Kösem Sultan beyazperdeye aktarılıyor
Osmanlı İmparatorluğunun "Mahpeyker" lakaplı ve en kudretli validelerinden "Kösem Sultan"ın hayatı, gazeteci-yazar Avni Özgürel'in yazdığı senaryoyla beyazperdeye aktarıldı. "Mahpeyker", 15 Ekimde vizyona girecek.
16 Yıl Önce Güncellendi
2010-09-06 13:03:00
Özgürel, Osmanlı İmparatorluğunun tarihinde ortaya çıkan en güçlü kadın karakterin "Kösem Sultan" olduğunu vurgulayarak, "Hürrem, Safiye ve Turhan gibi sultanlar olmuştur ama en güçlüsü Kösem'dir. Çünkü 4. Murat 11 yaşında tahta çıktı ve 10 yıl sonra yönetimi ele aldı. Saltanat naibi olarak ülkeyi Kösem Sultan yönetti. Yani diğerleri eşlerinden dolayı etkili oldu, o direkt yönetti.
Aynı zamanda Kösem, bütün kardeşlerini öldürten 4. Murat'ın hışmından İbrahim'i koruyarak, Osmanoğulları soyunun devamını sağladı" diye konuştu.
1. Ahmet'in "Kösem Sultan"a büyük bir aşkla bağlandığını anlatan Özgürel, nikahla evlenmenin padişah geleneği olmamasına rağmen "Kösem Sultan"a nikah kıydığını vurguladı.
Özgürel, büyük aşka rağmen "Kösem Sultan"ın 28 yaşında dul kaldığını, dolayısıyla kocasından elde ettiği imtiyazı ve gücü muhafaza etme kavgasına girdiğini, aslında çok ayrıcalıklı bir kadın olduğunu dile getirerek, şunları kaydetti:
"Bu zamana kadar yapılan filmlerde 'Kösem Sultan'ı herkes son derece kötü, ceberut, oğlunu mahvetmiş, onun iktidarının önüne geçmiş, birtakım entrikalar kurmuş bir kadın diye tanıyor. Saray içinde Kösem için anlatılan entrikalar biraz abartılmak koşuluyla tamamen doğrudur. Kösem'in öfkesi ve hırsı saray içindedir. Mesela adamlar gönderip İstanbul'daki kimsesiz kız çocuklarını buldurur, onlara eğitim verir, evlendirirdi. Borçlarından dolayı zindanlara atılanların Müslüman ya da gayrimüslim demeden borçlarını öder ve onların serbest bırakılmasını sağlardı. İstanbul'un bütün açları Kösem'in açtığı aş ocaklarından yararlanırlardı. Kösem, halk arasında 'Hızır Aleyhisselam'ın eli' diye adlandırıldı. Öldürüldüğünde İstanbul halkı 40 gün yas tuttu. Kendisi de her zaman 'Öfkemi saraya, sütümü ahaliye akıttım' derdi."
Ay yüzlü Mahpeyker
Avni Özgürel, "Kösem Sultan"ın köle olarak İstanbul'a getirildiğini, hafız bir kadının yanına evlatlık verildiğini anlatarak, 1. Ahmet'in saraya Kur'an okumaya gelen annesinin yanında tesadüfen gördüğü Kösem'e aşık olduğunu ifade etti.
Sokakta fakir bir kıza padişahın böyle birden bire aşık olmasının ardında Kösem'in dillere destan güzelliğinin yattığını anlatan Özgürel, hatta bu güzelliğinden dolayı kendisine "Ay yüzlü" anlamına gelen "Mahpeyker" adının verildiğini kaydetti.
Özgürel, Kösem'in saraya gelin geldiği dönemde haremde 1. Ahmet'in annesi Handan Sultan ve anneanne Safiye Sultan'ın hakim olduklarını ve bu iki kadının
Kösem'i hiç sevmediklerini, hatta Kösem'e "Yularsız at" benzetmesinde bulunduklarını ifade ederek, şunları söyledi:
"İki sultan, 'Bu kız oğlanın aklını başından alır' derlerdi. Onun için Mahpeyker uzun süre 1. Ahmet'e gösterilmedi. Başka kızlar çıkardılar karşısına. O sırada 1. Ahmet, Mahfiruz Sultan'dan çocuk sahibi bile oldu. Bunun üzerine Kösem, saraydan kaçmaya kalktı, durumu öğrenen 1. Ahmet anneannesi Safiye Sultan'ı saray dışına sürdürdü. Annesine de ihtar verdi."
1. Ahmet'in ölümünden sonra tahta geçen Genç Osman'ın ilk iş olarak Kösem'i saraydan sürdürdüğünü, ancak Genç Osman'ın sadece 2 yıl tahtta kaldığını ve Yeniçeriler tarafından öldürüldüğünü anlatan Özgürel, Genç Osman'ın yerine tahta çıkan 3. Mustafa'nın da akıl hastası olması nedeniyle Şeyhülislam fetvasıyla tahttan indirildiğini, yerine 11 yaşındaki 4. Murat'ın tahta çıkarıldığını belirtti.
Kösem, 2. kez sarayda
Özgürel, oğlunun tahta çıkmasıyla Kösem'in tekrar saraya döndüğünü ve saltanat naibi ilan edildiğini ifade ederek, "Kösem, 10 yıl boyunca devleti başarıyla yönetti. Yabancı elçilerle görüşür, dünyanın gidişatından haberdar olurdu. Yönetimde bütün ipleri ele geçirmişti. 4. Murat'ın kontrolü ele alması kolay olmadı" şeklinde konuştu.
4. Murat'ın ardından Turhan Sultan'ın oğlu 7 yaşındaki 4. Mehmet'in tahta çıkmasıyla Kösem ile Turhan Sultan arasında iktidar savaşının başladığını ve Kösem'in 4. Mehmet'e karşı bir suikast planladığını ifade eden Özgürel, suikastı önceden haber alan Turhan Sultan'ın, Kösem'i öldürttüğünü söyledi.
İki sultan arasında saray içinde bir savaş yaşandığını ve Kösem'in yenildiğini anlatan Özgürel, kendi odasında gizli bir dolaba saklanan Kösem'i, dışarda kalan kaftanının ucunun ele verdiğini kaydetti.
Final şarkısı Sezen Aksu'dan
Avni Özgürel, 13 Ekimde Maslak TİM'de galası düzenlenecek filmin 15 Ekimde gösterime gireceğini ifade ederek, "Filme 2009 yılı Ekim ayında start verildi, Mayısta çekimler bitti. Kurtköy'de 1700 metrekarelik bir alana haremi aynen kurduk. Çünkü Topkapı Sarayı içinde çekim yapma imkanı yoktu. Toplam 400 kişinin çalıştığı filmde 200 kişi figürasyonda, 50 kişi de teknik ve sanat ekibinde görev aldı. 1500 kostüm kullanıldı. Film 4 milyon TL'ye mal oldu. Kendimiz bir dikiş atölyesi kurduk" şeklinde konuştu.
İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansının da filmi desteklediğini, "Mahpeyker"in doğrudan Osmanlı tarihini anlatan iddialı bir film olduğuna inandığını belirten Özgürel, "İnsanlar Osmanlı tarihine ilgi duysun istiyorum. Osmanlı tarihi konusunda film yapılmasının ticari manada da doğru olacağının görülmesini, 'komedi filmleri çok kar getirir' anlayışının yıkılmasını istiyorum. Tarihimiz, batının tarihi ile kıyaslanmayacak kadar dramatik tablolar sunuyor. Bunun sinemada değerlendirilmemesini tarihimiz karşısında bir haksızlık olarak görüyorum" diye konuştu.
Türk sinemasının genç yeteneklerinden Damla Sönmez'in Kösem'in gençliğini, tecrübeli oyuncu Selda Alkor'un da yaşlılığını canlandırdığını dile getiren Özgürel, filmin final şarkısının, Sezen Aksu'nun Onno Tunç için yaptığı "Muhabbet Kuşları" şarkısı olacağını sözlerine ekledi.
SON VİDEO HABER
Haber Ara