Baybaşin'in davası geçtiğimiz aylarda yeniden gözden geçirilmiş ve delil yetersizliğinden dolayı tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılmıştı. Baybaşin'in kaçmasını önlemek için de eline elektronik kelepçe takılı. Serbest bırakıldıktan sonra Adalet Bakanlığı'na cezaevindeyken kötü muameleye maruz bırakıldığı için tazminat davası açan Baybaşin, davayı kazandı. Baybaşin, kendisinin hapiste olduğu zamanlarda tekerlekli sandalyeye mahkum olduğu için tuvalet ve banyo ihtiyacı sırasında gerekli yardımdan mahrum bırakıldığını, tuvalete götürüldükten sonra bir daha görevlilerin kendisini geri almadıklarını, böylelikle küçük düşürüldüğünü ve hor görüldüğünü savunmuştu. Davayı kaybeden Adalet Bakanlığı, cezaevinde hizmetli görevlilerin Baybaşin'in ihtiyaçlarının gereği gibi karşılamadığını kabul etti.
Bu arada, İngiltere Göçmenlik Bürosu, 'kamuya zararlı' olarak gördüğü Abdullah Baybaşin'i sınır dışı etmek istiyor. Baybaşin, Pazartesi günü tekrar hakim karşısına çıkacak. Abdullah Baybaşin, açtığı davayla ilgili, "Benim maruz kaldığım muamele çok aşağılıktı. İçerde öleceğimi düşündüm. Eğer ben bu muameleye tabi tutulmasaydım, İngiltere gibi demokrasinin en fazla geliştiği bir ülkede bu tür olayların yaşanabileceğine inanmazdım" dedi. Baybaşin'in avukatı Sara Lomri ise kendi müvekkilinin maruz kaldığı problemin İngiltere'deki hapishanelerde yaşayan mahkumların bakımı konusunda var olan sorunu aydınlattığını söyledi.
