Dolar

34,8665

Euro

36,6034

Altın

3.047,86

Bist

10.058,47

Kürtler ve Türkler ne istiyor?

A&G'nin yeni anketine göre Kürtlerin yüzde 79'u, DTP'lilerin yüzde 64'ü kendi meclisi, polisi olan otonom bölge istemezken, Türk'le Kürt'ü din birleştiriyor.

16 Yıl Önce Güncellendi

2010-01-26 17:08:00

Kürtler ve Türkler ne istiyor?
“CHP’nin Kürt açılımındaki olumsuz tavrı nedeniyle Adana, Mersin, Antalya, İzmir gibi yerlerde CHP’ye oy veren Kürtler şimdi DTP diyor ve DTP’nin oyu artıyor.”

“Kürtlerin de çoğunluğu Öcalan’a affa karşı. Genel kamuoyunun yüzde 87’si, Kürtlerin ise yüzde 64’ü Öcalan’a affa “Hayır” diyor. DTP’liler ise “Evet” diyor.”

“Halka “Sizi birarada ne tutuyor? Dil mi, bayrak mı, aynı toprakta yaşamak mı, din mi” diye sorduk. Halkın yüzde 72.5’u, “Bizi birarada tutan en önemli şey din” dedi.”


Kürt halkı ne istiyor?

Taraf Gazetesi'nden Neşe Düzel'e konuşan A&G Araştırma Şirketi sahibi Adil Gür, yaptıkları anketi değerlendirdi: Açılım sürecinde beş araştırma yaptık. Çıkan sonuç şu: Türkler ve Kürtler asla çatışmazlar. Anket sonuçlarına göre Kürtlerin yüzde 79'u, DTP'lilerin yüzde 64'ü kendi meclisi, polisi olan otonom bölge istemiyor.

Gür'e göre ankette CHP'nin oylarının yüzde 19'a kadar düşmesinin nedeni Güneydoğu politikası: CHP'nin açılıma yönelik tavrı nedeniyle Adana, Mersin ve İzmir'deki Kürtler'in oyu DTP'ye kaydı.

Anketten çıkan sonuç Habur'daki görüntülerin AKP seçmenini de böldüğü yolunda: AKP'lilerin yüzde 47.5'i açılıma evet, yüzde 46'sı ise hayır diyor. Bunda sınırdaki karşılamanın etkisi büyük.

Kürtlerin çoğu Öcalan'a affa karşı

A&G'nin anketinden çıkan bir başka çarpıcı sonuç ise Kürtlerin çoğunluğunun İmralı'da tutuklu bulunan Abdullah Öcalan'a affa karşı olmaları. Genel kamuoyunun yüzde 87'si, Kürtlerin ise yüzde 64'ü Öcalan'a affa 'Hayır' diyor. DTP'liler ise 'Evet' diyor....

Türkle Kürt'ü din mi birleştiriyor

Gür'ün araştırmalardan çıkan önemli neticelerden birisi de halka 'sizi birarada ne tutuyor? Dil mi, bayrak mı, aynı toprakta yaşamak mı, din mi?" sorusuna halkın yüzde 72,5'u, "Bizi bir arada tutan en önemli şey din" yanıtı veriyor.

Genel kamuoyunun yüzde 87'si, Kürtlerin ise yüzde 64'ü Öcalan'ın affedilmesine 'Hayır' diyor. Kürtlerin de büyük çoğunluğu buna 'Hayır' diyor. Her yüz Kürt'ün yüzde 64'ü Öcalan'a affa 'Hayır' derken, DTP'ye oy verenlerde durum değişiyor. DTP seçmeninin yüzde 76,5'u Öcalan'a affa 'Evet' diyor.

Beyaz Türkler Öcalan'a affa 'Evet' diyor

Diğer yandan Öcalan'a affa 'Evet' diyenlerin çoğunluğu Kürt değil. 'Evet' diyenler Batı'da yaşayan beyaz Türkler. Bu konuda iki araştırma yapıldı. Biri Ağustos 2009, diğeri Ekim 2009... Halk bölünme endişesi taşımıyor. Yüzde 58 'Bu açılım sonucunda Türkiye bölünmez' diyor.

Neşe Düzel / Taraf

NEŞE DÜZEL: AKP’nin oyları Kürt açılımından etkilendi mi diye sormuştum...

ADİL GÜR: Etkilendi. Oyunun beş puan düşmesinin ana nedeninden biri ekonomik kriz, diğeri de açılımdaki basiretsizliği oldu. Eğer AK Parti, açılımı toplumdaki din kardeşliğini ön plana çıkararak yapsaydı, açılım sürecini daha iyi yönetebilirdi. Ama Anayasa Mahkemesi tarafından laiklik karşıtı eylemlerin odağı olarak kabul edilen bir parti din üzerinden bir söylem geliştiremez. Başı anında derde girer. Oysa biz, açılım sürecinde beş tane araştırma yaptık ve şunu gördük. Türkiye’de Türkler ve Kürtler asla çatışmazlar.

Niye? Nasıl bu kadar eminsiniz?

Provokatif olaylarda 50 kişi çatışır o kadar. Zaten çıkan sokak olaylarında da katılanların sayısını görüyorsunuz. Biz araştırmalarda, “Sizi birarada ne tutuyor? Dil mi, bayrak mı, aynı toprak üzerinde yaşamak mı, din mi” diye sorduk. Halkın yüzde 72,5’u, “Bizi birarada tutan en önemli şey din” dedi. Aslında halk açılıma karşı değil. Biz beş tane araştırma yaptık, halk açılıma karşı değil. Açılım sürecinin yönetiliş biçimine karşı.

Halka bunu sordunuz mu?

Evet sorduk. Eğer açılım, baştan etnik kimlik üzerine oturtulmasaydı, Kürt, Alevi, Roman vb. gibi parçalanmasaydı halkın tepkisi farklı olurdu. Eğer açılım ayrı başlıklar altında değil de, türban sorunundan Diyanet’ten pay alamayan Alevi yurttaşların meselesine, bir bütün olarak “demokratikleşme ve insan hakları açılımı” adı altında, tüm insan hakları ihlallerini kapsayacak bir biçimde bu ülkedeki herkesin hakkı ve hukuku için geniş bir anayasa paketiyle yapılsaydı bugünkü noktaya gelinmezdi. Çünkü ayrı ayrı açılım başlıkları altında aidiyetler öne çıkarılınca, herkes kendi kimliğine sahip çıkmaya başlıyor. Kürt denince, diğeri de ben Türküm, Çerkesim diyor. Alevi deyince, hemen öbürü de ben Sünniyim diyor ve açılımdan geri çekiliyor.

Bu söylediklerinizi araştırmaya dayanarak mı söylüyorsunuz?

Söylediklerimin hepsini, araştırmaların sonuçlarına dayanarak söylüyorum. Bakın... Haziran 2009’da “Devlet Kürt sorununun çözümünde silahlı mücadele dışında farklı adımlar atmalı” diyenlerin oranı yüzde 69 çıkarken, açılım konuşulmaya başlandıktan sonra, bu oran ağustosta yüzde 46’ya, ekimde yüzde 32’ye, kasımda yüzde 31’e düştü. Halka, açılım sürecinin adı ve yönetiliş biçimi yanlış geldi. DSP için 26-27 aralıkta yaptığımız son kamuoyu araştırmasında biz halkın açılıma desteğini gene sorduk.

Sonuç ne çıktı?

Açılıma “Evet” diyenler yüzde 27, “Hayır” diyenler yüzde 64 çıktı. Bu gerilemede CHP ve MHP’nin de etkisi oldu tabii... Haziranda MHP seçmeninin yüzde 70’i, CHP seçmenin de yüzde 80’i açılıma “Evet” derken, partilerinin sert muhalefeti sonucunda CHP ve MHP seçmenlerinin yüzde 80’i açılıma “Hayır” diyen tarafa geçtiler.

Peki, AKP seçmeninin tamamı açılımı destekliyor mu?

AK Parti seçmeni açılım konusunda ikiye bölündü. Açılıma, yüzde 47,5’i “Evet”, yüzde 46’sı da “Hayır” diyor. AK Parti seçmeni, Habur görüntülerinden dolayı bu hale geldi. Yoksa biz araştırmalarda her şeyi madde madde sorduk. Dediğim gibi insanlar başta açılıma karşı değildi. Bakın... Çocuklara Kürtçe isim konmasına, köylerin, kasabaların eski isimlerini kullanma hakkına Türklerin yarıdan fazlası da “Evet” diyor.

Kürtçe eğitime ne diyorlar?

Kürtçe eğitim hakkı, “resmi dil Kürtçe olacak” gibi algılandığı için cevap “Hayır” çıkıyor ama, soru, “okullarda seçmeli Kürtçe dersi” olarak sorulsa, Türklerin buna cevabı da “Evet” çıkabilirdi. Mesela biz lider kadrosu dışında PKK’lılara af getirilmesi konusunu da halka sorduk.

Türkler buna ne dediler?

Lider kadrosu dışında PKK’ya af çıkarılmasına Türkiye toplumunun yüzde 72’si “Hayır”, yüzde 27,7’si “Evet” diyor. Kürtlerin yüzde 66,7’si ise “Evet” diyor. PKK’nın lider kadrosu da dahil af edilmesine gelince... Buna toplumun yüzde 85,5’i “Hayır” diyor.

Bazı Kürtler de mi “Hayır” diyor?

Kürtlerin yüzde 50’si “Hayır” diyor lider kadrosunun affı söz konusu olduğunda. Çünkü bugün her dört Kürtten ikisi değil, sadece bir buçuğu DTP’li. Buna sadece DTP’liler “Evet” diyor. Biz, Öcalan’ın affın da sorduk. Genel kamuoyunun yüzde 87’si, Kürtlerin ise yüzde 64’ü Öcalan’ın affedilmesine “Hayır” diyor.

Nasıl?..

Şöyle söyleyeyim... Kürtlerin de büyük çoğunluğu buna “Hayır” diyor. Her yüz Kürdün 64’ü Öcalan’a affa “Hayır” derken, DTP’ye oy verenlerde durum değişiyor. DTP seçmeninin yüzde 76,5’u Öcalan’a affa “Evet” diyor. Bir çarpıcı sonuç da şu... Güneydoğu’da kendi meclisi, polisi, memuru olan otonom bir Kürt bölgesine izin verilmesine de sadece halkın yüzde 10’u “Evet” diyor. Yüzde 90 “Hayır” diyor. Hatta Kürtlerin yüzde 79’u, DTP’lilerin de yüzde 64’ü otonomiye “Hayır” diyor.

“Evet” diyenler kim peki?

“Evet” diyenlerin çoğunluğu Kürt değil. “Evet” diyenler Batı’da yaşayan beyaz Türkler. Biz iki kere araştırma yaptık bu konuda. Biri Ağustos 2009, diğeri Ekim 2009... Halk bölünme endişesi taşımıyor. Yüzde 58, “Bu açılım sonucunda Türkiye bölünmez” diyor. Halkın yüzde 42’si endişe taşıyor. “Hükümet bu sorunu çözebilir mi” diye sorduk. Halkın çoğunluğu “Hükümet bu sorunu çözemez” diyor. “Çözemez” diyenlerin oranı ağustosta yüzde 47’yken ekimde yüzde 54 oldu. “Evet, çözer” diyenler yüzde 21’de, “Belki” diyenler de yüzde 24’te kaldı.

Kapatılan DTP’nin oyları Kürt açılımından ve Habur olayından etkilendi mi?

Halk, henüz Barış ve Demokrasi Partisi demeye alışmadığı için biz de anketlerimizde hâlâ “DTP-BDP” diyoruz. Açılım sürecinde, her durumda kârlı çıkan bir parti DDTP-BDP. Zaten ideolojik partilerde daima böyledir. Açılım olduğu takdirde, “Biz, parti olarak direndiğimiz için açılım oldu” diyecek. Açılım olmadığında da, “Gördünüz mü, bunlar size haklarınızı vermediler” diye oy kazanacak. DTP yakın zamana kadar sadece Doğu ve Güneydoğu’nun sınırlı bir bölgesinden oy alan bölgesel bir partiydi.

Artık bölge partisi değil mi?

CHP’nin Kürt açılımındaki olumsuz tavrı nedeniyle Adana, Mersin, Antalya, İzmir gibi yerlerde de CHP’ye oy veren Kürtlerin bir kısmı şimdi “DTP” diyor. DTP-BDP’nin oyundaki artış da zaten buradan kaynaklanıyor. Yoksa bölgedeki oyu artmadı. DTP-BDP’nin oyu bölgenin dışında arttı. DTP-BDP sadece Doğu ve Güneydoğu bölgesindeki Kürtlerin değil, Türkiye’deki Kürtlerin de partisi olma yolunda. Yani Kürtlerin Türkiye partisi olma yolunda DTP-BDP.

Kürt oyları CHP’nin oylarını etkiliyor mu peki?

Tabii etkiliyor. CHP’nin oyunun yüzde 26-27’den yüzde 22’ye düşmesinde önemli pay Kürt oylarındaki gerilemedir. CHP hem Kürtlerin bir kısmını kaybetti hem de bazı eğitimli zengin beyaz Türkleri kaybetti.

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM YARIN:

Türkiye’nin ruh hali değişti mi?
Türkiye toplumunda seçmen kendini nasıl tanımlıyor?
Siyasi partilere kimler oy veriyor?
AKP’nin, MHP’nin, CHP’nin, kendini nasıl tarif ediyor?
Ekonomik durumun oylara etkisi ne?


SON VİDEO HABER

İstanbul'dan Halep'e giden Suriyeliler konuştu

Haber Ara