İade-i Muhakeme umudu
Sivil toplum kuruluşları, geçtiğimiz hafta Akit’e çarpıcı açıklamalarda bulunan İBDA fikriyatı mimarı mütefekkir Salih Mirzabeyoğlu’nu tutuklu bulunduğu Bolu F Tipi Cezaevi’nde ziyaret etti. Görüşme sonrası değerlendirmelerde bulunan Altay Siyasi Araştı
13 Yıl Önce Güncellendi
2013-05-14 13:19:15
Sivil toplum kuruluşları, geçtiğimiz hafta Akit’e çarpıcı açıklamalarda bulunan İBDA fikriyatı mimarı mütefekkir Salih Mirzabeyoğlu’nu tutuklu bulunduğu Bolu F Tipi Cezaevinde ziyaret etti. Görüşme sonrası değerlendirmelerde bulunan Altay Siyasi Araştırmalar Merkezi Başkanı Hasan Kapar, diğer mağdurlara da emsal olabilecek yargı yolunun tekrar açılması için önemli bir çalışma içinde olduklarını söyledi. Kapar, “Ecevit-Bahçeli koalisyonu zamanında, şu an Silivri’yi mekan tutan generallerin emri, Seyfi Oktay zihniyetinin eliyle gerçekleştirilen böylesine bir hukuk katliamıyla ilgili önemli bir çalışma içine girilmiştir. Yakın bir zamanda Mirzabeyoğlu davasının yeniden görülmesi iade-i muhakeme talebi ile yeni bir hukuki süreç başlayacaktır” dedi.
HUKUKSAL BİR ÇALIŞMA BAŞLATILACAK
Yeni Akit'ten Murat Alan'ın haberine göre; Sivil Toplum Kuruluşları 28 Şubat döneminde ömür boyu hapis cezasına çarptırılan mütefekkir Salih Mirzabeyoğlu’nu tutuklu bulunduğu Bolu F Tipi Yüksek Güvenlikli Cezaevinde ziyaret etti. Adalet Bakanlığının özel izni ile gerçekleşen görüşme sonrası grup adına basın açıklaması yapan Altay Siyasi Araştırmalar Merkezi Başkanı Hasan Kapar, cunta yargısının mahkum ettiği Salih Mirzabeyoğlu’nun durumu ile ilgili olarak, yakın zamanda önemli gelişmeler yaşanacağının müjdesini verdi. Mirzabeyoğlu davasının yeniden görülmesi için ciddi bir hazırlık olduğunu vurgulayan Kapar, “Yakın bir zamanda Mirzabeyoğlu davasının yeniden görülmesi için, iade-i muhakeme talebi ile yeni bir hukuki süreç başlayacaktır. Bu konudaki çalışmalarımız son aşamasına gelmiştir. Hazırlıkları devam eden çalışma ile ilgili toplumun her kesiminden destek bekliyor, vicdan sahiplerini bu davaya sahip çıkmaya çağırıyoruz” dedi.
ZULMÜN DİĞER MAĞDURLARINA DA REFERANS OLACAK
28 Şubat döneminde mütedeyyin kesimin kanaat önderlerinin akıl almaz cezalara mahkum edildiğini hatırlatan Hasan Kapar, ortada delil namına değerlendirilecek herhangi bir unsur olmamasına rağmen, sırf Müslüman olduğu için yüzlerce kişinin zindanlarda çürümeye terk edildiğini ifade etti. Bu zulümle bir an önce yüzleşilmesi gerektiğini vurgulayan Kapar, “Özelde Mirzabeyoğlu yargılamasının irdelenmesi, bu zulmün diğer mağdurlarının durumuna da ışık tutacaktır” diye konuştu.
En az Sezer kadar cesur olunmalıdır.
Mirzabeyoğlu davası başlığı altındaki tüm gelişmeleri dikkatle takip ettiklerini söyleyen Altay Siyasi Araştırmalar Merkezi Başkanı Hasan Kapar sözlerini şöyle sürdürdü: “1999 yılında, bugünden baktığımızda ve yine bugün itibariyle revaçta olan tanımlamayı kullanarak ifade ediyorum, ‘Eski Türkiye’ döneminde hapse atılmış bir düşünce ve aksiyon adamı… Ecevit-Bahçeli koalisyonu zamanı… Bugün Silivri’yi mekan tutan generallerin hükümet kurup hükümet yıktığı zamanlar… Adaletin; Seyfi Oktay, Hikmet Sami Türk adaleti olduğu zamanlar… Yine, bugün, ‘Kürtler öldürülsün’ cümlesini masum bulan, malum örgütün darbe sonrası DGM başkanlığını münasip bulduğu, Ergenekonun yılmaz avukatı Metin Çetinbaş imzasıyla, darağacına yollanan Mütefekkir! İşte bu örnek diğer Müslümanların da uğradığı haksızlığa örnektir. Adalet ve Kalkınma Partisi istikbalde bu zulmün ortağı gibi görünmek istemiyorsa en az (Ahmet Necdet Sezer) kadar cesur olmalı! Hükümetin insan hak ve hukuku konusundaki hassasiyetini biliyoruz. Takdir de ediyoruz. Bu konuya da kamuoyunun beklediği hassasiyeti göstereceklerine olan inancımızı muhafaza etmekteyiz” şeklinde konuştu.
Haber Ara