Dün tüm Türkiye'de yapılan gösterilerle 28 Şubat postmodern darbe protesto edildi. Van, Kocaeli, İzmir, Diyarbakır, Bursa, Tatvan, Konya, Ankara ve istanbul'da yapılan gösterilerde protestocular, bin yıl da sürse darbelere direneceklerini ilan ettiler.
İlmi ve Kültürel Araştırmalar Vakfı (İLKAV)?nın çağrısıyla Kızılay Güven Park?ta yüzlerce kişinin katılımıyla basın açıklaması düzenlendi. İLKAV adına Abdurrahman Çeliker'in okuduğu basın açıklamasında, 28 Şubat post modern darbe sürecinin; silahlı bürokrasi tarafından, yargıyı, medyayı ve üniversiteleri de brifinglerle yönlendirip kullanarak, bütün bir ülkeyi ablukaya almak, halkın irade ve taleplerini işlevsiz kılmak hedeflerini güttüğünü belirtti.
Abdurrahman Çeliker: 'Bu süreç, resmi ideolojiyle uyuşmadığına inanılan toplumsal kesimleri militarist yöntemlerle baskı altına almak, insanlık onurunu, akıl ve mantık ilkelerini dogmatizmin karanlıklarına gömerek devlet çetelerinin önünü açmaktır. Temel hak ve özgürlüklere, halkın İslami kimlik ve değerlerine 'topyekun savaş' açmaktır.' 'Bizler buradan darbecilerin karanlık uygulamalarına, hukuksuzluklarına, ideolojik eğitimlerine ve baskılarına asla teslim olmayacağımızı, vahyin aydınlığında ve Resullerin örnekliğinde ömrümüzün son anına kadar direnmeyi hayat tarzı haline getireceğimizi ilan ediyoruz. Tevhid, adalet ve özgürlük taleplerimizden hiçbir zaman vazgeçmeyeceğiz. 28 Şubat'ı bin yıl sürdürmeye çalışanlar, karşılarında binlerce yıl sürecek İslami bir direnişi bulacaklardır' dedi.
Pamak: Darbelere ve çetelere hayır
Basın açıklamasının ardından bir konuşma yapan İLKAV Başkanı Mehmet Pamak da şu konulara dikkat çekti: 'Darbecilik, çetecilik İttihat ve Terakki Cemiyeti'nden bu yana süren kötü bir gelenektir. Cumhuriyet döneminin ilk çetesi ilk meclisin muhalif milletvekillerine suikast yapmıştı. İlk darbe Lozan'a razı olmayan muhalifleri de olan ilk meclisi tasfiye amacıyla yapıldı. Yeni sistemin karakteri ve Kemalist resmi ideolojinin ruhu olan çetecilik 1950'den sonra NATO ile bütünleşerek devam etti. Bu sebeple 'Darbelere ve çetelere hayır' dediğimizde: aslında 'Despot Kemalist sisteme, askeri vesayet rejimine hayır' demiş oluyoruz.
'Yeni sistem laik ulusalcı, batıcı Kemalizm, Türk ulusalcılığını, resmi ideolojiyi dinleştirip bütün topluma dayatınca; başlangıçta İslami kimlik, İslam hukuku/şeriatı, ümmet bilinci ve Müslüman halk ötekileştirilip, düşmanlaştırıldı. Tehdit ve tehlike algısında 1. sıraya oturtuldu. Daha sonra bu tercihin kaçınılmaz sonucu olarak, Türk ulusalcısı resmi ideoloji önünde engel görülen Kürt kimliği, Kürt anadili de ötekileştirilip, düşman, tehdit algısının 2. sırasına yerleştirdi. Sistemin ömrü, sürekli bu iki kimliğe karşı 'iç düşmanla' savaşmakla ve bu savaş üzerinden üretilen sorunlarla boğuşmakla geçti. Bu sebeple, sisteme ve devlete egemen oligarşi, kendisine iktidar, rant, çıkar sağlayan bu statükoyu değiştirme potansiyeli taşıyan bu iç düşmana karşı, statükoyu korumak refleksiyle, sürekli halkın özgürleşmesini engelleyici şiddete dayalı politikalar üretti. Darbe, çete, baskı yasak, sistemin süreklilik arz eden karakteri haline geldi.
Özgür-Der: Ergenekon Bataklığı Kurutulsun!
Özgür-Der, İstanbul Taksim'de düzenlediği protesto ile darbe düzenine ve çeteci oluşumlara sessiz kalmayacağını açıkladı. '28 Şubat Darbecileri Yargılansın; Ergenekon Bataklığı Kurutulsun!', 'Ergenekon Çetesinin Köküne İnilsin; Militarizm Bataklığı Kurutulsun!' yazılı iki pankartın açıldığı eylemde çok sayıda da döviz taşındı. 'Başörtüm mü Özgür mü? Hayır!', 'Ergenekon Çetesi Özgür Dağıtıldı mı? Hayır!', 'Yargı Askeri Vesayetten Bağımsız mı? Hayır!', '28 Şubatçılar Yargılandı mı? Hayır!', '28 Şubat Sürüyor (D)uyuyor musun?' gibi dövizlerin yanı sıra 'Özgür-Der Kapatılamaz! Özgürlük Talebi Yargılanamaz!', '27 Mayıs ? 12 Eylül ? 28 Şubat / Susurluk, Şemdinli, Ergenekon! Kahrolsun Halk ve Hak Düşmanları!', 'Halk ve Hak Düşmanı Cuntacılar, GATAkulli Yapıyorlar!', 'Darbeci Zihniyetle Hesaplaşmadan Çeteci Zihniyet Bitmez!' vb. yazılı dövizler taşındı.
Eylemi yöneten Güney Uzun, 28 Şubat darbe sürecindeki hukuksuzlukları hatırlattı ve bin yıl da sürse Müslümanlar olarak bu sürece direnmeye devam edeceklerini belirtti.
28 Şubat Darbecilerinin Maskesi Ergenekon'da Düştü!
Eylemde ilk olarak söz alan Özgür-Der Beykoz Şubesi Başkanı Zehra Kaya, 28 Şubat'ın arkasında yer alan Ergenekoncu, darbeci kadroya dikkat çekerek 'Darbeci paşalar masum gösterilmeye ve aklanmaya çalışılıyorlar. Ama darbeci paşaların masumiyetine inanmak salflıktan da öte düpedüz ahmaklıktır artık! Darbecilerin icraatları olanca çıplaklığıyla açığa çıkmış ve maskeleri düşmüş bulunmaktadır!' dedi.
Darbecilerden Soracak Hesabımız Var!
28 Şubat'ın arkasındaki çeteci zihniyetin ve statükonun 12 yıl aradan sonra çatırdamaya başladığını kaydeden Zehra Kaya, konuşmasının sonunda darbecilere seslenerek şunları söyledi: 'Darbeciler, biliniz ki, kokuşmuş düzeniniz, çürümüş ideolojiniz yok olmaya mahkûmdur. Bekleyin ve görün! Çünkü er ya da geç yaptıklarınınzın hesabını vereceksiniz. Biz burada, bu hesabın sözcüsü olarak yine karşınızda dauracağız!
28 Şubat: Baskı, Yolsuzluk, Zulüm!
Eylemde bir konuşma yapan Haksöz Dergisi yazarı Hamza Türkmen, 28 Şubat sürecinde İslami değerlere yönelik baskılardan söz etti. Tarikat maskeli sanoryolarla TV ekranlarından İslami değerlere hakaret edilen süreçte; İHL'ler, Kur'an kursları ve başörtüsüne yönelik zulümleri hatırlatan Türkmen, Kemalist dayatma ve doğmalarla topyekûn bir halkın biçimlendirilmeye çalışıldığını ifade etti.
28 Şubat sürecine sermayenin katkısının azımsanmayacak derecede olduğunu söyleyen Hamza Türkmen darbeci paşaların OYAK eliyle nasıl semizlendiğini anlattı. 28 Şubat darbecileriyle iş tutan sermayenin ve birçok TÜSİAD patronunun bankaları dolandırarak Türkiye'yi de küresel kapitalizmin ipoteği altına soktuklarını ifade eden Türkmen; darbe şakşakcısı kartel medyası ve darbecilerin 5. kolu gibi çalışan bazı patron ve işçi sendikalarının da en fazla bu süreçte palazlandığının altını çizdi.
'28 Şubat Zulümüne Karşı Kimliğimizle Varolacağız!'
Darbe sürecindeki yolsuzlukları da hatırlatan Türkmen, BÇG'ye ve yüksek yargı mensuplarının asker brifingleriyle nasıl şekillendirildiklerine değindi. 'Zorbalığa ve dayatmalara karşı çıkanlar için el altından ölüm ve işkence kokuları yayıldı. İstanbul'un varoşlarında ve Kürt illerinde gerçekleştirilen yargısız infazlar boşuna değildi. Bu süreçte 100 bine yakın başörtülü kardeşimizi üniversitelerden atmaya kalkıştılar. Dünyanın hiç bir yerinde, dün de bugün de üniversite düzeyinde böyle bir zulüm yaşanmamıştır. Ama bu zulüm Türkiye'de yaşanmıştır ve yaşanmaktadır.' diyen Türkmen, 28 Şubat mantığına, zulme, şirke, her türlü haksızlığa ve 28 Şubat sürecinin devam eden çetelerine dün olduğu gibi bugün de şahitlik bilinciyle meydanlarda olmanın önemine dikkat çekti.
'İslami kimliğimize, duruşumuza ve mücadelemize karşı darbeleriniz, çeteleriniz sökmüyor. İslami diranişlerimiz karşısında küresel kapitalizm de sökmüyor. Amerikan emperyalizmi de sökmüyor. Irkçı siyonizm de sökmüyor, sökmeyecek. Biz buradayız ve siz mutlaka yargılanacaksınız. Ve özellikle sizden fiili suç işleyenler öyle brifinglendirilmiş mahkemelerde değil, halkımızın adalet mahkemelerinde adaletli bir şekilde yargılanacaksınız. Bu ülkede adaleti yeniden tesis ettiğimiz gün sizin bin yıllık sürecinizin hayal olduğu ortaya çıkacak ve patlayacak.' diyen Hamza Türkmen, 'Bizler hayat kitabımız Kur'an'ın bütünlüğünden çıkarttığımız şiarlarımızla var olacağız.' vurgusuyla sözlerine son verdi.
Darbelere Karşı Direniş Adalet Özgürlük!
'Darbelere Karşı; Direniş Adalet Özgürlük!', 'Ne Ergenekon Ne Genelkurmay; Darbeciler Halkı Yıldıramaz!', 'Yaşasın Başörtüsü Direnişimiz!', 'Bin Yıl Sürse de Direneceğiz!', 'Ergenekon Çetesi Dağıtılsın!', 'Darbeciler Yargılansın; Gaspedilen Haklar Geri Verilsin!', 'Hortumcu Paşalar Hesap Verecek!', 'Darbeciler Yenilecek İslami Direniş Kazanacak!', 'Yaşasın İslami Mücadelemiz!' vb. sloganların atıldığı eylemde sık sık da tekbirler getirildi.
Eylem son olarak darbecilerin ve çetecilerin özgürlük türkülerimizi susturamayacaklarını ifade eden Grup Yürüyüş'ün söylediği Özgürlük Türküsü ile sona erdi.
Kaynak: www.haksozhaber.net