Kahire'den yayın yapan Radyo 2'ye açıklamalarda bulunan Nur, Mısır'ın en azından anlaşmanın koşullarını yeniden müzakere etmesi gerektiğini savunarak, "Mevcut anlaşma bu hali ile bitmiştir" diye konuştu.
Mısır Yüksek Askeri Konsey ise yaptığı açıklama ile Mısır'ın şimdiye kadar yaptığı bölgesel ve uluslararası anlaşmalara sadık kalacağını bildirmişti.
Liberal ve muhafazakar bir lider olarak bilinen Nur, 2005 yılında yapılan cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Hüsnü Mübarek'e rakip olmuş ve yüzde 7 oranında oy olmayı başarmıştı.
Nur 2005 yılındaki cumhurbaşkanlığı seçim kampanyasında da Camp David anlaşmasının gözden geçirilmesi gerektiği yönünde açıklamalarda bulunmuştu.
Mısır ile İsrail arasında 17 Eylül 1978'de imzalanan anlaşma, İsrail'in Sina'dan birliklerini çekmesine karşılık, Mısır'ın İsrail'i diplomatik olarak tanımasını öngörüyordu.
Anayasada radikal değişiklik olmayacak
Ülkede anayasa çalışmaları da sürüyor. Mısır Yüksek Askeri Konseyi, anayasa değişikliği komisyonunun çalışmasını 10 günde tamamlamasını öngören bir kararname yayımladı.
Komisyon üyesi, hazırlanacak yeni metnin geçici olacağını ve demokratik bir yönetim kuruluncaya kadar geçerli olacağını söyledi; radikal değişiklikler planlanmadığını ve özgürlüklere yönelik kısıtlamaların kaldırılacağını kaydetti.
Anayasa değişikliğini hazırlayacak komisyona Salih'in atanması da ordunun, onlarca yıldır yasaklı olan Müslüman Kardeşler örgütünü yasallaştırma isteğinde olduğunun işareti olarak yorumlanıyor.
Mısır'da halk ayaklanması sonucu Cumhurbaşkanı Hüsnü Mübarek'in istifasının ardından yönetime geçen ordu, seçimlerden sonra iktidarı seçilmiş devlet başkanı dahil olmak üzere 6 ay içinde sivil yöneticilere devretmeyi planlıyor.
Yüksek Askeri Konsey, iktidar peşinde olmadığını da duyurdu. Yeni anayasa kapsamında ülkenin demokratik seçimlere gitmesi planlanıyor.
ABD olağanüstü halin kaldırılmasını istedi
ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton da, Cumhurbaşkanı Hüsnü Mübarek'in istifasından sonra ülkenin kontrolünü devralan ordunun tavrını memnuniyetle karşıladı ve 30 yıldır ülkede süren olağanüstü hali kaldıracağını umduğunu belirtti. Müslüman Kardeşler de partileşme kararı aldı.
El Cezire kanalının sorularını yanıtlayan Clinton, "Olağanüstü halin ne zaman kalkması gerektiğini söylemek bana düşmez, kararı verecek olan ve bu süreci yürütecek olan Mısır halkıdır, ABD'nin taleplerinden biri olağanüstü halin kalkmasıdır" dedi.
Clinton, sözlerini "Mısır ordusunun buraya kadar aldığı önlemler güven verici ama daha yapılacak çok iş var" diye sürdürdü.
Mısır'da, Yüksek Askeri Konsey pazar günü yaptığı açıklamada, genel seçimler ve Cumhurbaşkanlığı seçimleri bitinceye kadar ülkenin yönetimini devraldığını açıklamış, ancak 1981 yılında Devlet Başkanı Enver Sedat'ın hayatını kaybettiği suikastten beri süren olağünüstü halin ne zaman kaldıracağını belirtmemişti.
Müslüman Kardeşler partileşiyor
Bu arada Mısır'ın en büyük muhalefet örgütü Müslüman Kardeşler, sınırlamalar kaldırıldığında bir siyasi parti kurmayı planladığını açıkladı.
Müslüman Kardeşler tarafından yapılan açıklamada, aslında yıllardır siyasi partiye dönüşme düşüncesinin olduğu, ancak siyasi partiler yasasının engeliyle karşılaşıldığı belirtildi.
Örgütün internet sitesinde yayımlanan açıklamada, "Halkın parti kurma özgürlüğü konusundaki talebi yerine getirildiğinde örgüt bir siyasi parti kuracak" denildi.
Müslüman Kardeşler örgütü 1920'lerde kurulmuştu. Devrik cumhurbaşkanı Hüsnü Mübarek örgütü yasaklasa da örgüt yandaşları bağımsız olarak meclise girebiliyorlardı.
Peres: "Bu devrim tartihte tek"
Bu arada İsrail Cumhurbaşkanı Şimon Peres, İspanyol gazetesi ABC'de yayınlanan demecinde, Mısır'daki değişikliği olumlu bir biçimde değerlendirerek, "Bu devrim tarihte tek" dedi.
Gelecek hafta İspanya'ya resmi bir ziyarette bulunacak olan Peres ile yaptığı özel röportajın tamamını pazar günü yayınlayacağını açıklayan ABC, röportajın Mısır ile olan kısmı bugün kullandı.
Mısır Cumhurbaşkanı Hüsnü Mübarek'i istifaya zorlayan halk isyanını "Bir ordu tarafından yapılmadı, ya da bir din olayı değil, bir siyasi parti organizasyonu da değil" diye tanımlayan Peres, "Kesinlikle organize yapılmış birşey değil. Çok güçlü bir fırtına gibi çıktı. Mısırlılar sosyal sorunları ve gelecekleri üzerine çözüm arayışındalar" ifadelerini kullandı.
"Ucuz demagoji yok. Gerçekten kansız oldu. Ben böyle bir olay hatırlamıyorum" diyen İsrail Cumhurbaşkanı, "Geçmişi tarih yargılayacak. Geleceği ise bırakalım halk seçsin" açıklamasında bulundu.
"Türkiye'nin model olması gerekmiyor"
Türkiye'nin Mısır ve diğer bölge ülkeleri için bir çeşit model olması gerektiğine inanmadıklarını belirten diplomatik kaynaklar, bazı ülkelerin faydalanabileceği pozitif örneklere sahip Türkiye'nin diğer ülkelere "çıkış yolun budur" şeklinde bir telkinde bulunmaya çalışmadığını kaydetti.
Diplomatik kaynaklardan edinilen bilgiye göre, Türkiye Mısır'da demokrasi yoluyla istikrar sağlanmasını istiyor.