Masadan kalkan Hamas, İsrail'i muğlak ya da kabul edilemez maddelerle dolu bir ateşkes önermekle suçladı.
Hamas ile İsrail arasında Mısır'ın Başkenti Kahire'de Hüsnü Mübarek yönetiminin arabuluculuğunda gerçekleşen ateşkes görüşmeleri sonuçsuz kaldı. Perşembe günü masadan kalkan Hamas, yeni bir ateşkes için umutlu olsa da, İsrail yönetimini kabul edilemeyecek veya muğlak maddelerle dolu bir ateşkes önermekle suçladı.
Kabul edilemez maddeler var
Ateşkes görüşmelerinin en önemli maddesi Hamas'ın Gazze ablukasının koşulsuz olarak kaldırılması talebiydi. İsrail yönetimi, Hamas'ın elinde esir bulunan askeri Gilad Şalit'in serbest bırakılması karşılığında, Gazze'ye giren ürünlere ambargonun yüzde 70 oranında kaldırılmasını önerdi. Maan Haber Ajansı'na konuşan Hamas sözcüsü Fevzi Barhum ise ambargonun hangi ürünleri kapsadığı ve neden bu ürünlerin ambargoya uğradığı konusunda İsrail'in 'tanım' yapmaktan kaçındığını ve bunun kabul edilemez olduğunu söyledi.
Hamas delegasyonu, ambargonun koşulsuz olarak kaldırılması ve Şalit'in karşılığında İsrail'in elinde esir bulunan bazı yöneticilerinin serbest bırakılmasını istiyordu.
İkinci bir konu ateşkesin süresiydi. Hamas 12 aylık bir ateşkes isterken İsrail 18 ayda diretiyordu.
Hamas'ın ateşkes şartlarını görüşmek için Kahire'de bulunan delegasyonundan Muhammed Nasır, El Cezire'ye yaptığı açıklamada, 'biz ateşkesi sağlamaya hazırız. Bunun için şartımız ablukanın ve Filistinliler'in üzerindeki insani baskının kaldırılmasıdır' dedi. Nasır, İsrail'in önerdiği ateşkesin bazı kısımlarının 'muğlak' olduğunu da dile getirdi. Mısırlı yetkililere muğlaklığın giderilmesi taleplerini ilettiklerini söyleyen Nasır, 'kardeşlerimiz bu konuyu netliğe kavuşturmak için İsrail ile görüşecekler' dedi.
Hamas delegasyonu tüm olumsuz şartlara rağmen cumartesi günü Kahire'ye dönmeyi ve 12 aylık bir ateşkes imzalayabilmeyi umuyor. Hamas için anlaşmanın en hayati kısmı, İsrail'in Gazze ablukasına tamamen son vermesi.
Mısır taraflı
Görüşmelere ev sahipliği yapan Mısır ise tarafların perşembe günü bir ateşkes imzalayabileceklerini umuyordu. El Fetih ile Hamas'ı bir araya getirmek için de çabalarını artıran Mısır, arabuluculuk üstlenmesine karşın, Refah geçidini kapatma ve Gazze ablukasını kaldırma taleplerine karşı çıkmaya devam etti. Son olarak Birleşmiş Milletler Gazze ablukasına son verilmesini talep etmiş, ancak Kahire yönetimi buna hiçbir yanıt vermemişti.
İsrail'in yanıtı: Suikast
Ateşkes görüşmelerinin sonuçsuz kalması hakkında İsrail herhangi bir açıklama yapmadı. Fakat görüşmelerin kesilmesinden önce İsrail Ordusu Gazze'de gerilimi artıracak bir adım atarak, direnişçi gruplardan İslami Cihad'ın askeri kanadı Kudüs Tugayları'nın lideri Ala Ebu Er-Rub'a suikast düzenledi.
Er Rub'un Batı Şeria'daki evine yapılan saldırı, 'ateşkes görüşmelerine açık bir mesaj' olarak değerlendiriliyor. Direnişçi gruplardan Filistin Demokratik Kurtuluş Cephesi askeri kanadı, saldırının ardından yaptığı açıklamada, 'Cihad liderinin Batı Şeria'da öldürülmesi bize bir tek şeçenek bırakıyor, o da, doğrudan yanıt vermek' dedi. İsrail'in durmadığını ve kendi kurallarıyla davranmaya devam ettiğini savunan örgüt, İsrail'i Gazze ve Batı Şeria'daki gerilimi artırmakla suçladı.
Direniş: İsrail bizim saldırmamızı istiyor
İsrail, bu saldırın yanı sıra, Gazze'ye gelen Lübnan yardım gemisine ateş açtı ve Nablus'ta büyük tartışma yaratan yerleşimlere devam kararı aldı. Filistin kaynakları, her üç adımın da İsrail'in kendilerini şiddetli bir yanıt vermeye yönelttiğini, böylece ateşkesi bozan tarafın kendileri olduğu izlenimini yaratmaya çalıştığını ifade ediyorlar.
Er-Rub'un cenaze töreninde, Cihad militanları intikam yemini ettiler. İsrail ordusu, eve yapılan baskında, liderin askerlere ateş etmeye yeltenmesi üzerine açılan ateş sonucu öldüğünü duyururken, uzmanlar, kafasına yakın mesafeden iki kurşun isabet eden liderin infaz edildiğini belirtiyorlar. (Sol)
