Hafta sonu 11. genel kurulunu gerçekleştiren Batman Barosu, yeni yönetim kurulunu oluşturdu. Tekrar başkanlığa seçilen Av Yusuf Tanrıseven, Mado'da düzenlenen tanıtım ve değerlendirme toplantısında yaptığı konuşmada, kendisini seçen meslektaşlarına teşekkür etti.
Tanrıseven, Baro'nun bir meslek kuruluşu ve demokratik bir baskı grubu olarak hukuka, adalete, siyaset ve demokrasiye katkı sunabilmesi için bağımsız, demokrat, gerçekten çağdaş ve özgür düşünceli insanlar tarafından yönetilmeleri gerektiğinin bilincinde olduklarını ifade etti. Tanrıseven, yeni dönemde yapacakları çalışmalar konusunda bilgi verdi.
Yeni dönemde, tüm meslek gruplarına hukuki konularda seminer vermeyi planladıklarını belirten Tanrısever, liselerde insan hakları ve demokrasi, halk evlerinde ise vatandaşlara adli yargı ve CMUK konulu seminerler vereceklerini ifade etti.
Tanrısever ayrıca, faili meçhuller ile ilgili olarak bir komisyon oluşturacaklarını, bu komisyonun İHD, Valilik ve Diyarbakır'da mahkemelerde bulunan faili meçhul dosyalarının tasnifini yaparak, kapsamlı bir rapor hazırlayacağını ileri sürdü.
Son dönemde gündemde olan Kürt sorunu ve başörtüsü sorununa da değinen Tanrıseven, sistemin dindara kör, kürde ise sağır olduğunu savundu. Türkiye'nin temel sorunları olan din ve inanç hürriyeti ve Kürt sorunu konusunda geçmişe nazaran her ne kadar bir takım iyileştirmeler yaşanmış olsa da yaşanan gelişmelerde sistemin halen bir algılama problemi yaşadığının su yüzüne çıktığını ileri süren Tanrıseven, şunları dile getirdi.
"Sistem, azınlıklara tanıdığı kadar bile hak tanımadığı bu ülkenin asli unsurlarından olan dindara, başörtüsü yasağının devamına yönelik direnciyle nedenli kör, Kürde mahkeme huzurunda anadilde savunma yapmasına olan engelleyici duruşuyla nedenli sağır olduğunu bir kez daha göstermiştir. Ülkemizin iki temel sorununun evrensel hukuk ilkeleri ışığında temel hak ve özgürlükler olarak algılanması, kabulü ve özgürlük alanının genişletilmesi yolunda yapılacak her türlü hukuki düzenlemeye aktif destek sunmayı görev bilen Batman Barosu olarak statükocu sistemin vatandaşın temel hak ve özgürlüklerini yok sayan, baskıcı, biçimlendirici ve ötekileştirici yaklaşımının karşısında olmaya devam edeceğiz."