Kayseri Sanayi Odası'nın Sanayi Gecesi 2010 Ödül törenine katılan Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün, dünya genelinde yaşanan ekonomik kriz sürecinde büyük emek veren ve fedakarlıkta bulunan sanayicilere teşekkür etti. Bakan Nihat Ergün, sanayicilerin katıldığı toplantıdaki konuşmasını şöyle sürdürdü: "Sanayici olmak başlı başına ödüle layık ve tebrik edilmeye layık olmaktır. Üretime ve sanayiye dayanmayan ekonomi gerçekçi ekonomi değildir. Hiçbir ekonomi havayı, kumu, güneşi satarak ayakta kalamayacağını hemen komşumuz Yunanistan'da gördük. Avrupa Birliği fonlarını kullanamaya o kadar alıştı ki; denizi kumu güneşi satarak hayatını idame ettirmeye alışmıştı ki, üretim ve ekonomi gücünü kaybetti. Geri kazanması da çok zor. Üretim gücümüzü ve sanayicimizi asla ihmal edemeyiz. Sanayici arkadaşlarımızın bütün zorluklara rağmen üretmeyi tercih ederek sanayiciliği her şarta rağmen zorlanarak devam ettirmesi ödüle layıktır. Tebrik ediyorum."
Kayseri'de rekabetin ne kadar zor olduğunu bildiklerini anlatan Bakan Ergün, "Statükonun 'Anadolu sermayesi' diye küçümsediği firmalar dünya çapında başarıya ulaştı. Kayseri en büyük Organize Sanayi Bölgesi'ne sahiptir. 2002 yılından bu yana işletme sayısı yüzde 35 arttı. 358 milyon dolar ihracat yapan Kayseri, 2009 yılında 1 milyar doları aşmıştır. 2008 yılında bir milyar 400 bin dolara ulaşmıştır. Kayseri artık bir milyar dolar ihracat yapan şehirler arasındadır. Bundan daha fazlasını yapacak güce ve potansiyele sahip. Bu şehrin dinamik girişimleri devlete yaslanmadan da yatırım yapılacağını göstermiştir. Önemli ticaret noktalarının kesiştiği noktası olan Kayseri bunu modern zamana da aktardı." diye konuştu.
Anadolu şehirlerinin işbirliği yapmak zorunda olduğunu belirten Ergün, "Her birinde ayrı ayrı potansiyeli var. Birbirine destekle Anadolu topyekun ayağa kalkacak. Sivas bunun farkına varmış. Bu başarıda en büyük pay sahibi Kayseri'nin özel sektörünündür." dedi.
REKABETTEKİ EN BÜYÜK ENGEL REHAVETTİR
Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün, sanayicilerin yaşadığı rekabette en büyük engelin rehavet olduğunu dikkat çekti. Kayseri'nin sadece Türkiye'de değil bulunduğu bölgedeki ülkeler arasında marka şehir olması gerektiğini söyleyen Ergün, markalaşmaya daha çok kaynak ayrılması gerektiğini vurguladı.
"2005 yılında katılım müzakerelere başlayan Türkiye referandumla demokratikleşmeyi daha da geliştirdi. İhracattaki artışımız da dış politikayı zenginleştirmede etkili oldu. Yeni kıtalara ciddi açılımlar yaptık. Komşularımızla yapılan ticaret de 5-6 kat arttı. İhracatımız krize rağmen arttı. İç talepte de artış oldu. Otomobil, cep telefonu gibi birçok ürünün artışları ve kredi kartı kullanımları arttı. Mali disiplinlere uyduk ve bütçe açıkları ile kamu harcamalarının milli gelire göre azalttık. Küresel kriz devam ederken tarihimizde 10 yıllık tahvil satışı yaptık. Kendi parasıyla uzun vadede tahvil satan ülke olduk" diye konuştu.
SEÇİM DÖNEMİNDE BÜTÇE DENGELERİNİ BOZACAK POPÜLİZM YAPMAYACAĞIZ
Bakan Nihat Ergün, 8 yıllık hükümetleri döneminde seçim ekonomisi yapmadıklarını belirterek, önümüzdeki seçimde yine seçim ekonomisi yapmayacaklarını söyledi. Bakan Ergün, bu konuda sanayicilere söz vererek, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Bu iktidar döneminde bir genel seçim, iki yerel seçim, iki tane de referandum yaşandı. Bu seçimlerde hiçbir zaman seçim ekonomisine girmedik. Önümüzdeki seçimlerde de bütçe dengelerini bozacak adımlar atılmayacak. Biz zira iş dünyamızı zora sokacak adımı atmadık atmayacağız. Kimse merak etmesin, bugüne kadar popülizm yapmadık, yapmayacağız."
Türkiye'nin ilk çeyrekte yüzde 11 büyüdüğünü belirten Ergün, "Büyümemizi yüzde 6.8'e revize ettik. Biz yüzde 7'nin üzerinde büyüyeceğiz. Yılın 10 ayında ihracatımız yüzde 11.4 arttı. Ekim ayında otomobil satışları geçen yıla göre yüzde 249 oranında arttı. Sanal ekonominin değil reel ekonomimiz güçlendi. Dünyada küresel kriz devam ediyor o zaman bu başarının değeri daha da artacak. Birçok ülkede ağır tahribat oluştu. Türkiye'de ise böyle değil ve başarılı bir süreçle atlatıldı." diye konuştu.
TEŞVİKTEN YARARLANMAK İSTEYENLER ACELE ETMELİ
Bakan Nihat Ergün, büyük hedeflerle yola çıktıklarını anlatarak, sanayicilere çağrıda bulundu ve pazarlarını yeniden gözden geçirmelerini ve pazar paylarını artırmalarını istedi. Ergün, "Kayseri denince aklımıza bir tek değil birçok marka geliyor. Dünya markası olmakla yetinmemeliyiz, o pazarlarda yeni ürünler sunarak kaliteyi artırmalıyız. Teşvikten yararlanmak isteyenler daha çabuk olmalıdırlar. Yıl sonuna kadar da bir değerlendirme olmalıdır. Krizden çıkış sürecinde yatırımlar yeniden ivme kazanır mı? Yıl sonunda yeni bir değerlendirme olacaktır." dedi.
Bakan Ergün, Harran Ovası ile ilgili yapılan bir yanlışlığı da dile getirerek, konuşmasını şöyle devam ettirdi: "Biz Harran Ovası'na su götürdük. Ama bilgiyi götürmedik. Biz bu tarlayı nasıl sulayacağız? Teknikleri nedir diye bilgi vermedik. Bu nedenle o toprakları çöle çevirdik. Şimdi yeni projelerle bu çöle çevrilen alanı kurtarmaya çalışıyoruz. O nedenle imkanlar giderken bilgi ve teknolojiyi götürmek gerekiyor. Kullanım hatası nedeniyle yatırımlar bize zarar verebiliyor. Küreselleşen bir dünyada firmanın rakibi komşusu değil başka bir ülkedeki firma olmalıdır. Rekabetimiz yerel değil küresel olmalıdır."
Bakan Nihat Ergün, konuşmasının sonunda sanayicilerle birlikte olmaktan dolayı duyduğu mutluluğu dile getirerek, sanayicinin yolunu açmak ve önündeki engellerin azaltılması adına çalışmaların devam edeceğini sözlerine ekledi.
