Adil Yurtkuran /Endonezya /TİMETURK
Ülke genelinde 9 Nisan günü yapılacak ve 38 partinin (Açe Eyaleti?nde altı yerel partinin de katılımıyla yerel parlamento seçimleri için oy pusulalarında 44 parti yer alacak) yarışacağı ulusal ve yerel parlamento seçimleri için resmi kampanyaya 16 Mart Pazartesi günü start verildi. Seçimlerden dört gün öncesine, yani 5 Nisan?a kadar 20 gün boyunca partiler önceden belirlendiği üzere seçim kampanyalarını çeşitli etkinlikler ile gerçekleştirme fırsatı bulacaklar.
9 Nisan 2009 yerel ve ulusal parlamento üyelerini tespit etmenin yanı sıra, ortaya çıkacak tabloya göre, Temmuz ayında, siyasal partiler ya önceden adaylıklarını açıklamış veya seçim sonuçlarına göre belirlenecek adaylar arasında devlet başkanlığı ve başkan yardımcılığı yarışına tanık olunacak.
Parlamento Seçimleri ve İslamcı Partiler
Yerel ve ulusal parlamento seçimlerine 38 siyasal parti iştirak etse de, oyların Demokrat Parti, PDI-P ve Golkar?ın oluşturduğu seküler-milliyetçi üç büyük parti arasında dağılacağına kesin gözüyle bakılıyor. Bu partilerin yanı sıra, Birlikte Kalkınma Partisi (PPP), Ulusal Emanet Partisi (PAN) ve Adalet ve Kalkınma Partisi (PKS) gibi İslamcı partilerin ise %5 civarında oy alacakları tahmin ediliyor. İslamcı partiler, parlamento seçimlerinde düşük oy alsalar da, Temmuz ayındaki devlet başkanlığı yarışında oluşturulacak ittifaklarda herzamanki gibi kilit rol oynayacaklar.
Yeni Devlet Başkanı Kim Olacak?
Gözlemciler, 2009-2014 arasını kapsayan beş yıllık süre boyunca ülkeyi yönetecek devlet başkanı kuvvetle muhtemel şu anki devlet başkanı ve Demokrat Parti lideri Susilo Bambang Yudyohono olacağı görüşünde. Son dönemde yapılan çeşitli anketler Yudyohono?nun partisi Demokrat Partisi?nin yerel ve ulusal parlamento seçimlerinde önemli bir başarı elde edeceği ve Temmuz ayındaki başkanlık yarışında elini kuvvetlendireceğini ortaya koyuyor.
Yakın zamana kadar, son döneme damgasını vuran Susilo Bambang Yudyohono ve Yusuf Kalla?nın yeniden ülkeyi yönetecek en güçlü ikili olarak bakılıyordu. Bu ihtimal tam olarak ortadan kalmış değil. Devlet başkan yardımcısı ve aynı zamanda, Golkar Partisi?nin lideri Yusuf Kalla?nın da aday olduğunu açıklaması bu olasılığı azaltıyor. Kalla, ülkenin köklü ve bir anlamda devlet partisi olan Golkar?ın lideri olarak, devlet başkanlığı adaylığının tarihsel bir sorumluluk olduğunu ileri sürerek aday olduğunu açıkladı. Bu durum, ülkeyi 2004 yılından bu yana yöneten ve sergiledikleri performans ile geniş halk kitlelerinin onayını alan Yudyohono ve Kalla arasında soğuk rüzgarların esmesine ve Demokrat Parti ve Golkar sözcüleri arasında söz düellosu yaşanmasına neden oldu.
Bu ikilinin yanı sıra, devlet başkanlığı için adı geçen diğer önemli siyasetçi Sukarno?nun kızı ve seküler milliyetçi PDI-P?nin lideri Megawati Soekarnoputri. Bu üç önemli adayın tek başlarına devlet başkanı seçilebilmelerini sağlayacak oy potansiyeli bulunmuyor. Bu nedenle, siyaset çevrelerinde uzunca bir süredir, koalisyon hesapları gündemde ilk sırayı teşkil ediyor. Söz koalisyona geldiğinde, tıpkı 1999 ve 2004 seçimlerinde olduğu üzere, en önemli rolü İslamcı partiler oynayacak. Bu bağlamda, son birkaç hafta seküler-milliyetçi parti liderlerinin İslamcı partilerle ittifak arayışlarına tanık oldu.
Uluslararası Çevreler Yakın Takipte
Yakın döneme kadar, diktatörlükle ve insan hakları ihlalleriyle dünya gündeminde olumsuz bir imajya yer alan Endonezya, 2009 seçimleri ile 1998 yılı Mayıs?ından itibaren başlayan reform sürecinde önemli bir aşamaya girecek. Geçen on yıllık süre zarfında ülke genelinde geniş kitleleri memnun edecek kapsamlı reform çalışmaları gerçekleştirilememiş olsa da, reform konusunda istekli ve gayretli bir siyasi ekibin siyaset arenasında yer tutmuş olması önem taşıyor. Bu durum, sadece ülkede yaşana 230 milyonu değil, aynı zamanda, dünya kamuoyu için de önem taşıyor.
Endonezya, dünyadaki en çok Müslüman nüfusuna ev sahipliği yapması ve dünyanın en büyük dördüncü demokrasisi olmasıyla dikkat çekiyor. Bu nedenle, dünyanın belli başlı güç odaklarında ülkedeki demokrasi tecrübeleri ve gelişmeler yakından takip ediliyor. Bu ilgiyi, ülkeyi son birkaç haftada ziyaret eden konuklar listesinde görmek mümkün. Uluslararası düzeyde ilk ziyaretlerinden birini Endonezya?ya yapan ABD?nin çiçeği burnunda Dışişleri Bakanı Hillary Clinton ve ardından, İslam Ekonomi Forumu vesilesiyle ülkeyi ziyaret eden İslam Konferansı Örgütü Genel Sekreteri Prof. Dr. Ekmeleddin İhsanoğlu?nun devlet başkanı Susilo Bambang Yudyohono ile görüşmeleri ve ülkedeki demokratik gelişmelere vurgu yapmaları son derece anlamlıydı. Biri batılı bir gücü, ikincisi de İslam dünyasını temsil eden bu iki şahsiyetin yaklaşımlarındaki ortak nokta bu geniş coğrafyada ve devasa nüfusa sahip Endonezya?da demokratik ve sivil yaşamın giderek güç kazanmasına katkı yapmaktı. Bu anlamda, Endonezya?da gerçekleştirilecek seçimlerin barış ve huzur ortamı içerisinde başarıyla gerçekleştirilmesi, hem son dönemde İslamifobya ile çalkalanan batılı ülkeleri hoşnut edecek, hem de İslam dünyasındaki demokratikleşme çabaları bağlamında örnek bir gelişme olarak gösterilmeyi hak edecek.