Bu toplantıda belli bir ittifak formülü, biçimi üzerinde bir karar alınmadığını belirten Şener, bir anlamda MKYK üyeleri, disiplin kurulu üyeleri, parti kurucuları, il ve ilçe başkanlarının genel merkeze ittifaklar başta olmak üzere belli seçim taktikleriyle seçimlere girme konusunda yetki verdiğini kaydetti. İstişare toplantısında partisinin bu konuda alacağı kararlara teşkilat olarak destek verdiklerini ifade edildiğini kaydeden Şener, "Şu anda ittifak görüşmesi niteliğinde değerlendirilmesi doğru değildir. Aslında Türkiye'deki temel sorun, siyasi partilerin ve siyasi kimliklerin birbirleriyle görüşmesi değil, görüşmemesi en temel sorundur. Görüşüyor gibi görünen partilerin, aslında samimi ve içten ülke sorunlarına çözüm arama niyetiyle görüşme yapmamış olmasıdır. Biz TP olarak bu ülkedeki sorunların çözümünü partiler arası diyalogdan geçeceğine inanıyoruz. Siyasi partiler ve kimlikler arasında yapılacak müzakerelerden geçeceğine inanıyoruz. Bu bakımdan siyasi isimlerle genel başkan olarak siyasi görüşmeler yapıyorum. Ülke gündemi, içinde bulunduğu durumu, ülkemizin geleceğiyle ilgili konuları görüşüyorum. Önümüzdeki günlerde de değişik partilerle bu bağlamda görüşmeler yapmaya devam edeceğiz. Ama şuanda somut bir ittifak üzerinde yaptığımız görüşme yok." dedi
Her partinin belli bir seçim taktiğinin mutlaka bulunduğunu belirten Şener, seçime girerlerken kendi durumlarını gözden geçirdiğini ve ülkenin içinde bulunduğu siyasi durumu değerlendirip, gerekirse seçim ittifakı başta olmak üzere bazı seçim taktikleri ortaya koyduğunu söyledi. Şener, "Nitekim 2007 seçimlerinde bile iktidar partisi listelerine 10-15 kişi sol çevrelerce bilinen isimleri almışlardır. Bir ittifakla seçime girmişti. Ana muhalefet partisi de yıllarca sağ partilerle seçime gitmiştir. Geçmişte ittifaklar başta olmak üzere iktidar ve ana muhalefet partilerince bazı seçim taktikleri geliştirmişlerdir. Önümüzdeki seçimlerde TP, her türlü seçim öncesi hazırlığını yapacaktır." diye konuştu
Askerin 29 Ekim Cumhuriyet bayramı resepsiyonuna katılmamasını kurumlar arası işbirliğinin almamasına bağlayan Şener, Türkiye'de kurumlar arası bir gerginlik olduğunu söyledi. Şuan da ülkenin içinde bulunduğu en önemli bir sorunun bu olduğunu belirten Şener, böyle bir sorunun ortaya çıkmasına yol açan faktörlerin süratle giderilmesi, kurumların bir birine olan güveninin tazelenmesinin kaçınılmaz olduğunu ifade etti. Bununu mutlaka gerçeklenmesi gerektiğini dile getiren Şener, "Gerek Cumhurbaşkanı ve gerekse iktidar partisi ve diğer siyasi partiler kurumlar arası işbirliğinin sağlanması için üzerlerine düşen iyi niyet yaklaşımını göstermek zorundadırlar. Aksi takdirde kurumlar arası güvensizlik devam ettiği sürece ve iş birliği kurulamadığı sürece içeriden değil, dışarıdan yönetilen ve yönlendirilen bir ülke haline dönüşür. Şuanda da bu konuda da zaaf taşımaktadır. Türk siyasetinin ülkeyi ve sistemi böyle bir zaafa sürüklenmiş olmasını da doğru bulmuyorum. Ancak siyaset dışı kurumların da önce ülke meselelerini vatanperverlik duygusu içerisinde değerlendirilmesi ve davranışlarını ona göre değerlendirmesi gerekir diye düşünüyorum." diyerek sözlerine son verdi
2. istişare toplantısı yapılan Alanya'nın Türkler beldesinde bulunan Köşdere Otelde'den bugün öğle saatlerinde ayrılan Şener, toplantıya eşi Berrin Şener'le katılmıştı.
