'Çakal Carlos' unvanıyla tanınan dünyanın gelmiş geçmiş en büyük teröristi olarak bilinen Vladimir Ilich Ramirez Sanchez, DHA'ya açıklamalarda bulundu: 'Tuncay Güney yalan söylüyor. Ben devrimciyim. Türkiye'de hiçbir İslamcı liderle görüşmedim'
'Çakal Carlos' lakaplı Vladimir Ilich Ramirez Sanchez, sık sık aradığı Hürriyet Londra Bürosu'na Ergenekon soruşturmasının çarpıcı isimlerinden Malatyalı baba Nurettin Güven'in 5 gün önce rahatsızlanarak hastaneye kaldırıldığı haberini verdi.
Doğan Haber Ajansı'na da konuşan Sanchez, Tuncay Güney için, 'Bu şahıs yalan söylüyor' dedi.
Tuncay Güney'in TRT 2'de 'Çakal Carlos 1979'da İstanbul'a gelip bir gençle konuştu. İslam dünyasının önemli bir kişisiydi bu. Onu da açıklayın. O İslamcı terörün lideri de hapiste şimdi' şeklindeki açıklamasını da değerlendiren Carlos, 'Ben devrimciyim. Türkiye'de çok bulundum. İstanbul'dan da çok geçtim ama transit olarak. Suriye sınırlarındaki bölgeden de geçtim. Benim İstanbul'da genç bir liderle konuştuğumu söyleyen kimse yalan söylüyor' diye konuştu.
Sanchez sözlerine, 'Ben bugün gibi hatırlıyorum. 30 yıl önce 1979 yılı ocak ayında Bağdat'tan Bükreş'e giderken İstanbul'dan transit geçtim ve yalnız da değildim. Yanımda bazı yoldaşlar vardı. Daha önce de İstanbul'dan geçtim ama hepsi transitti. Ayrıca Türkiye'de hiçbir liderle temasım olmadı' diye devam etti.
MİT ajanslarıyla tanışma
27 Mayıs 1971'de Nişantaşı'nda başına kurşun sıkılarak öldürülen İsrail Başkonsolosu Efraim Elrom suikastını düzenleyen 'Popular Front for the Liberation of Turkey' (DHKP-C) ile Türkiye dışında toplantılar yaptığını saklamayan Carlos, Türkiye'de MİT ajanlarıyla tanışmasını şöyle anlattı:
'Ben onların MİT ajanı olduklarını biliyordum ama onların benim gerçek kimliğimden haberleri olmadı. Türkiye ile ilgili terör gruplarından kimlerle ilişkisi olduğu sorulduğunda, 'Ben Asala'yı ve Asala'nın lideri Agaop Agopyan'ı iyi tanırım. Agop Agopyan'ın asıl ismi Demirciyan'dır . Moskova'da Metro'ya bombalı saldırı konusunda bana bilgi vermişti. Abdullah Öcalan ile de Suriye'nin başkenti Şam'da bir toplantı sırasında karşılaştım. İlişkilerimiz 'Merhaba, merhaba'dan ileri gitmedi. Benim kim olduğunu öğrenip öğrenmediğini bilmiyorum'
'Nurettin Güven 5 gün önce rahatsızlandı'
Çakal Carlos, uzun uzun Sudan'dan CIA tarafından nasıl kaçırıldığını anlattı. Clairvaux Cezaevi'deyken çok yakın arkadaş olduğu Nurettin Güven'in 10 gün önce Paris'e 60 km mesafedeki Poissy'deki yattığı cezaevine sevk edildiğine dikkat çeken Carlos, Nurettin Güven'in beş gün önce nasıl hastalandığını şöyle anlattı:
'Sabah saat 05.00 sıralarında Nik adında bir Ermeni doktor ile birlikte sohbet ederken aniden rahatsızlandı. Ermeni Nik, bana üstüne yığılan Nurettin Güven'in felç geçirmiş olabileceğini söyledi. Yüzü tutulmuş, dilinde his kalmamış. Beyinle ilgili bir rahatsızlık olduğunu düşündüm ama dün hapishane doktoru tehlikeli durumu olmadığını bana söyledi. Nurettin Güven'in eşi Hatice Güven'in Türkiye'deki ev telefonunu verip ailesinin durumdan haberdar edilmesini isteyen Carlos, dün tekrar Hürriyet bürosunu arayıp arkadaşıyla ilgili bilgi aldı.
Dünyanın en güvenli cezaevi olması gereken cezaevinden dünyayla ilgisi kesilmiş olması gerekirsen istediği her yeri telefonla aramasına akıl erdirilemeyen Carlos, her zamanki gibi büroyu aradığında 'Komandante Carlos' (Komutan Carlos) arıyor' dedi.
Cezaevinde nasıl 1 saat konuştu?
Yaklaşık bir saat süren konuşmayı Çakal Carlos'un nasıl yapabildiğine akıl erdirilemedi.
Clairvaux Cezaevi'nde kalırken yanında Carlos ile Hürriyet Londra Bürosu'nu sık sık gizlice arayan Nurettin Güven, ünlü cezaevi arkadaşı Poissy'deki Frenn Cezaevi'ne sevk edilince kendini çok yalnız hissetmiş ve Hürriyet'e 'Burada yalnız kaldım. Ben de arkadaşım Carlos'un kaldığı cezaevine gitmek için dilekçe verdim' demişti.
1992 yılı kasım ayında bitirdiği, 1993 yılı mart ayında teybe okuduğu dünyayı sarsacak hatıralarının peşinde olan Hürriyet muhabirine olumsuz yanıt veren Carlos, 'Yazdıklarım dünyayı ayağa kaldıracak ama şu anda iki kopyası Lübnan'da iki ayrı kasada saklanan yazılarım ancak ben öldükten sonra yayınlanacak. Kitabımdaki kişilerin çoğu hayatta. Onları yazdıklarımla üzmek istemiyorum. Bu yüzden şimdi hatırlarımı yayınlamıyorum' dedi.
Chavez ile nasıl bir ilişkisi var?
Venezuela Devlet Başkanı Chavez ile ilişkisi hakkında 'Chavez ile de sürekli telefon konuşması yaptığınızı ve onun size hapiste baktığını duyuyoruz. Bu iddialar doğru mu?' sorusuna Carlos, 'Ben Venezuelalı bir devrimci olduğum içim Chavez beni tutuyor ama onu ne gördüm ne de onla telefonla konuştum' şeklinde kaçamak bir yanıt verdi.
Oysa cezaevinden aldığımız bilgiler ışığında Chavez, purosuna kadar Carlos'un cezaevindeki tüm ihtiyaçlarını temin ediyordu. Mektup yazmak için büronun adresini alan Carlos, 'Ben e-mail atamıyorum ama mektup yazabiliyorum. Size kart atacağım' diye ekledi.
Eşinden haber alamadığı panik içindeki Hatice Güven ise 'Bir haber alırsanız lütfen bildirin' ricasında bulundu.
Babasının Türkiye'ye iade edilme talebinde bulunduğuna dikkat çeken Tolga Güven de babasıyla 5 gündür konuşamadığını ama babasının yattığı cezaevinin hastanesi Frenn Hastanesi'nde kaldığını ve felç tehlikesi olmadığını söyledi.
Oğlu Fransa'ya gidecek
Vize alır almaz Fransa'ya gidecek Tolga Güven, 'Avukatlar aracıyla doktorlarla konuştum. Önce felç olmasından korkmuştuk. Yapılan tetkikler sonucu felç olmadığı ortaya çıktı. Beyinden şüphelenilmişti. Yüzünde sağ tarafında bir uyuşma var. 4-5 güne kadar hastaneden taburcu olup cezaevine dönmesini bekliyoruz' dedi.
Babası hakkındaki Ergenekon iddiaları yüzünden strese girdiğini ve bu yüzden rahatsızlanmış olabileceğini söyleyen Tolga Güven, 'Babam, hakkındaki Ergenekon iddialarına rağmen Türkiye'ye dönmek için dilekçe verdi. Biz dönme dememize rağmen kendini aklamak istiyor. Fransa'daki cezaevlerindeki çektiklerini unutamıyor. ?İlle de vatanım. Gider Türk cezaevlerinde cezamı çekerim' diyor' ifadesini kullandı.
Türkiye'ye dönmek istediğini geçtiğimiz ağustos ayında Hürriyet muhabirine de söyleyen Nurettin Güven banda alıp cezaevinde yaptığımız bir söyleşide Malatyalı baba, Ergenekon ve Susurluk ile ilgili tüm iddiaları geri çevirmişti.