Hatinoğlu yazılı açıklamasında, İkizdere Derneği'nce yapılan basın duyurusunda, İkizdere Vadisi'nin Trabzon Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu tarafından doğal sit alanı ilan edildiğinin açıklandığını anımsattı. Henüz Trabzon Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu'nca yapılmış bir açıklama olmadan, sit alanının koordinatları, kapsamı ve derecesi dahi belli olmaksızın yapılan spekülasyonların kamuoyunda ciddi kafa karışıklığına neden olduğuna dikkati çeken Hatinoğlu, açıklamasında, şu görüşler yer verdi: 'Trabzon Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu'nca yapılan incelemelerde İkizdere ilçesinden Ovit, Erzurum istikametine doğru tüm vadinin 1. derece, köy yerleşim alanlarının ise 3. derece sit alanı olarak düzenlenme ihtimalinin bulunduğu bilinmektedir. Bununla birlikte henüz Trabzon Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu'nca verilmiş, kesinleşmiş ve kamuoyuna duyurulmuş bir karar yoktur. Kaldı ki verilecek olası her türlü kararın itiraza ve yargı denetimine açık olduğu da bilinmelidir.'
İkizdere Vadisi'nde sadece İkizdere ilçesinden sonra proje aşamasında olan 14 Hidroelektrik Santrali (HES) projesi bulunduğu ve bu projelerin doğal hayatı, insan yaşamını son derece olumsuz etkileyeceğinin muhakkak olduğunu ifade ettiği açıklamasında Hatinoğlu, şu görüşlere yer verdi: 'Rize Barosu olarak yöre halkının ve sivil toplum örgütlerinin haklı mücadelesini desteklemeye ve takdir etmeye devam edeceğiz. Ancak HES'lerle mücadele edilmek istenirken tüm bölgenin sit alanı ilan edilmesi, beraberinde çok ciddi ve ağır sorunlar yaratacaktır. Bölge insanının yerleşim ve yaşam olanakları kısıtlanacak, bölgenin geleceği olan turizm yatırımları sekteye uğramış olacaktır. Sit alanı bölgenin göç alan bir turizm ve cazibe merkezi olması önünde ciddi bir engel oluşturacaktır. Kış turizmi ile ilgili yatırım planları, Ovit yaylalarındaki geleneksel yaylacılık ve hayvancılık faaliyetleri ciddi kısıtlamalara uğrayacaktır.'
SİT KARARI OVİT TÜNELİNİ ETKİLEYECEK
Hatinoğlu, Rize'nin geleceği, Ovit Tüneli Projesi, Rize-İspir-Erzurum duble yolu ve Rize-Mardin Otoyolu Projesi'nin, bölgenin sit alanı ilan edilmesi halinde son derece olumsuz etkileneceğini vurguladı.
Hatinoğlu, açıklamasını şöyle tamamladı: '1. derece sit alanlarında bu tür inşa faaliyetlerinin imkansız hale geleceği bilinmelidir. Ovit tünelini engellemeye yönelik olarak bazı kesimlerce çok ciddi bir kulis faaliyeti yürütüldüğü bilindiğine göre, Trabzon Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu'nca verilecek böyle bir kararın etkilerinin ve sonuçlarının oldukça iyi düşünülmesi gerekir. Bunun yanında HES'lerle mücadele etme azmi içindeki hemşerilerimizin ve derneklerimizin iyi niyetlerinin suiistimal edilmesi ihtimali de göz ardı edilmemelidir."