Bir eğitim kurumunun, gazetenin ilk sayfasında yer bulma çabasına kurban edilmesinin Türk basını adına utanç verici olduğunu söyleyen Özden, "İdareciler matematik dersi öğretmeni tarafından sınıfa davet edilmiş, görülen lüzum üzerine öğrencilerin üst aramaları yapılmış, bazı uygunsuz materyaller bulunmuştur. Arama çerçevesinde öğrencilerin cüzdan ve çantalarına da bakılmıştır. Haberde adı geçen öğrencinin cüzdanındaki yüklü miktarda paranın sebebi sorulmuş, mantıklı bir cevap alınamamıştır. Buraya kadar bir proplem yaşamayan öğrenciler, takip eden günlerde kendi ifadelerinde de belirttikleri üzere bazı öğretmenler tarafından sahip çıkıldıklarını beyan etmiştir. Öğrencilerine sözde sahip çıktığı iddia edilen öğretmenlerin, olayı manipüle ederek mecrasından saptırdığı kanaatindeyiz. Bunu eğitim çalışanlarına yakıştıramıyoruz." şeklinde konuştu.
Bazı öğretmenlerin, hasmane bir tutumla öğrencileri idareye karşı kışkırttığını, zaman zaman girdikleri sınıflarda, "İdareden öğrenci kimlik kartlarınızı almayın. Alırsanız sizi sınıfta bırakırız." şeklindeki baskılarının öğrenci ifadeleriyle sabit ôlduğunu savunan Yusuf Özden, "Birtakım basın mensuplarının, tüm bunları görmezden gelip yaptıkları haberle eğitim öğretime nasıl bir zarar vereceğini düşünmeden, basit bir olayı sürekli sıcak tutması üzücü bir durumdur. Bu gelişmelerden sonra Türk Eğitim Sen İlçe Temsilciliği olarak, olayı çarpıtarak kamuoyunu doğru bilgilendirmeyen sözde sivil toplum örgütlerini dürüstlüğe, basınımızın temsilcilerini de sağduyuya davet ediyoruz." dedi.