Kurtulmuş'tan İsrail tepkisi
SP lideri Kurtulmuş İsrail'le yaşanan tatbikat ve dizi krizini yorumladı.
16 Yıl Önce Güncellendi
2009-10-17 15:57:00
Saadet Partisi Genel Başkanı Numan Kurtulmuş, Bolu'nun Gerede ilçesindeki Green Park Otel'de düzenlediği basın toplantısında son gelişmelere ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
'Ayrılık' dizisi
'Ayrılık' dizisi ile ilgili olarak İsrail'in tavrını anlamanın mümkün olmadığını ifade eden Kurtulmuş, 'İsrail, hem zulmedecek hem insanların yaşadıkları yerleri işgal edecek, insanların tepelerinden yaşlı, çocuk kadın demeden bombaları yağdıracak hem de bütün bir dünyanın yasakladığı ve insanlık suçu olan fosfor bombalarını kullanacak, yani sizi öldürecek, yok edecek ama sizin (öldürüyorsunuz, yok ediyorsunuz) demenize de müsaade etmeyecek. İsrail böyle bir tavır içerisinde' diye konuştu.
'Zalim zulmünden korkar'
Bunu sadece TRT değil bir özel televizyon kanalı da yapsa savunacaklarını kaydeden Kurtulmuş, sözlerini şöyle sürdürdü: 'Burada herhangi bir antisemitizm yani Yahudi düşmanlığı falan yok. Ortada gerçek görüntülerden uyarlanmış bir senaryo var. Çekimleri var. Dolayısıyla İsrail, niye gerçeklerden kaynaklanan dizi dolayısıyla rahatsız oluyor? Bu soruyu kendisine sorsun. Çok temel bir insani kural vardır: Zalim korkar. Zulmeden insanlara karşı haksızlık yaptığı için korkar. Dünyada en fazla zalim korkar. Mazlumun yapacağı çok fazla bir şey yoktur. Dolayısıyla İsrail bu tavrıyla bu hakikati bir kez daha hatırlatmış oldu.'
İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu'nun '1999 depreminde bizim askerlerimiz gelip size yardım etmemiş miydi?' sözlerini de eleştiren Kurtulmuş, 'Bu sözü söylemenin ne kadar insani değerlerle bağdaştığını, İsraillilerin kendi vicdanlarına havale ediyorum. Evet bu yardımı insani bir gerekçeyle yaptılarsa sağ olsunlar, ellerine sağlık. Ama yardımın en kötüsü, yapıldıktan sonra insanların başına kakılanıdır' dedi.
Hükümet yetkililerinin ve Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'nun bu konudaki demeçlerini yerinde bulduklarını kaydeden Kurtulmuş, 'Sayın Bakan'ın söylediği (Ben her sabah evimden çocuklarımı okula gönderirken vicdan azabı ile kalkıyorum. Türkiye gibi bir ülkenin bu insanlık dramına seyirci kalması, anlaşılamaz) sözleri de fevkalade yerinde ve doğru sözlerdir. Bu tavrın sürdürülmesini temenni ediyoruz' diye konuştu. Bazı çevrelerin İsrail ile yaşanan krizden rahatsız olduğuna dikkat çeken Kurtulmuş, 'Türkiye, İsrail hükümetini veya orada yaşayan vatandaşları hedef almış değildir. Kaldı ki burada hükümetin yaptığı bir iş yok. Sadece devlet televizyonunda bir dizi çekilmiştir. Ve bu dizinin ortaya koyduğu, sonuçlarla karşı karşıyayız' ifadelerine yer verdi.
Konya'daki tatbikatın ertelenmesi ile ilgili olarak da Kurtulmuş, şöyle konuştu: 'Ülkeler, müştereken niçin tatbikat yaparlar? Müşterek tatbikat, ortak düşmana karşı yapılır. Türkiye ile İsrail'in ortak düşmanı kimdir? Toprakları işgal edilmiş, Filistin halkı mıdır? Toprakları işgale teşebbüs edilmiş Lübnan halkı mıdır? Suriye halkı mıdır? İran halkı mıdır? Irak halkı mıdır? Bizim hangi ortak düşmanımız var ki biz İsrail ile ortak düşmana karşı hazırlıklı olmak için tatbikat yapacağız? Yıllardır yapılan yanlıştan dönüldü.'
'Dumanla işaretleşsinler'
Numan Kurtulmuş, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'ın 'kürt açılımı' konusundaki görüşmeye ilişkin tartışmalarına ilişkin görüşlerini de şöyle dile getirdi: 'Ben bu konuda baştan beri AKP ile CHP'nin bir tuluat tiyatrosu oynadığı kanaatindeyim. Bakın (Demokratik açılım) diye tartışılan bu konu Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşundan bu yana konuşulan en önemli sorunudur. 30 bin insan ölmüş, binlerce askerimiz şehit olmuş, milyarlarca dolarımız heba olmuş. Bu memlekette asırlardır birlikte yaşayan halkın arasına büyük güçlerin çabasıyla bir büyük fitne girmiş. Bu fitnenin bozulması lazım. Bu konu konuşulmaya Haziran ayında başlandı. Ekim ayının ortasına geldik. 4,5 ay geçmiş. Birisi neredeyse Anayasa'ya değiştirecek parlamento çoğunluğuna sahip olan bir parti. Diğeri anamuhalefet olduğu zannedilen bir parti. Bu kadar önemli bir konuyu 4,5 ay sonra görüşmeyi, acaba (mektuplaşma aracılığıyla yapabilir miyiz yapamaz mıyız)ı tartışıyorlar. Halk (bari Kızılderililer gibi dumanla işaretleşerek konuşun) diyor.'
Gelinen noktayı gayriciddi olarak nitelendiren Kurtulmuş, 'Kim ne biliyorsa ortaya koymalı. Zaten siyasetçi, her an kameraların önündeymiş gibi şeffaf olmak zorundadır. Evet milli bir sır olabilir, devlet sırrı olabilir. Bunun yeri de usulü de üslubu da bellidir' diye konuştu.
AA
SON VİDEO HABER
Haber Ara