Topuz, "Anayasaya aykırıdır biçimdeki iddiamızı cevaplandırmadan, karara bağlamadan bu tüzüğü uygulamak konusunda CHP yönetimine baskı uygulanması hukukla bağdaşır bir durum değildir." dedi.
TBMM'de konuşan Topuz, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın tüzük uyarısını değerlendirdi. CHP'nin yenileşme süreci içinde karşılaştığı iki tehlikenin söz konusu olduğunu belirten Topuz, "Birinci tehlike; CHP'nin içine cemaat kültürünü yerleştirmek isteyenler vardır. İkinci tehlike; CHP'nin mutlak olarak, demokratikleştirilmesi gereken parti tüzüğünün daha da anti demokratik hale dönüştürülmesi sonucunu doğuracak girişimlerdir." şeklinde konuştu.
Topuz, başsavcılığın, CHP'ye tüzük dayatmasında bulunduğunu iddia etti. Bu duruma tepki gösteren Topuz, "Bu konuda iki yıl önce başsavcılığa partililerimizin yaptığı başvurular, henüz bir karara bağlanmamışken, başsavcılığın buna ilişkin dayatması partimize, bu tüzüğü uygulayın diye dayatması, bizim 'bu tüzük anayasaya aykırıdır' biçimdeki iddiamızı cevaplandırmadan, karara bağlamadan bu tüzüğü uygulamak konusunda CHP yönetimine baskı uygulaması, talimat göndermiş uygulaması hukukla bağdaşır bir durum değildir. Hele AKP tüzüğü için yaklaşık 5 yıl önce Anayasa Mahkemesi'nde dava açmış olan başsavcılığın bu çelişkili uygulaması ayrıca önem taşımaktadır. Başsavcılık tarafından partimize dayatılan tüzük değişiklikleri 22 Mayıs 2010 tarihinde toplanan 33. kurultayımız tarafından oy birliği ile ertelenmiştir."
Topuz, parti olarak ya başsavcılığın dayatmasını kabulleneceklerini ya da örgüt iradesine sahip çıkacaklarını, bunun dışında başka seçeneklerinin olmadığını ifa etti.
CHP yönetiminden acilen olağanüstü tüzük kurultayının toplanmasını isteyen Topuz, "Demokrasinin gereği kurultayda çıkan bu iradenin karşılaştığımız bu sorunu çözmek konusunda tek yetkili olarak kabul edilmesidir. Başsavcılık böyle isteyebilir, ona karşı hukuk yolları denenebilir. Onun söylediği uygulanabilir. Olağanüstü kurultay toplanarak bu uygulamaya devam edip etmemek kurultay tarafından karara bağlanması gerekir. Başsavcılığın dayatmasını uygulamaya koyup kurultayı toplantıya çağırmamak parti iradesine karşı başsavcının iradesini egemen kılmak demektir. İnanıyorum ki partimizin yetkili organları bunu değerlendirecektir. Başsavcılığın uyulması gereken bir talimatı varsa sorun çıkarmamak ve yargıya karşı tavır koymamak açısından uygulamaya sokulabilir, uygulamaya sokulmayla birlikte bu konunun çözüme bağlanması için asıl söz sahibi olan kurultay toplanıp kararını vermesi gerekir. Tüzüğümüzün demokratikleşmesini sağlamak amacıyla bir olağanüstü tüzük kurultayı toplanması halinde, örgütümüz CHP'nin iktidar yolunu açacaktır." değerlendirmesini yaptı.
