Karadere: Krizin geleceğine inanmıyorum!

ABD borç tavanı sorunu ile Avrupa borç krizinin yarattığı endişeler Türkiye'de kriz uyarılarının ardı ardına gelmesine neden oldu.

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Bülent Gedikli'nin 'Harcama yapmayın kriz kapıda' açıklamasını Ali Babacan'ın Avrupa ve ABD'de problemlerin çözülmemesi durumunda olumsuz senaryolara hazır olunması gerektiği yönündeki açıklaması takip etti.

Diğer bir uyarı ise Times Gazetesi'nden geldi. Uluslararası Para Fonu'nun (IMF) ''Avrupa'nın borç krizinin dünyaya maliyeti büyük olur'' uyarısına geniş yer ayıran Times Gazetesi'nden gelen "Yeni ekonomik kriz kapıda. Doğru kararlar alınmazsa, insanlar işlerini kaybedecek, tasarruflar, emeklilik fonları eriyecek, sıradan insanlar büyük bedeller ödeyecek" uyarısı korkuları tetikledi.

''KORKACAK BİR DURUM YOK''

Kriz ile ilgili açıklamaları Gazeteport'a değerlendiren Garanti Bankası Genel Müdür Yardımcısı Nafiz Karadere, ''Ben krizin geleceğine inanmıyorum, biz bankacılar olarak böyle bir şey beklemiyoruz'' açıklamasında bulundu. Her zaman vatandaşların ayağını yorganına göre uzatmasında yarar olduğunu belirten Karadere, kimsenin ödeyemeyeceği borcun altına girmemesi konusunda vatandaşları her zaman öğütlediklerini söyledi. Yalnızca kriz öngörüsü için değil, ekonominin iyi gittiği zamanlarda da Türkiye'nin her zaman fazla borçlanan bir yapı içerisine girdiğini dile getirdi. Türkiye'de bireylerin borçluluk oranlarının Avrupa ülkelerinin gerisinde olduğunu belirten Karadere, Avrupa'ya kıyasla korkacak bir durum olmadığını ve hükümetin ileriye yönelik önlemler almakta doğru hareket ettiğini sözlerine ekledi.

KONUT KREDİLERİNDE DARALMA

Karadere, hükümetin aldığı soğutma önlemleri sonrasında özellikle konut kredilerinde bir daralma olduğunu kaydetti. Tüketici kredilerinde maliyetlerin artmasına karşın beklenen küçülmenin henüz gelmediğini belirten Karadere, maliyet artışına rağmen talebin aynı şekilde devam etmesini ihtiyaç sahibinin çok fazla olmasına bağladı. Özellikle kobi kredilerinde canlılığın devam ettiğini, yaz sezonu ve Ramazan'ın kobi kredilerinde olası konjonktürel olarak daralma yarattığını ama beklenen daralmanın konut kredilerinde gerçekleştiğinin altını çizdi.

IMF'NİN CARİ AÇIK BEKLENTİSİ YÜKSEK

IMF'nin Türkiye'ye yönelik beklentilerini olumsuz yönde yenileyerek, yıl sonu cari açık beklentisini yüzde 10,5'e (85 milyar dolar) yükseltmesi konusunda değerlendirmede bulunan Karadere, cari açığın çift haneli rakamlara çıkacağını düşünmediklerini belirtti. IMF'nin beklentisinin çok yüksek olduğunu kaydeden Karadere, cari açığın yıl sonunda tek haneli (%8-8,5) seviyelerde gerçekleşmesini beklediklerini söyledi. Karadere, cari açığın Türkiye için önemli bir problem olduğunu kaydetti.

ÖZİNCE: KRİZ FALAN YOK

Türkiye İş Bankası Yönetim Kurulu Başkanı Ersin Özince, dün yaptığı açıklamada, krizin Türkiye'ye olası etkisini şöyle değerlendirdi: "Benim hiçbir kaygım yok. Avrupa’daki krizin Türkiye’ye kötü etki yapacağından kaygı duysaydım, işimi başka bir arkadaşa devretmez, biraz daha kalırdım. Türkiye’yi çok istikrarlı, sağlam gördüğümüz için İş Bankası’nda nöbet devrini bu döneme denk getirdik. Bu konudaki düşüncelerimizin aslıdır. Hiç büyütmeden, abartmadan söylüyorum. Çünkü, yani işler yolundayken böyle görev değişimleri yapılabiliyor. Kriz falan yok. Kitapları okudukça çocuklarımız, kültür seviyemiz yükseldikçe ne kriz olur, ne bir şey olur" dedi.

ÖZTRAK: TÜRKİYE KIRILGAN HALE GELDİ

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve eski Hazine Müsteşarı Faik Öztrak Gazeteport'a yaptığı değerlendirmede sürekli beklentilerin kötümserleştirilmesinin krizi kontrol edilemez bir hale getireceği uyarısında bulunarak “Türkiye daha kırılgan hale geldi. Cari açık tarafında finansman kısa vadeli, halk çok borçlandı. Önlem alınmadan uyarılar ile yavaşlatılmaya çalışılan bir sürece giriyoruz. Eğer Türkiye en çok daralan ülkeler arasına girerse, kredi ödeme sorunları baş gösterir bu da bankacılık tarafında sıkıntıları doğuracaktır.” dedi.

Hükümetin parça parça değil en kısa zamanda bir program hazırlaması gerektiğini kaydeden Öztrak, en düşük büyüme ve en az işsizlik maliyeti ile bu dönem nasıl atlatılır ona bakılması gerekiyor, uyarısında bulundu.

SICAK PARAYA HAYIR DENEMEYECEK

Okan Üniversitesi Uluslararası Bankacılık ve Finans Bölümü Başkanı Doç Dr. Dilek Teker Gazeteport’a yaptığı değerlendirmede, Türkiye tarafında en önemli konu cari açık iken cari açığın engellemesinde en önemli damarlardan bir olan ihracatın, yaşanan sıkıntılar nedeniyle sekteye uğrayacağını dile getirdi. Teker, çok sıcak bakılmayan sıcak paradan kaçışın olmadığını kaydetti. Teker’e göre İhracatı arttıracak bir konjonktür olmaması sıcak paranın gelmesi ve tutulabilmesi gerekliliğini önen çıkarttı.

Teker, gelişmelerin rakamlarda kendisini göstereceğini 2011 yılı rakamlarının 2010 rakamlarına oranda dramatik olacağını kaydetti.