Haber Merkezi / TİMETURK
Güney Irak?taki el-Kefel adlı bölgenin yerlilerinden olan Ali, Zülkifl peygambere ait mabedin yıllardır kapalı olduğunu ancak babasının aktardığına göre burasının eskiden Yahudiler tarafından sürekli ziyaret edilen bir yer olduğunu belirtti.
Ali, mabedin kapılarının Amerikan işgalinin ardından yeniden açıldığını belirterek, kapısına bekçi dikildiğini, az sayıda insan tarafından da olsa Yahudilerin peygamberlerinden olan Zülkifl?in kabrinin ziyaret edildiğini söyledi.
Ziyaretçiler arasında işgal güçlerine bağlı askerler, Irak lehçesiyle Arapça konuşan siviller bulunduğunu belirten Ali, ?Araştırmalarımın sonucunda onların Iraklı Yahudiler olduğunu öğrendim? dedi.
Birçok kaynak, Yahudilerin ve Siyonistlerin Irak?a birçok yönden sızdığını, Zülkifl mabedinin kapılarının Yahudi ziyaretçilere açılmasının çok da önemli olmadığını, İsrail?in güvenlik, ticaret ve siyasetle ilgili birçok alana zaten girmiş olduğunu bildirdi.
Güvenlik Boyutu
Güvenlikle ilgili olarak İsrailli ve Batılı gazeteler, sürekli olarak bunu teyit eden haberler yayınlıyorlar. İsrail?de yayınlanan Maariv gazetesi, son olarak Iraklı iş adamı kılığına girmiş üç Mossad ajanının Kerkük şehri yakınlarında öldürüldüğü haberini verdi.
Yediot Ahronot gazetesi de, 2005 yılında İsrailli askerlerin, terörle mücadele istihdam edilmek üzere Iraklı Kürtleri eğittiğini dile getiren bir haber yayınlamıştı.
Haaretz gazetesi ise Irak?ta iş yapan İsrailli şirketler hakkında yapılan bir araştırma sonucunda bu şirketlerin bir kısmının Kürt milislere gelişmiş teknolojik özelliklere sahip silahlar sattığının ortaya çıktığını kaydetti. Öte yandan New Yorker dergisi, bazı İsrailli askerlerin Irak?ta kendilerini Arap ya da Iraklı olarak tanıttığını ve kendilerini bu şekilde kamufle ettiklerini ifade etti.
Irak-Babil Araştırmaları Merkezi?nin yayınladığı bir çalışmada, Irak?ta çalışan güvenlik şirketlerinin önemli bir bölümünün aslında İsrail ve Yahudi şirketleri olduğu belirtiliyor. Aralarında Batılı ve Arap olanların da bulunduğu bazılarının ise Iraklılar tarafından Iraklı bilim adamlarının öldürülmesiyle suçlandığını ifade ediyor.
Açık Ticari Kapılar
Ekonomik olarak ise İsrailli şirketlerin önemli bir bölümünün Irak?la ticaret yapmaya çalıştığı, ancak bu pazara şimdilik yabancı şirketler aracılığıyla girmeyi tercih ettiği bildirildi.
Bu çerçevede bir açıklama yapan İsrail İhracat Merkezi, İsrail?le Irak arasındaki karşılıklı ticaret hacminin senelik 100 milyon dolar düzeyinde gerçekleştiğini kaydetti.
Amerikan Maliye Bakanı Jhon Taylor, Ürdün?deki Dünya Ekonomi Forumu?nda yaptığı konuşmada İsrail şirketlerine Irak?ta yatırım projelerini hayata geçirme konusunda yeşil ışık yakmıştı.
Bu şirketler, Hürriyet gazetesinin 2 Kasım 2003 tarihinde yayınladığı bir haberde Türkiye İstihbarat birimlerinin İsrail?in Irak?ın orta ve güney bölgelerinde Kürtler ve Arap Yahudileri üzerinden araziler satın aldığını gözlemlediğini aktarmıştı.
Bağdat Hükümeti İçerisinde
Amerikan yönetimi, Irak?ı işgalinden beri Iraklı bakanları sürekli olarak Yahudi bürokratlarla birlikte çalışmaya mecbur ediyor. Bunlar arasında Petrol Bakanlığı müsteşarı Philipp Carol, Maliye Bakanlığı müsteşarı Davi Naomi, Ticaret Bakanlığı müfettişi Robert Rafael, İletişim ve Ulaştırma Bakanlıkları müfettişleri Don Amstuz ve David Lynch yer alıyor.
Öyle görünüyor ki karşılık bulması durumunda, İsrail Dışişleri eski Bakanı Silvan Shalom?un Irak?la barış anlaşması imzalanması yönündeki çağrıları gerçekleşebileceğe benziyor.
Bu durumun ise İsrail?i bir süre önce ziyaret eden Iraklı Bakan Alusi ve İsrail Savunma Bakanı Ehud Barak?la kucaklaşan Celal Talabani ile gerçekleşebileceği ifade ediliyor.