Çiçek, Türk-İş Konfederasyonu tarafından Pakistan için toplanan 650 bin TL'lik yardım çekini Türk-İş Başkanı Mustafa Kumlu'dan aldı. Türk-İş Genel Merkezi'nde düzenlenen programda konuşan Bakan Çiçek, şu ana kadar Pakistan için 205 milyon TL yardım toplandığını ve Kurban Bayramı'nda da bu yardımların devam etmesi gerektiğini söyledi.
Bir basın mensubunun, 'Çarşamba akşamı TBMM'de Suriye ile ilgili bir anlaşma onaylandı. Bu, Suriye'deki PKK'lıların tasfiyesi için ilk adım olarak değerlendirildi. O yorumlar doğru mu? Bu süreç nasıl işleyecek, PKK'lılar da dahil mi?' şeklindeki sorusuna Çiçek, şu cevabı verdi:
"Şimdi biz ülkelerle yaptığımız anlaşmalarda şu örgüt, bu örgüt ismi dikkate alınarak anlaşma yapılmaz. Suçluların iadesi anlaşmasıdır. İade kapsamına giren her türlü suç bu işin içerisine girer. Yok bu anlaşma belli bir kesimi hesap ederek, onu gözönünde bulundurarak çıkarılmış anlaşma değil. Başka ülkelerle yaptığımızdan farkı yok anlaşmanın." diye cevap verdi.
"TÜRKİYE ÇİRKİNLİĞİN DİĞER AYRINTILARINI GÖRMEYE BAŞLADI"
'Taksim'deki saldırıyı PKK'nın derin bir yapılanması TAK diye bir grup üstlendi. PKK'nın eylemsizlik kararını kabul etmiyorlar, eylemlerimiz devam edecek diyorlar. Bu konuda ne düşünüyorsunuz?' yönündeki soruya ise Çiçek, şöyle cevap verdi:
"Yavaş yavaş Türkiye çirkinliğin diğer ayrıntılarını görmeye başladı galiba. PKK deyince tek bir yapıdan bahsediyordu bir çok kişi. Biz de bunun doğru olmadığını ve kendi içinde bir çok grubun olduğunu ifade etmeye çalıştık. Ben bu sorularınıza hep cevap vermeye çalışırım ama bir endişemi her defasında ifade ediyorum. Siz sordukça bir cevap veriyoruz. Biz cevap verdikçe yazılar yazılıyor. Farkında olmadan, istemesek de onların propagandasını yapmış oluyoruz. İstiyorsanız siz bu soruyu sormamış olun. Ben de bu cevabı vermemiş olayım. Çünkü bunların adı üzerinde yaptıkları silahlı propagandadır. Silahlı propaganda yapmaları için kan dökmeleri lazım. Kin dökmeleri lazım. Masum insanları katletmeleri lazım. Biz söyledikçe bunlar da gündemde kalmaya devam ediyor. Bir örgütün en çok istediği şey gündemde kalmaktır. Siz sorunca cevap veremesek başka türlü, verirsek de bu haberlerde sayfanız kirleniyor. Rica edeceğim bunları fazla sormayın. Çünkü melanetin iç yüzü 27 yıldır vatandaşlar tarafından öğrenildi ve öğrenilmesi gerekir. 2 yaşındaki çocuğu katlediyorsa, masum insanları katlediyorsa, kadınları katlediyorsa, kurşuna diziyorsa ve ben Kürt halkının hakkını, hukukunu koruyorum deyip de öldürdüklerinin büyük bir kısmı Kürt vatandaşlarımız ise artık soruya gerek yok. Olayın kendisi bu vahşeti, bu adiliği bütün yönleriyle ortaya koyuyor. Bundan sonrasını kendi muhakememizle bir sonuca bağlayabiliriz."
"CHP İLE İLGİLİ BİR ŞEY SÖYLEMEMİZ DOĞRU OLMAZ"
CHP'deki gelişmelerle ilgili görüşleri sorulan Bakan Çiçek, "CHP, Türkiye'deki en eski siyasi partimizdir. Bir ana muhalefet partisidir. Bir demokratik ülkede siyasi partilerimizde meydana gelen gelişmelere hele ana muhalefet partisi ise toplumun da ilgisini çeker ve hepimiz konuyu takip ederiz. Ama oradaki gelişme en evvel partinin iç işidir. Buna dışarıdan bir siyasi partiye mensup birisinin hele hele hükümet üyesinin oradaki gelişmeyle ilgili şudur, budur demesi bence siyasi nezaket açısından doğru değildir. Onlar kendi usullerince, kendi tüzüklerine göre, kendi geleneklerine göre bir şekilde konuyu sonuçlandırırlar diye düşünüyorum. Bizim o konuda bir şey söylememiz doğru olmaz."