Yunan 'To Vima' gazetesine bir mülakat veren Rasmussen, Ege'de hava sahası konusunda gerginliğin azaltılması adına NATO'nun öncülük yapıp yapmayacağı konusunda net konuştu. NATO Genel Sekreteri, "Ege'de yaşayabilir bir çözüm için tek yöntemin Türkiye-Yunanistan arasında doğrudan görüşmeler yapılması olduğuna inanıyorum. İki ülke arasında siyasi ortam ile güvenlik algısı düzeldi. Ancak biz müdahil olmamayı ilke edindik." ifadelerini kullandı.
NATO ile AB arasında işbirliği planını da anlatan Rasmussen, ilk önce Türkiye ile Avrupa Savunma Ajansı arasında bir anlaşma yapılması önerisinde bulunduğunu ifade etti. İkinci olarak Türkiye ve AB arasında bir güvenlik anlaşması da yapılması gereğini belirten Rasmussen, Türkiye'nin 'de facto' olarak AB'nin 27 ülkeden oluştuğunu ve aralarında Kıbrıs'ın da bulunduğunu kabul etmesi gerektiğini kaydetti. "Bu Kıbrıs'ın Türkiye tarafından tanınması anlamına gelir mi?" sorusuna NATO Genel Sekreteri, "Asıl mesele Kıbrıs Cumhuriyeti'nin resmen tanınmasını içermeyen bir yöntem bulmamız." ifadelerini kullandı.
Rasmussen, Atina ile Üsküp arasında sorun teşkil eden Makedonya isim probleminin bir sonraki Lizbon'da yapılacak NATO zirvesinde de çözümleneceğine inanmadığını da belirtti. Atina, Makedonya'nın NATO ittifakına üyeliğini isim sorununu gerekçe göstererek veto etmişti.
