Irak?ta bir çok tartışmalara ve protestolara yol açan Irak-Amerika güvenlik anlaşması ile ilgili Sadr hareketinin düşüncelerini, anlaşma sonrasında nasıl bir strateji izleyeceklerini ve Sadr hareketinin hedeflerinin ne olduğunu öğrenmek üzere, Sadr hareketi meclis grubu sözcülerinden Kerkük milletvekili Fevzi Terzi ile bir görüşme yapıldı.
Fevzi Terzi Sadr hareketini ve güvenlik anlaşmasını şöyle anlattı:
Bismillahirrahmanirranim
Hepinizin bildiği gibi Irak?taki Sadr hareketi, Irak?ın Amerikalılar tarafından işgali ve Saddam rejiminin yıkılmasından sonra, işgalcilere karşı silahlı bir direniş hareketi olarak ortaya çıktı.
Sadr hareketi gibi Irak?taki ister Arap, ister Türkmen isterse Kürd olsun birçok grup da işgalcilere karşı direnişe geçmiştir. Irak?ta işgal güçlerine karşı silahlı direnişi başlatan da Sadr hareketi olmuştur. İşgal güçlerine karşı silahlı direniş sergileyen Sadr hareketi ne kadar güçlü olduğunu ortaya koymuştur.
Bundan sonra biz siyasi alanda da varlığımızı ve gücümüzü ortaya koyduk. Sadr hareketi?nin Irak Meclisinde 30 milletvekili var. Bunlardan 27?si Arab 3?ü ise Türkmen?dir.
Sizin de belirttiğiniz gibi, Irak başbakanı tarafından imzalanan güvenlik anlaşması Irak Meclisinde Sadr grubunun şiddetli muhalefetine rağmen kabul edildi. Biz bu anlaşmayı işgal güçlerinin varlığına yasallık kazandırdığı, Irak milletinin haklarını çiğnediği ve Irak?ın egemenliği yok edildiği için şiddetle karşı çıktık. Sadr grubunun dışında Fazilet Partisi?nden 15 milletvekili bize destek vererek anlaşmaya karşı çıktı. Diğer yandan Sünni gruplardan 7 milletvekili de bize destek verdi.
Öncelikle ifade etmek gerekir ki, tarihin bize öğrettiği gibi işgalcilerle hiçbir zaman anlaşma olmaz. İşgalcinin olduğu yerde ona karşı direniş olur. Bunun başında da silahlı direniş gelir. İşgale karşı vatanı, bayrağı, namus ve şerefi savunmak için direniş bir haktır; bu hak yasal ve uluslar arası bir haktır.
Sadr hareketi?nin öncelikli hedefi de işgalcileri Irak?tan kovmak için her yoldan mücadele etmektir.
Ama ne yazık ki, Irak Meclisindeki milletvekilleri, hem baskı altında kaldıkları hem de bazıları Amerika?dan menfaatlandıkları için bu anlaşmayı kabul ettiler. Kapalı kapılar ardında kirli ilişkilere girdiler. Kendi aralarında bazı anlaşmalar yaptılar. Bu anlaşmalardan biri de elleri masum Iraklıların kanlarına bulaşmış eski Baasçıların yargılanmasının önünü aldılar. Yazıklar olsun. Bunun dışında başka pazarlıklar da oldu.
Sadr hareketi tüm bu kirli ilişkilerin ve pazarlıkların dışında durmuştur. Bizim için Irak?ın birliği, işgalden kurtulması, özgürlüğü ve bağımsızlığı esastır. Bunun için mücadele veriyoruz ve her zaman da vereceğiz. Biz siyasi alanda mücadele verirken, bu hedeflerimizden hiçbir zaman vazgeçmedik ve prensiplerimizden taviz vermedik. Gerektiğinde altı bakanlığı birden bıraktık.
Sadr hareketi olarak biz, ister Arab ister Türkmen ve kürt, ister Şii ve Sünni isterse Asuri ve Süryani olsun biz Irak halkının tamamının, bu topraklarda yaşayan herkesin gruplaşmalardan, particiliklerden uzak kardeşçe ve birlik içinde yaşamasını, Irak?ın gerçek vatanseverler tarafından ayrım yapılmadan yönetilmesini istiyoruz. Irak?ın tüm zenginliklerinin de bütün Iraklılar tarafından adaletle paylaşılmasını istiyoruz.
Irak Meclisinde güvenlik anlaşmasının geçmesiyle birlikte kimin Irak?ı korduğu ve vatansever olduğu, kimin vatan adı altında ticaret yapıp Irak?ı sattığı ortaya çıkmış oldu. Allaha hamd olsun bu günde ak ile kara belli oldu. Bu durum Irak için gerçekten büyük bir sınavdır. Tarih bu sınavı yazacaktır.
Biz Sadr hareketi olarak, Irak?ın tamamı için, Irak?ı korumak ve savunmak için her yolla mücadele edeceğiz. Bakınız, liderimiz Seyyid Mukteda es Sadr, hareketin ismini değiştirmeyi planladığını açıkladı. Hareketin ismini bütün Iraklılara teşmil etmek istiyor. Biz de bundan sonra anayasal ve yasal haklarımızı kullanarak, meşru olan tüm yollara başvurarak işgalcilere karşı direnişimizi sürdüreceğiz. Bütün direniş kapıları bize açıktır. Bu yolları da kesinlikle kullanacağız. Son işgal askeri Irak?tan çıkıncaya kadar direnişimiz devam edecektir.
Biz Irak dışındaki vatansever, hak ve adalet savunucusu herkesten bizim bu direnişimizi desteklemelerini bekliyoruz. Bizim aleyhimizde çok haksız bir şekilde propagandalar yapılarak bizleri terörist gibi göstermeye çalışıyorlar. Biz sadece vatanımızı ve haklarımızı savunmak için mücadele veren ve silah kaldıran direnişçileriz.
Ben geçenlerde İtalya?ya gitmiştim. Orada bir şiir okumuştum. Bana baktıklarında çok şaşırdılar. ?Sadr grubunda böyle insanlar mı var, şiir okuyorlar? gibisinden şaşkınlık gösterdiler. Bizi onlara çok farklı tanıtmışlar. Bizi sadece silahla tanımışlar. Onlara kendimizi, fikirlerimizi, inançlarımızı, Kur?an?ımızı, insanlarımızı anlattık. Her zaman hakkın yanında olduğumuzu, grup, etnik ve mezhep ayrımı yapmadığımızı, herkesi kardeşçe kucakladığımızı anlattık.
Bu vesile ile Türkiye?deki bütün kardeşlerimize de selam ve sevgilerimizi sunuyorum. Hakkı ve mazlumları savunmak için yapılan mücadelelerde Allah?tan başarılar diliyordum.
Kaynak: İsra Haber