Adana Cumhuriyet Savcısı olduğu dönemde 12 Eylül darbesinin mimarı olan 7. Cumhurbaşkanı Kenan Evren'in yargılanması için iddianame hazırladıktan sonra meslekten ihraç edilen Sacit Kayasu, Anayasa'nın geçici 15. maddesinin darbe taraftarlarının 'yargılayamazsınız' bahanesi için kalkması gerektiğini söylüyor. Fakat Sacit Kayasu'ya göre Kenan Evren'in yargılanması için söz konusu maddenin kaldırılmasına da gerek yok. Zaten kendisi Evren'in yargılanması için bir iddianame hazırlamıştı. Sacit Kayasu Yeni Şafak'ın sorularını cevaplandırdı.
BAHANE OLUYOR
CHP'nin girişimini ciddi buluyor musunuz?
Ciddi bulup bulmamak mesele değil. Madem böyle bir girişim yapıldı, iktidarın buna sahip çıkıp geçici 15. maddeyi kaldırması lazım. Darbecilerin yargılanıp yargılanmayacağı o madde kalktıktan sonra gündeme gelecek. Geçici 15. madde darbe taraftarları için 'yargılayamazsınız' bahanesi yaratıyor.
Peki gerçekte öyle mi?
Gerçekte öyle değil. Öyle olsaydı ben dava açamazdım. Yani benim Evren'e herhangi bir düşmanlığım yok. Ordu düşmanlığım da yok. Kayınpederim albay, bacanağım albay. Önemli olan hukuktur. Ben deli miyim?
Neden engel değil?
Geçici 15. maddeyi okursanız şöyle der: 2356 sayılı kanunla, Milli Güvenlik Konseyi'nin üyeleri, işledikleri eylemlerden dolayı hukuki, mali, siyasi neyse hiç bir şekilde sorgulanamaz. Bu kanun 12 Aralık 1980 tarihinde kabul edildi. Darbe ne zaman yapıldı? 12 Eylül 1980'de. Her ne kadar geçici 15. maddede 12 Eylül'den itibaren diyorlarsa da 12 Aralık'a kadar Milli Güvenlik Konseyi diye bir birim hukuken yok. Yani o darbecilerin Milli Güvenlik Konseyi adı takmalarının hiçbir hukuki değeri yok. Kanunun koruduğu bunlar değil. Bu kanun 12 Aralık 1980'de çıktığına göre 12 Eylül 1980 yargılanabilir.
İddinamede bunu talep ettiniz, ama kabul edilmedi.
Benim hazırladığım iddianamemeye başsavcılık takipsizlik kararı verdi. Bu hukukun çiğnenemesidir. Başka hiçbir şey değil. Savcının iddianamesine takipsizlik kararı verilir mi?
Sonra süreç sizin şahsınıza yöneldi. O zaman neler yaşadınız?
Neler yaşamadım ki! Kimse kapımı çalmadı. Millet selam vermeye korkuyordu. Üç sene lojmanda kaldım. Arkadaşlarım sağ mısın, ölü müsün diye kapımı açmaya cesaret edemedi. Korktu.
HAKKIMI HELAL ETMİYORUM
Siyasilerden destek aldınız mı?
Siyasilerden hiçbir destek almadım. Hatta hatta milletvekili olayım diye gittiğim bütün kapılar kapandı. Askerden ödleri kopuyor.
Yargılama konusunda uzlaşılması size şaşırtıcı geldi mi?
Elbette şaşırtıcı. Fakat gerisinin getirilmesi önemli? Madde kaldırılırsa yargılamanın önünde hiçbir engel kalmayacak.
Zaman aşımına girmez mi?
Fiili ve hukuki imkansızlık var ise zaman aşımı işlemez. Bunların iş başında kalmaları fiili imkansızlık yaratır.
Mağdur bir hukukçu olarak, hakkınızı helal edecek misiniz?
Onlara değil, millete hakkımı helal etmiyorum. İnşallah onların sayesinde cennete giderim.
Darbenin utanç verici olduğunu o da biliyor
Adaleti isteyenler ağır fatura ödüyor. Siz varsınız, Ferhat Sarıkaya var. Başka örnekler var.
Bu işin kuralı bu.
Neyle geçiniyorsunuz?
Emekli maaşım var çok şükür.
Dava açtınız tazminat kazandınız. Ama geri dönüşle ilgili bir süreç yok zannediyorum.
Ona da müracat ettim aslında. AİHM'nin kararının uygulanması lazım. Yani tekrar göreve dönmem lazım. Fakat 5 aydır bir cevap vermediler.
Kenan Evren'in 'yargılanma yolum açılırsa intihar ederim' sözünü nasıl karşıladınız?
Demek ki bu utanç verici bir olay ve intihara kadar götürecek bir netice çıkarıyor. Bu fiilin utanç verici olduğunu Evren de kabul etmiş demektir.
Yenişafak
