Gazze Şeridi'ne yönelik İsrail ablukasını ağustos ayının sonunda iki gemiyle delmeyi başaran uluslararası insan hakları eylemcileri, yine bir gemi seferi planlıyor.
Gazze'deki 'İşgale Karşı Halk Komitesi' adlı sivil toplum kuruluşunun Başkanı, bağımsız milletvekili Cemal El Hudari, 22 Eylülde yine Kıbrıs'tan hareket etmesi planlanan geminin Avrupalı milletvekillerini, doktorları, gazetecileri ve diğer uluslararası eylemcileri Gazze'ye taşıyacağını bildirdi.
El Hudari'nin verdiği bilgiye göre, gemide yer alacak doktorlar bu kez uzun bir süre Gazze'de kalarak, ameliyatlara girecek, hasta ve yaralı Filistinlileri tedavi edecekler.
El Hudari, geminin, daha önce 23 Ağustosta Gazze'ye gelen 'SS Gazze'ye Özgürlük' ve 'SS Özgürlük' gemileriyle Gazze'ye gelip o günden bu yana Gazze'de kalan 9 uluslararası eylemci ile Gazze'den çıkamayan 9 Filistinliyi de beraberinde götüreceğini belirtti.
Gazze'de kalan uluslararası eylemciler arasında, Dörtler Grubunun Ortadoğu temsilcisi, eski İngiltere Başbakanı Tony Blair'in baldızı, gazeteci Lauren Booth da bulunuyor.
Öte yandan ilk seferde iki gemiyle Gazze'ye gelenler arasında yer alan tek İsrailli, 'Ev Yıkımlarına Karşı İsrail Komitesi' adlı sivil toplum kuruluşunun başkanı Prof. Jeff Halper, gelecek sefer gemide Hamas'la görüşmelere destek veren bir Knesset (İsrail parlamentosu) üyesi ile diğer İsraillilerin de yer alabileceğini söyledi. Prof. Halper, İbranice internet sitelerinden NFC'ye yaptığı açıklamada, 'Başarımızın bir defaya mahsus olmadığını kanıtlamaya uğraşıyoruz' dedi.
Ancak Halper, kendisinin bu defa gemide olmayacağını, Gazze'den Erez geçişi yoluyla çıkarken tutuklanması sonrası mahkemenin kendisine Gazze'ye girişi yasakladığını belirtti.
Prof. Halper, 'Media Monitors Network' adlı bir internet sitesine yazdığı yazıda, Gazze'ye ulaşmalarının, Gazze ile dış dünya arasında özgür ve düzenli bir kanal yarattığını ifade ederken, Gazze'de sevinç dolu 40 binden fazla kişi tarafından karşılandıklarını hatırlattı ve Gazze'de kaldığı 3 günlük sürede, karşılaştığı hemen her fraksiyondan insanın 'Nereye doğru gidiyoruz? Bunun çözümü nedir? Tek devlet mi, iki devletli toplum mu?' gibi sorular sorduğunu kaydetti.
Gazze'de iken 'fahri Filistin vatandaşlığı ve bir Filistin pasaportu' aldığını belirten Prof. Halper, İsrailli bir Yahudi olarak, bunun kendisi için çok anlamlı olduğunu ifade etti. Gazze'de iken, İsrail'deki herkesin, kendisiyle söyleşi yapan medyanın, 'dikkatli olması' için uyarıda bulunduğunu, 'Korkmuyor musun' diye sorduklarını belirten Prof. Halper, 'Bu yolculukta yegane gerçek ve ciddi korkuyu İsrail'e döndüğümde yaşadım. Gazze'den İsrail'e Erez kontrol noktasından geçerek geldim, çünkü ablukanın yalnızca denizden uygulanmadığını göstermek istedim' dedi.
İsrail tarafında, Erez'den geçer geçmez 'İsraillilerin Gazze'de bulunma yasağını ihlal etmekten' tutuklandığını ve Aşkelon'daki Şikma cezaevinde tutulduğunu hatırlatan İsrailli profesör, 'Gece hücremde, birisi beni haberlerden hatırladı. Tüm gece sağ görüşlü İsraillilerden fiziki tehditler aldım. Hücremde beni korumaya çalışan 3 Filistinli vardı. Tehlike, İsraillilerdendi, Filistinlilerden değil' dedi.
Pazartesi Filistin vatandaşlığı kimliğini aldığını, salı günü İsrail'de cezaevinde olduğunu belirten Prof. Jeff Halper, 'Şimdi durum şu: Kefaletle serbest bırakılmış bulunuyorum. Devlet muhtemelen bir iki hafta içinde dava açacak ve belki de birkaç ay hapis yatacağım. Şimdi, kelimenin tam manasıyla bir Filistin vatandaşıyım' ifadesini kullandı.
Prof. Jeff Halper, 2006 Nobel barış ödülü adayıydı.
Gazze'ye Özgürlük gemisi yeniden demir alıyor
Gazze Şeridi'ne yönelik İsrail ablukasını ağustos ayının sonunda iki gemiyle delmeyi başaran uluslararası insan hakları eylemcileri, yine bir gemi seferi planlıyor.
18 Yıl Önce Güncellendi
2008-09-07 14:42:00
SON VİDEO HABER
Haber Ara