Mustafa Burak Sezer ? Pakistan / TIMETURK
Mumbai terörist saldırları Hindistan?ın yaşadığı en büyük felaketlerden birisi olarak dikkatleri tekrar üzerine çekti; Güney Asya?daki devletlere ve halka karşı olan terör tehdidi her geçen gün artıyor. Bu saldırı, 20 Eylül İslamabad, Marriott patlamasından çok daha büyüktü. Marriott patlaması Pakistan?ı sarstığı gibi Hindistan?ı da şoke etti. Saldırganlar aynı zamanda terröristler için böyle koordineli bir saldırıyı gerçekleştirmenin mümkün olduğunu göstererek Hindistan hükümetini küçük düşürdü.
Teröristler Hindistan?ın finans başkentini Çarşamba gecesi vurduktan 60 saat sonra, Cumartesi günü Ulusal Güvenlik Muhafızları (NSG) beş yıldızlı Taj Mahal otelini kontrol altına almayı başardı. Son tahminlere göre, Taj Mahal ve Oberoi-Trident otellerinde ve bir Yahudi merkezi ve sinagogunda, şehrin turist ve iş merkezinde süren dört günlük rehine tradejisinde, 195 kişi hayatını kaybederken, 350?den fazla insan yaraladı.
Mumbai?nin düşmesi hükümet ve askeriye ilişkilerini test ediyor
Pakistan?ın üst düzey politik ve askeri liderleri Cumartesi günü buluşarak, Hindistan hükümetinin yaşanan hassas olaylardan sonra Pakistan?ı suçlaması üzerine konuştu. Alınan kararlar ve bazı cevaplarda Delhi?nin suçlamalarının hükümet ve güvenlik önlemleri arasındaki uçurumu gittikçe büyüttüğü, ve ilişkileri zora soktuğu bildirildi.
Genel kurmay başkanı General Ashfaq Parvez Kayani, cumhurbaşkanı Zardari ve başbakan Gilani ile detaylı bir görüşme yaptı. Hükümet kaynakları tartışmaların Yeni Delhi tarafından oynanan suçlama oyununa dayandığını ve suçlamara daha sonra verilecek cevaplarla alakalı olduğunu bildirdi.
Bu üçlü buluşmanın ardından, başbakan Gilani, hükümetin cevabını şekillendirmek için kabinesindeki toplantıya başkanlık etti. Cumhurbaşkanı Zardari ise bir Hindistan haber kanalına, Pakistan?ın Mumbai katliamı hakkında yürütülen soruşturmaları sonuna kadar desteklediğini bildiren bir röportaj Verdi.
Mumbai katliamı hakkında Pakistan?lı gazetecilerin görüşleri:
'PAKİSTAN'IN ÜZERİNE UYGULANAN BASKILARDA BİT YENİĞİ'
Dawn gazetesinden Zafar Abbas: ?Ülkenin güvenlik uzmanları Hindistan?ın hareketinde ve Mumbai konusunda Pakistan?ın üzerine uygulanan baskılarda bir bit yeniği sezdiler. Üst düzey güvenlik görevlileri son 24 ve 48 saatte yükselen tansiyondan dolayı bu konu hakkında bir açıklama yapmadı. Bir politik ve güvenlik analisti, yaklaşım ve algılardaki değişimi hiç doğal bulmadığını belirtti. Pakistan?ın güvenlik önlemlerindeki en büyük endişesi, Pakistan?ı sarsmak için yıllardır süren Hindistanlı otoritelerin niyetleri hakkındaki şüpheler.?
'11 EYLÜL'E BENZEMİYOR'
Daily News?den Dr Hasan-Askari Rizvi:1 ?Mumbai saldırıları, 11 Eylül saldırılarından beri karşılaştığımız terör saldırılarına hiç benzemiyor. Normalde İslamcı militan gruplar, bomba koyuyor veya atıyor, intihar saldırganları gönderiyor ya da hedeflerine ani saldırılar düzenliyorlar. Bu tür saldırılar en fazla birkaç saat sürüyor. Bazen rehin alma durumları yaşanıyordu ama teröristler rehineleri kesinlikle kamplarına veya gizli hücrelerine götürüyordu. Bu olay Pakistan?ın yaşadığı çıkmazda Hindistan devlet yörüngesi ve politik liderliğini anlamada yardımcı olacak.
Pakistan, ülkenin her yerinde güvenlik sorunları yaratan, radikal gruplar tarafından işlenen son derece şiddetli saldırılarla yüzleşti, Hindistan kısa sürede Pakistan?ın şimdiden bildiği şeyi öğrenecek: karanlık militan grupları kontrol etmek hiç de kolay değil, özellikle halk içinde farklı fraksiyonlar arasında büyüyen desteğin artması söz konusuysa. Mumbai saldırılarından sorumlu olanların kimlikleri hakkında spekülasyonlar yaratmak yerine, kanıtları dikkatlice incelemek gerekiyor. Böyle masif ve koordineli bir operasyon, iyi yerleşmiş, yerel ve güçlü bir grupla sağlam bağlantılar olmadığı müddetçe harici bir grubun boyunu aşıyor. Bu saldırıları, Mumbai yeraltı suç dünyasının ve Hindistan karşıtı güçlü bir ajendası olan, aşırı bir grubun düzenlemesi de olası. Mumbai yeraltına verilen güç ve erişim, bu kombinasyonu reddedemez.
Hindistan ve Pakistan arasında süren suçlama oyunu, her iki katı Hindu ve Müsliman tarafların politik ajendasına ve Pakistan ve Hindistan arasında normal ilişkilerin olmasına her zaman karşı çıkan tarafların çıkarlarına hizmet ediyor. Bu onlara kendi ülkelerinde seferber olmak için bir fırsat sunuyor.?
HİNT YAZAR ÜLKESİNİN ACİZLİĞİNE ÖFKELİ
Daily News, Mobasher Javed Akbar:2 ?Teröristlerin neredeyse 200 insanı öldürdüğü Mumbai rezaleti hakkındaki detaylar, hâlâ gelişmeye devam ediyor. Ama biliyoruz ki AK-47 makineli tüfekleri ve el bombalarıyla silahlanmış en az 30 kişi, Hindistan?ın iş ve finans merkezinde rehine alıkoyup, Hindistanlıları ve yabancıları, özellikle Amerikan ve İngilizleri hedef alabiliyor. Bu saldırı, Lashkar-e Taiba (Hindistan?ın sekülerleşmesinden nefret eden ve Pakistanlı ajanlar ve halk sempatisiyle desteklenen bir terrorist örgüt) kanalıyla Pakistan tarafından sevkedilmiş gibi duruyor.
Ben bir Hindistanlı ve Müslüman olmaktan gurur duyan birisiyim. Her Hindistanlı gibi bugün sinirli, öfkeli ve kederliyim. Hindistan?ı ele geçiren manyak köpeklerin savaşına karşı öfkeliyim. Kendi halkımın ızdıraplarına sağır, hükümetimin Delhi ve Mumbai?deki acizliğine karşı öfkeliyim. Ve Hindistan fikrini çökerten hasardan ötürü kederliyim.?
'PAKİSTAN SUÇLAMASI BİR SENARYO'
The Nation, Humayun Gauhar: ?18 Şubat 2007?de, sözde ?Arkaşlık Ekpressi? treninde Hindu teröristleri ve Hindu köktendinci siyasi partisi konjoksiyonuyla ve bazı Hindistanlı ordu subaylarının planladığı katliamda bir sürü Pakistanlı öldürülürken, biz kalkıp onların istihbarat başkanlarını Pakistan?a çağırdık mı?
Pakistan suçlaması bir senaryo. Herhangi bir saldırı gerçekleştiğinde SOS yapılır. Hindistanlılar evlerinde gelişen terörizmi kabul edemiyorlar, teröristlerden bazıları kendi üst düzey, düzenbaz, emekli ordu subayları. Son derece pahalı, efsanevi güvenlik aletlerine ne oldu? Gelip Pakistan?ı suçlasınlar. Çoğumuz bu zamanda susmamanın ve sessiz kalmamanın gerektiğini hissetti. Elbette onlara yardım edip, suçun kökenine inmeli ve suçluları yakalamalıyız. Hatta böyle yapmak için bir anlaştmamız var. Ama kalkıp onların hükümetine sembolik yardım yapmak için kendi istihbarat şefimize piyes oynatmamalıyız. Sonunda işe yaradı ve başkanı göndermekten vazgeçip, bazı istihbarat uzmanlarını gönderdiler ki bu en azından biraz daha mantıklı.
Bizim sorunumuz, kendi halkımız haricinde, her zaman herkese iyilik meleği, her zaman başkalarını mutlu etmeye çalışmak. Bilmiyor muyuz ki Hindistanlı faşistler durmadan terörist saldırılarında Pakistan?ı suçlayıp, Hindistanlı Müslümanlara karşı nefretin dosajını arttırmak için parmaklarıyla bizi işaret ediyorlar? Bilmiyor muyuz ki Hindu köktendincileri, Hindu olmayanlar, özellikle Müslümanlardan temizlenmiş bir Birleşik Hindistan ('Akhand Bharat') istiyor? Dr Hasan-Askari Rizvi politika ve savunma analisti.MJ Akbar, Hindistan parlementosunun eski bir üyesi ve Başbakan Rajiv Gandhi?nin danışmanı. The Asian Age?in kurucu editörü ve Asia Society Associate Fellow üyesi.