Sudan Devlet Başkanı Ömer El Beşir?le Hasan el Turabi arasındaki ilişki kin ve tuzaklara dayalı Arap siyasetine örnektir. Konu iktidar olunca kardeş kardeşe acımaz. Turabi ve Beşir 1989?da darbeyle yönetime gelen rejimin iki kutbuydu. Turabi 10 yıl boyunca rejimin ideolojik rehberliğini yaptı. Müttefikiyle ayrı düşüp cezaevi yolunu tutacağını kendisinin de düşünmediği kesin. İslami hareketin sembollerinden biri olarak görülmesiyse onu Arap siyasetinin dışına çıkarmadı. Tutumlar genelde kişisel hesaplara dayanır; Turabi?nin, Ulusla-rarası Ceza Mahkemesi?nin Beşir?in tutuklanması kararını desteklemesi, siyasi işleyişin daha çok hayal kırıklığı yaratan umutsuz göstergelerinden biridir.
Turabi bu kararın uygulanmasını en çok isteyenlerden oldu. Sanki kararı Beşir?den intikam alma fırsatı olarak görüyordu. Fakat daha basiretli olması gerekir. Zira sorun yabancı müdahale tehlikesinin tehdit ettiği ülkenin egemenliği ve saygınlığıyla ilgili. Kararı çıktı ve önceki gün Turabi serbest kaldı. Cezaevinden çıkışının ardından da Beşir?in tutuklanmasını desteklemeye devam etti. Turabi karararın siyasi olduğunu yalanlıyor ve uluslararası adaleti gerçekleştirmeye çalıştığını söylüyor. Onun gibi birinin, egemen güçlerin çifte standardını göz ardı etmesi akıl kârı mı? ABD ve İsrail gibi güçler halklara karşı nice suçlar işledi. Uluslararası adalet nerede?
(Katar gazetesi Raye, 11 Mart 2009) Radikal
Turabi UCM kararını niçin destekliyor?
Katar'da yayımlanan er-Raye gazetesi yazarı, Ahmed Zeyban Hasan Turabi'nin UCM'nin Beşir hakkındaki kararına destek vermesini değerlendirdi.
17 Yıl Önce Güncellendi
2009-03-12 03:07:00
Haber Ara