Haber Analiz / TİMETURK
Suud ailesinin yirmi kadar bakan, onlarca üst düzey yetkili ve binlerce prensi içerisinde, Suudi Arabistan Milli Güvenlik Konseyi Başkanı Prens Bender bin Sultan?ın doğu ülkeleriyle ilişkileri yürüten isim olarak seçilmesi, Suud?u yakından tanıyanlar için ilginç bir durum olarak değerlendiriliyor. Bunun en önemlisi sayılmayan nedenlerinden biri ise kendisiyle birlikte gezilere gelen gazetecilere konuşma konusunda katı bir tutuma sahip olması ve ayrıntılara girmemesi.
Bu nedenle, Sultan?ın Moskova?ya geçtiğimiz son altı ayda kaç kez ziyaret gerçekleştirdiği bilinmiyor. Resmi kaynaklar onun dört kez gittiğini söylerken başka kaynaklar, Riyad ve Cidde?deki toplantı odalarının kulislerinde, Suud?un doğu ülkeleriyle ilişkilerini derinleştirme isteğinin bir sonucu olarak en az 6 kez gittiğini söylüyor.
İletişim Bakanlığı?na daha önce gönderilen bir resmi yazıda, henüz o dönemde daha 6. ayını bile doldurmamış olan üst düzey bir Suudi yetkili, açıkça gazetecilerin kendisiyle birlikte seyahat etmelerini kabul etmediğini belirterek, gerekirse gazetecilerin ilk sayfalarını ajanslardan gelen haberlerle ya da çok iyi ilişkiye sahip olduğu üst düzey yetkililerin ağzından donatmalarını istediği kaydedildi.
Üst düzey yakın çevre dediği kişiler ise neredeyse dilsiz denecek kadar ağızları sağlam tipler. Ancak Suud devletinin medyaya ihtiyacı olduğunda bir takım haberleri sızdırmaları onlar için çok kolay. Örneğin I. Körfez Harbi?nde Prens, ABD?nin Kuveyt?i kurtarmak üzere harekete geçen uluslararası müttefiklerle birlikte savaşa katılmaktan vazgeçmesinin önünü kesmek için itibarlı ve sesi Wall Street?ten dünyanın birçok yerine yayılan London Times gazetesine bilgi sızdırmıştı.
Suudi Arabistan?dan Rusya?ya destek
Suudi Kral Abdullah Bin Abdülaziz?in kardeşinin oğlu olan Bender bin Sultan, milyarlarca dolarlık silah alım anlaşmasını kameralar önünde ve açık bir şekilde imzalaması siyasi gözlemciler açısından dikkat çekiciydi. Ancak sürekli olarak kulislerde iş bitirmeye alışmış Sultan?ın bu yaklaşımı, türünün ilk örneği olarak değerlendirildi. Daha da dikkat çekici olan ise Putin?le bir araya gelen Sultan?ın Moskova?dan dönüşünde Rusya?ya aralarında hiçbir sorun olmadığını ve Rusya?nın Gürcistan?a müdahalesini anlayışla karşıladığını alenen açıklamasıydı.
İki ülke arasındaki ilişkiler, Suudi Arabistan Kralı Abdullah?ın, ülkenin yarım yüzyıldan fazla, başta ABD olmak üzere Batı bloğuna bağlı kalma yönündeki politikalarını değiştirip bunun yerine Doğu ülkeleriyle de iyi ilişkiler geliştirme yönündeki adımlarıyla birlikte daha da ivme kazandı. Moskova ziyaretinden önce Prens Bender bin Sultan, Çinli siyasetçilerle şu ana kadar içeriği hakkında hiçbir açıklama yapmadığı görüşmeler yapıyordu.
Bender Suud?un eski ABD Büyükelçisiydi
Şaşkınlık yaratan şey ise, şu ana kadar uçağı kolay kolay Doğu ülkelerine kalkmayan ve düşmanlarının ABD?nin Suud sefiri şeklinde niteledikleri kişiyle başkentlerin başkenti olan Washington?da büyükelçilik yapan ve orada büyük bir nüfuza sahip olan Bender bin Sultan?ın aynı şahıs olmalarıydı.
Ruslar, ise Riyad?la olan iyi ilişkilerin geliştirilmesi ve işbirliği dairesinin genişletilmesini Suudlulardan daha fazla istiyor, Moskova?ya kraliyet ailesinden olan ve daha fazla yetkiyle donatılmış bir büyük elçi atanmasını talep ediyordu. Ancak onlar bu dönemin geçmesiyle birlikte daha önce bu işi vekâleten yürüten Muhammed Hasan Abdülveli?nin tayininin doğru olduğuna kanaat getirdiler ve tayine rıza gösterdiler.
İlişkilerin geliştirilmesinin yoğun temas faaliyet ve uzun vadeye ihtiyaç duyduğu ve stratejik olarak nitelenen Rusya ile görüşmelerden, ülkesinin ikinci başkenti olan Kızıldeniz sahilindeki Cidde?ye dönerken, İran?ın bölgedeki nüfuzunu kırma noktasında ciddi bir mesafe kat eden Sultan?ı kendisini eleştiren ve yaptıklarıyla alay eden sesler beklemekteydi.
Sanal âlemde Arap savaşı
Döndüğünde bazı gazetelerde Bender bin Sultan?ın adının da karıştırıldığı Suud?da askeri darbe girişiminden bahseden bazı haberlerle karşılaştı. Suriye istihbaratına yakın bazı kişilerin İsrail?e ait olduğunu söylediği bir internet sitesinin verdiği bu haberlerde 150 civarında subay tutuklanmış ve Krallığa ait muhafız ordusunda kırmızı alarm verilmişti.
Öyle görünüyor ki, Suudi zaferlerinin timsahı olarak adlandırılan uluslararası Prensin parmakları, düşmanlarıyla olan kapışmasında oyunu, kimsenin görmediği ve gizlenmenin daha kolay olduğu sanal âleme taşıyacak.
