Son firavunun 30 yılında yaşananlar
Mısır’ın kurucu lideri olan Cemal Nasır’ın ölümünden sonra iktidara gelen Enver Sedat’ın en güvendiği isimlerden biri dönemin Hava Kuvvetleri Komutanı olan Hüsnü Mübarek’ti.
15 Yıl Önce Güncellendi
2011-02-11 18:37:13
Enver Sedat’ın başkanlık dönemine damga vuran konu Mısır-İsrail barış görüşmeleriydi. 1977’de imzalanan anlaşmayla Mısır 6 yıldır İsrail işgalindeki Sina Yarımadası’nı geri aldı. Ancak İsrail ile barış ülke içinde ve Arap halkları arasında hoşnutsuzluk yarattı.
Sedat 1981’de, İsrail ile anlaşmayı onaylamayan bir grup ordu mensubunun suikastine kurban gidince Hüsnü Mübarek’e de iktidar yolu açılmış oldu.
Mısır,İsrail’le barış imzaladıktan sonra Arap Birliği’nden çıkarılmıştı. Hüsnü Mübarek’in ilk icraatlarından biri ülkesini 1989’da Arap Birliğ’ne tekrar kabul edilmesini sağlamak oldu. Birliğin merkezi de tekrar Kahire’ye taşındı.
Selefi Enver Sedat gibi Mübarek de batıya yakın bir politika izledi. Bunun en büyük örneği 1991’deki Birinci Körfez Savaşı sırasında Mısır’ın tutumu oldu. Koalisyon güçlerinin yanında yer alan Mısır askerleri Suudi Arabistan’da konuşlandırıldı.
Savaş sonunda Mısır batı yanlısı tutumunun ödülünü aldı. Mısır’ın 20 milyar dolarlık borcu iptal edilirken, ABD’den mali ve askeri yardım sağlandı.
Mübarek, 2003’teki İkinci Körfez Savaşı’na karşı ise “Filisin-İsrail sorunu çözülmeden böyle bir savaşın 100 Usama Bin Ladine çıkaracağını” söyleyerek savaşa muhalif kaldı.
İsrail-Filistin sorunu Mübarek döneminin en önemli dış politika konusu oldu. 2002 yılında toplanan Arap Birliği Zirvesi'nde Mısır, Arap ülkelerinin İsrail’in Batı Şeria ve Gazze’den çıkması ve Doğu Kudüs’ün bağımsız Filistin’in başkenti olması şartını koyan önerilerine arka çıktı.
Arap Birliği’nin önerilerine destek çıksa da Mübarek, Arap ülkeleri arasında İsrail'in başlıca müttefiki olarak algılanıyor. Bu durum da gerek ülke içinde gerekse de İslam toplumlarında Mübarek’e bakışı olumsuz etkiliyor.
Mübarek, 1987, 1993, 1999 ve 2005 yıllarında yapılan seçimleri kazanarak iktidarını sürdürdü. Ancak muhalefetin katılımının büyük oranda kısıtlandığı bu seçimlerin hiçbiri demokratik olarak kabul edilmiyor.
Mübarek yönetimi 1981'de ilan edilen ve halen devam eden sıkıyönetimin verdiği olağanüstü yetkileri muhalif sesleri bastırmak için kullandığı Mısır'daki insan hakları ihlalleri nedeniyle otokrat olarak kabul ediliyor.
Mübarek yönetimine yöneltilen bir başka eleştiri de yolsuzluk konusunda. Ailesi ve yakınlarının yanı sıra resmi yetkililerin büyük bir bölümü hakkında rüşvet iddiaları var. Uluslararası Yolsuzluk Endeksinde Mısır, 178 ülke arasında 98’inci sırada yer alıyor.
82 yaşındaki Hüsnü Mübarek’in sağlık durumu hakkında bir süredir spekülasyonlar yapılıyor. Bugüne kadar Mübarek’e en az 6 suikast girişimi yapıldığı biliniyor.
Bu yıl yapılacak başkanlık seçiminde Hüsnü Mübarek’in yerine 42 yaşındaki oğlu Cemal’i başkan seçtirebilmek için uygun ortam yaratmaya çalıştığı yorumları yapılıyor.
Halen Hüsnü Mübarek’in partisi olan Ulusal Parti’nin genel sekteri olan Cemal Mübarek’in halk desteğinin düşük olduğu ve seçimleri kazansa bile geçiş dönemini sancılığı olacağı uzun zamandır konuşulan bir konu.
Mısır’da yaşanan protestoların hedefinde Hüsnü Mübarek kadar oğlu Cemal’in de oluşu bu iddiaları destekliyor.
Mısır'da yaşanan olayların Mübarek'in iktidarının sonu olup olmayacağı tüm dünyanın yakından takip ettiği bir soru.
Ve Mübarek bugün istifa etti.
Eşinie alarak ülkeyi terk etti.
Ntv
Son firavunun 30 yılındandan kesitler
SON VİDEO HABER
Haber Ara