki Türkiye ana politik yapısı, son iki yüz yıllık sosyo-politik kültürü itibarıyla bundan uzakta.

Bu da yine büyük ölçüde okumuş kesimlerden, onların çizdiği yol haritalarına göre hareket eden siyasilerden ve idari merkezi elinde tutan iktidar seçkinlerinden kaynaklanıyor. Halk daha sağduyulu, belki akademik zümrelere ve aydınlara göre ‘ümmi’ bile sayılır, ama irfan sahibi.

Mardin futbol stadyumunda -Emniyet’in verdiği bilgilere göre- 22 bin kişi toplanmıştı. Daha ilginci Taksim’de arbedeler yaşanırken Twitter’da ikinci sıraya çıktı. Mardin, heterojen bir şehir. Arap, Kürt ve Türk ağırlıklı. Dinî bakımdan da Müslüman ve Süryani. Stadyumda her renkten insanlar vardı ve hepsi aynı coşkuyla dünya bahçesinin çocuklarını alkışladılar. Günün anlamına uygun en anlamlı konuşmayı Belediye Başkanı Mehmet B. Ayanoğlu yaptı: “Bu çocukların Dicle gibi ülkeler arasında aktığını, Dicle’nin pasaportsuz aktığını” söyledi. Bağdat’a, Şam’a, Kahire’ye, Erbil’e, İstanbul’a, Sarayova’ya selam gönderdi.” Kuzey Irak Kürdistan’ından gelen küçük Sidar, stadyumu ayağa kaldırdı. Kazakistanlı, Azerbaycanlı, Makedonyalı, Mozambikli, Pakistanlı çocuklar gönülleri fethetti. Hem Türkçe şarkılar okudular hem kendi ülkelerinin şarkılarını. Bu sene sadece siyahî bir çocuğun bizim folklorumuzu ne kadar başarılı sergilediğini görmekle yetinmedik, onların da folklorlarını seyrettik, onların dilinden de şarkılar dinledik. Zaten marifet onlara bizim şarkılarımızı, İstiklal Marşı’mızı ezberletmek değil, Türk okullarının olduğu bütün ülkelerin şarkılarını dinlemek ve belki sahiden “yeni bir dünya” için yeni bir şarkı besteleyebilmek.

Ben modern kültürümüzün ikiyüzlü olduğunu düşünüyorum. Çünkü seçkinlerin söylemi ikiyüzlü. Hakikatte biz birbirimizi sevmiyoruz. Halk daha samimi, daha hasbi. Seçkinler Arap ve Türk, Sünni ve Şii, Kürt ve Türk, Sünni ve Alevi’nin arasını açıyor, bunu sistemli yapıyor. Kimisinin iktidarı bunu gerektiriyor, kimi önyargılarını aşamıyor, kimisi tarihî bir intikamı alma peşinde, kiminin mizacı barışçı değil.

Taksim’de içimizi karartan olaylar yaşanırken olimpiyatlar dolayısıyla Türkiye’yi şehir şehir gezen bu güzel çocuklar içimize bir ferahlık verdi. Ümitvar olmak için çok sebep var. Anadolu’nun mütevazı aile çocuklarının dünyaya yayılıp böylesine küresel ve harikulade bir organizasyonu gerçekleştirip saat gibi çalıştırmaları ayrıca hayranlık verici.

İnanıyorum, başarabiliriz. İhtiyacımız olan şey sahih iman ve salih ameldir.
SON VİDEO HABER

Münbiçli Arap esnaf, PKK/YPG'yi anlattı

Haber Ara