Dolar

34,9469

Euro

36,7203

Altın

2.983,90

Bist

10.125,46

Osmanlı-Türk müziği tanıtılıyor

Besteci ve sazende Güç Başar Gülle, ilk albümü "İlk Renk"te Osmanlı-Türk müziğini günümüze ait bir anlayışla işliyor.

16 Yıl Önce Güncellendi

2010-08-27 12:28:00

Osmanlı-Türk müziği tanıtılıyor
Berklee Müzik Okulu'ndaki 4 yıllık Caz Kompozisyon Bölümü'nü 2 yılda tamamlayan Gülle, Boston'da yaşadığı dönem içerisinde Harvard Üniversitesi'nde kendi eserlerini de içeren bir klasik gitar resitali verdi ve ABD'nin birçok üniversitesindeki konserlerde gitarist ve udi olarak çeşitli gruplarla birlikte yer aldı.

Gülle, Berklee Müzik Okulu'nda Osmanlı-Türk Müziği üzerine workshop düzenledi, Leo Blanco, Bruno Raberg, David Fiuczynski, Tiger Okoshi gibi önemli caz müzisyenleriyle çeşitli projelerde aynı sahneyi paylaştı.

Kasım 2008'de Londra'da Michael Ellison'un yazdığı ''Türk Müziği Enstrümanları ve Çello için Konçerto'' eserinin BBC Senfoni Orkestrası tarafından ilk seslendirilişinde, Türk müziği enstrümanlarının yönetimini üstlenen Gülle, Osmanlı- Türk müziği ritm anlayışı üzerine, BBC senfoni üyeleri için seminer düzenledi.

İki gitar için yazdığı eserler, DUOİST tarafından Memphis Üniversitesi'nde seslendirilen Güç Başar Gülle, yönetmenliğini Dirk Michael Schaefer'in yaptığı Fransız-Alman ortak kanalı ARTE'de yayımlanan Von Mülleseln und Seifenfrauen-Geschichten aus Mardin belgeselinin müziklerini de besteledi.

Biri dışında eserlerin tümünün Gülle'ye ait olduğu albümde besteci, Volkan Hürsever (kontrbas) ve Türker Çolak'la (vurmalılar) çalıştı. Eserler, hücum (canlı) kayıt tekniğiyle kaydedilirken, parçaların üzerindeki bilgisayar müdahalesi ''minimum'' seviyede tutuldu.

-İLK BASIM 3 AYDA TÜKENDİ-

Güç Başar Gülle, AA muhabirinin sorularını yanıtlarken, yaptığı müziği ''Osmanlı-Türk müziğinin kavramsal zemininden beslenen ve Osmanlı-Türk müziğinin sadece eskiye ait müzik türü olmadığını, bugünün dünyasında da var olduğunu vurgulamaya çalışan, bugünün Osmanlı-Türk müziğine ait bir çalışma'' şeklinde tanımladı.

Albümünün hiçbir müzik türünün şablonları içinde kaybolmamış olmasıyla ve yaşanılan kültürel ve estetik gerçekleri net bir ifadeyle dinleyicisine ulaştırmasıyla müzik dünyasında orijinal ve özel bir yer edindiğini dile getiren Gülle, şöyle devam etti:

''Felsefe ve tarih beni besleyen en önemli iki alandır. Felsefe, kavramsal olarak dayanılan temelleri anlamamda, tarih ise bu temellerin yaşamla olan ilişkisini takip edebilmemde çok yardımcı disiplinler olmuştur. Müzik, ifade biçimlerinden belki de en güçlüsüdür.

Üretilen müziğin ifade gücü, üreten müzisyenlerin onu ne kadar iyi anlayıp anlamadığına bağlıdır. Bu bağlamda felsefe ve tarih bana müzik hayatımda önemli kapılar açmışlardır.''

Gülle, İlk Renk albümünün kendi tarihiyle ve bu topakların tarihiyle ilgili bir yüzleşmesi olduğunu belirterek, şunları söyledi:

''Suçlanılan tarihlerin, kişilerin, kurumların kamburuyla yaşayan bir toplum olduk. Özgüvenimizi, umudumuzu, hayallerimizi ve aşklarımızı tamamen yitirdik. Türkiye'de var olan geçmişten bugünden ve gelecekten kaçan bir yaşam şekline hayır der bu albüm. Çünkü bugüne aittir, geçmişiyle yüzleşmiştir ve geleceğe umutla bakar.''

Albümün 5 aylık prova sürecinden sonra, 1,5 günlük stüdyo kaydıyla tamamlandığını ve yayınlandıktan sonraki ilk 3 ayda ilk basımının tükendiğini anlatan Gülle, şu anda piyasada albümün ikinci basımın bulunduğunu kaydetti.

-İKİNCİ ALBÜM GİTAR-KONTRBAS DUO FORMUNDA-

Gülle, bundan sonraki albüm çalışmasının, gitar-kontrbas duo formunda bir proje olduğunu, Türkiye'nin önemli kontrbas sanatçılarından Volkan Hürsever ile yoğun bir prova sürecinde bulunduklarını ve bu albümün de kendi bestelerinden oluşacağını anlattı.

Gitar müziğinin, kendisi için daima heyecan verici bir alan olduğunu vurgulayan Gülle, klasik gitardan, flamenkoya, caz gitardan latin gitara kadar bir çok tür çalıştığını, ikinci albümünde bu birikimimi yansıtmayı hedeflediğini açıkladı.

Güç Başar Gülle, 2-9 Ekim 2010 tarihleri arasında Dreseden'de gerçekleşecek Çağdaş Müzik Festivali'nde seslendirilecek, ünlü plak şirketi ECM sanatçısı Marc Sinan'ın projesinde misafir sanatçı olarak yer alacağını, Türk Müziği, Çağdaş Klasik Batı Müziği ve Video Installation formasyonunda oluşturulacak bu projenin provaları için çalışmalara başlayacaklarını, çalışmanın, Avrupa'nın önemli şef ve bestecilerinden Andrea Molino direktörlüğünde gerçekleşeceğini belirtti.

Gelecek planlarına ilişkin olarak da Gülle, şunları söyledi:

''Şu anda bir yandan yürütmekte olduğum, Osmanlı-Türk müziğinin tarihsel olarak bestecilik anlayışını analitik bir yorumla ortaya koymaya çalıştığım teorik bir çalışma var. Ayrıca Osmanlı-Türk ritm ve zaman kavramları üzerine kurduğum bir besteleme metodu geliştirdim. Bu metoda bağlı eserler besteleyip, bu formda yapmak istediğim bir albüm var.''

aa

Haber Ara