Yüksek Öğretim Kurumu (YÖK) Başkanı Yusuf Ziya Özcan, Muş Alparslan Üniversitesinin 2010-2011 Akademik Yıl açılış törenlerine katılmak üzere bu şehre geldi. YÖK Başkanını havaalanında Vali Vekili Okan Leblebicier, Belediye Başkan Vekili Rıfat Özen, Muş Alparslan Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nihat İnanç, İl Emniyet Müdürü S.İlhan Acaröz, bölgede bulunun 15 ilin rektörleri ile Alparslan Üniversitesi akademisyenleri karşıladı. YÖK Başkanı Özcan daha sonra Muş Alparslan Üniversitesi Rektörlüğüne geçti.
Prof. Dr. Özcan, başörtülü öğrencilerin derslere girmesine izin verilen üniversitelere daha fazla bütçe ayrıldığı yönündeki iddiaların hatırlatılması üzerine; "Benim son zamanlarda duyduğum en komik haber. Üniversitelerin bütçesi henüz onaylanmadı. Bütçe bazı kriterlerle belirlenir" diye konuştu. Daha sonra Muş Alparslan Üniversitesi 2010-2011 Akademik yıl açılış törenine geçildi.
ÖZCAN: YÜKSEK ÖĞRETİMDE KORKUNÇ BİR ARTIŞ VAR
YÖK Başkanı Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan ise, dünyanın takip edilmesi çok zor olan bir hızla döndüğünü belirtti. Dünyanın bütün ülkelerinde yükseköğretime korkunç bir artış olduğunu savunan Özcan, "Dünya, bırakın ayak uydurmayı takip edilmesi bile çok zor olan bir hızla dönmekte. O kadar radikal ve köklü değişiklikler oluyor ki insanın bunları takip etmesi bile zor. Bu değişikliklerden yükseköğretimi ilgilendiren üç tanesi, son yıllarda hemen hemen dünyanın bütün ülkelerinde yükseköğretime olan korkunç artış, küreselleşmenin getirdiği çok büyük bir rekabet ve ekonomilerin eğitim temelli yürümesi olarak bahsetmek isterim. Türk üniversiteleri de dünyadaki bu 3 trentten muaf değil ve biz de onların etkisinde kaldık. Değişikliklerin bu karşılaştığımız büyük rüzgarların gidişine göre yapmak durumundayız. Türkiye'de de yükseköğretime çok büyük bir talep var. Bugün itibariyle iyi bir yerde olduğumuzu söyleyebilirim. Bu sene 550 bin lise mezununa karşılık üniversitelerde açtığımız kontenjan 708 bindir. Biz bu hızla gidersek yakında 30 yıl öncesi olduğu gibi gerçekten öğrenci aramak durumunda kalacağız. 30 yıl önce Türkiye'de üniversiteler kendilerine devam edecek öğrencileri zor bulurlardı. Bugün çok zevkle, şevkle açtığımız bazı üniversiteler kapanma tehlikesiyle karşı karşıya kalacaklar. Şu anda 154 üniversitemiz var. Açtığımız kontenjanlarda Türkiye'nin bu problemini halletmiş olacağız ama çok hızlı gidersek büyük bir tehlikeyle karşı karşıya kalacağımızı bilmenizi isterim" diye konuştu.
Küreleşmenin kendileri için iki önemli hususu öne çıkardığını belirten YÖK Başkanı Özcan, "Bugün dünyanın herhangi bir üniversitesinde yapılan bir çalışmadan herkesin haberi olabilir. Neredeyse perdeler ve sınırlar kalkmış durumda. Yabancı Öğrenci Sınavı'nı Türk üniversitelerinde ilk defa dünyaya açtık. Ne kadar rekabet edebileceğimizi, nerede durabileceğimizi görmek istedik. Türkiye ilk defa kürselleşmenin etkisiyle üniversitelerini dışarıya açmış durumdadır" şeklinde konuştu.
'ÜNİVERSİTELER İLLERİNE VE ÜLKELERİNE KATKI SAĞLAMALI'
Üniversitelerin yenilikler yapmasını, ekonomiye veya bilgi dağarcığına yeni bir şey eklenmesini isteyen Özcan; "Türk üniversiteleri uzun bir zamandan beri belki bu ihtiyacı hissediyorlardı ama belki geçimsizlikten, belki başka nedenlerden dolayı buna kulaklarını tıkadılar. Artık bunu değiştirmenin zamanı gelmiştir. Eğer bir üniversite önce iline, sonra bölgesine ve Türkiye'ye yardım edemiyorsa, katkısı olmuyorsa çok fazla bir başarı elde etmiş sayılmaz. İnsanımızın yaşam standardını arttıracak çalışmalar yapmıyorsa bir şeyi eksik yapıyoruz demektir. Üniversitelerin bu ülkeye katkısına yol açacak pek çok alan mevcut. Üniversiteler daha aktif olmalıdır. Bulundukları ülke ve il için önemli gelişmelere imza atmalıdırlar" diye konuştu.
REKTÖR İNANÇ: ESKİDEN YÖK'Ü ELEŞTİRENLER ARASINDAYDIM
Muş Alparslan Üniversitesi 2010-2011 akademik yılının açılış konuşmasını yapan Rektör Prof. Dr. Nihat İnanç, eskiden YÖK'ü eleştirenler arasında yer aldığını ama şu anda savunma tarafında olduğunu belirtti. YÖK Başkanı Özcan'ı ayakta alkışladığını kaydeden Rektör İnanç, "Düne kadar birçok öğretim üyesi arkadaşım gibi Yüksek Öğretim Kurulu'nu eleştirenler içerisinde yer alıyordum. Ancak bugün Yüksek Öğretim Kurulu'nu savunma noktasına geldik. Bunun da sorumlusu Sayın Başkanım sizsiniz. Siz ezberleri bozdunuz. Bizi bu yaman çelişkiyle baş başa bıraktınız. Bu bağlamda tüm rektör arkadaşlarımızla birlikte sizin kamuoyuyla paylaştığınız özgürlük manifestosunu ayakta alkışlıyoruz. Sadece burada usulen ayakta alkışlamakla yetinmeyeceğimizi tam tersine özgürlük manifestonuzu her ortamda savunacağımızı ve bağlılığımızı bir kez daha burada tüm arkadaşlarım adına ifade etmek istiyorum" dedi.
