Hukuk İşleri Komisyonu, cumhurbaşkanının, parlamentoyla ilişkilerini belirleyecek olan 'kurumların reformuna' ilişkin anayasa değişikliği paketinde Türkiye'yi ilgilendiren maddede sonunda hiçbir değişiklik yapmama görüşünü benimsedi.
Hukuk İşleri Komisyonunun önergesi, önce meclis, sonra senatoda kabul görmesi halinde, AB'ye yeni üye olacak ülkeler için doğrudan referandum yapılması şartı korunmuş olacak.
Referandum konusunda sonuçta daha öncekinden farklı uygulama olmayacak, ancak mecliste kabul edilen ve Türkiye'yi doğrudan hedef gösterdiği için inciten ve rahatsız eden maddeye ise anayasada yer verilmemiş olacak.
Mecliste kabul edilen maddede, 'AB nüfusunun yüzde 5'inden fazla nüfusu olan ülkeler için doğrudan referandum şartının' korunması istenmiş, ancak senato, bu maddeyi 'Türkiye gibi müttefik bir ülkeyle ilişkileri yaralayacağı' gerekçesiyle reddetmişti.
Senato, anayasa değişikliğinin ilgili maddesinin, 'referandum yapılıp yapılmaması yetkisinin cumhurbaşkanına verilmesine olanak sağlayacak şekilde düzenlemesine' ilişkin hükümetin sunduğu ilk teklifi destekleme kararı almıştı.
Senatonun bu kararına itiraz eden milletvekilleri, bu haliyle anayasa değişikliğine tamamen karşı çıkacaklarını bildirmişti.
Meclis ile senato arasında yapılan görüşmeler sonucunda, bu konuda anayasada hiçbir değişiklik yapılmaması konusunda prensip anlaşması sağlandığı belirtiliyor.
Anayasa değişikliğinin 8 Temmuzda meclise gelmesi bekleniyor. Değişiklik paketi, meclis ve senatoyu bir araya getiren oturumda nihai şeklini alacak. Değişikliğin kabulü için üyelerin beşte üçünün oyu gerekecek.
Eski Cumhurbaşkanı Jacques Chirac, AB'nin Türkiye ile tam üyelik müzakerelerine başlanmasına onay vermesinin ardından, üzerindeki yoğun siyasi baskıyı giderebilmek amacıyla, 2005 yılında AB'ye yeni üyeler için doğrudan referandum yapılmasına olanak sağlayan bir anayasa değişikliğine gitmişti.