İkilinin Barak'ın gelecek seçimlerde parti başkanı olarak seçimlere girmesini istemediği öne sürülüyor.
Parti Lideri ve Savunma Bakanı Ehud Barak'ın izlediği politika, partinin güç kaybetmesinin en önemli sebebi olarak değerlendiriliyor.
Sağ ve aşırı sağcı partilerin oluşturduğu koalisyonda yer alarak partinin çöküşüne zemin hazırlayan Barak, zaman zaman yaptığı çıkışlarla sağcı Başbakan Binyamin Netanyahu'dan daha sağcı bir duruş sergiledi.
Özellikle 31 Mayıs'taki Mavi Marmara baskınından sonra operasyonu gerçekleştiren komandoları tebrik etmesi, Yahudi yerleşim birimleri konusunda Netanyahu ile aynı politikaları izlemesi, Filistinlilerle kesilen barış sürecinin devam etmesi için hiçbir girişimde bulunmaması Barak'ın popülaritesinin bitmesinin en önemli sebepleri arasında gösteriliyor.
İsrail basını zaman zaman Barak'ı şahinlerden daha şahin bir güvercin olarak tasvir etmişti. İki gün önce Ramat Gan'da bir aktivist grubuna açıklama yapan Ben-Eliezer'in parti dışından bir ismin çöküşteki partilerini kurtarabileceğini söylediği ifade ediliyor. Ancak Eini ve Ben-Eliezer ikilisinin kimi partinin başına geçirmek istediği konusunda kararsız oldukları ve herhangi bir isim bulamadıkları belirtiliyor.
İsrail basını özellikle Ben-Eliezer'in yıl başında görev süresi dolacak olan Genelkurmay Başkanı Gabi Aşkenazi'yi istediğini ancak bu isim üzerinde ittifak oluşmasının zor olduğunu öne sürüyor.
Barak ve Aşkenazi ikilisi sık sık karşıya gelmiş ve aralarındaki tartışmalar basına da konu olmuştu. Eini ve Ben-Eliezer ikilisinin karşısında parti içinde başka bir ikili daha güç mücadelesi yapıyor; Yardımlaşma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Isaac Herzog ve Azınlık İşleri Bakanı Avişay Braverman.
İsrail basınına göre Barak artık siyasi hayatında gelebileceği en yüksek makama geldi. Bir dahaki seçimlerde belki kimse ismini bile hatırlamayacak.
