Amerikan yönetiminin, özellikle El Kaide liderlerinin başına yüksek miktarlarda para vaat ettiği Adalet Ödülü adlı program, hiçbir sonuç getirmedi. Uzmanlar, bunun en büyük sebeplerinin El Kaide liderlerinin bulunduğu yerlerde zayıf reklam yapılması, ABD'nin ödülü vereceğinden ve muhbirleri koruyacağından duyulan şüphe ve ödülün yüksek tutulmasıyla kişilerin sadakatlerinin satın alınabileceğine yönelik yanlış varsayım olduğunu belirtiyorlar.
Eski bir CIA üyesi olan ve uzun yıllar Pakistan'da görev yapmış olan Robert L. Genier, Washington Post gazetesine yaptığı açıklamada Adalet Ödülü sistemi için 'tamamen etkisini yitirdi' dedi. Uzun yıllar CIA'in terörle mücadele merkezinde de çalışan Genier, 'Artık bir sonuç üretmiyor, bugüne kadar bir iz bile ortaya çıkarmadı' şeklinde konuştu.
Gazeteye konuşan bir diğer isim olan ABD'li Senatör Steven Kirk ise bu durumu 'Sıfır noktasındayız, buna inanamıyorum' diye özetledi. 2004 yılında Adalet Ödül programının çalışmasını incelemek üzere Pakistan'a gittiğini kaydeden Kirk, oradaki Amerikan elçiliğinin programı kapatmış olduğunu gördüğünü söyledi. Kirk, 'Ne radyo ne de televizyonda ödül için reklam yapılıyordu. Hatta elçilik, Bin Ladin gibi El Kaide liderlerinin resimlerinin yer aldığı eşleştirme kitaplarını dağıtmaktan vazgeçmişti' diye konuştu.
'PARA YERİNE MOTOSİKLET VERİLSİN'
Adalet Ödülü sisteminin çöküşü, uzmanlar tarafından birkaç sebebe bağlanıyor. Bunlardan en çok öne çıkanlar ise El Kaide liderlerinin bulunduğu yerlerde zayıf reklam yapılması, ABD'nin ödülü vereceğinden ve muhbirleri koruyacağından duyulan şüphe ve ödülün yüksek tutulmasıyla kişilerin sadakatlerinin satın alınabileceğine yönelik yanlış varsayım.
Steven Kirk, Dışişleri Bakanlığı'nın artık 'dolardan öte bir şey sunmasının gerekli olduğunu' kaydetti. Özellikle Pakistan-Afganistan sınırındaki kırsal kesimlerde yaşayanlar için paranın çok fazla şey ifade etmyeceğini kaydeden Kirk, 'Mesela onlara motosiklet vaat edilebilir' diye konuştu.
Eski CIA çalışanı Arthur Keller ise ödül programının çalışmamasının sebebinin başka olduğunu savunuyor. Keller 'Bu kişiler '25 milyon dolar ödülü isteyebilir ve bin Ladin'in desteklemiyor olabilirler. Ancak ABD'ye güvenmiyorlar. İhbarı kime yapsınlar? Yerel polis şefine mi? Kimi kime ihbar edeceklerinden emin değiller' diye konuştu.
1984'TEN BERİ GEÇERLİ OLAN LİSTENİN BAŞINDA EL KAİDE LİDERLERİ VAR
Amerika'da Adalet Ödülü olarak bilinen bu uygulama, ilk olarak 1984 yılında başlatılmıştı. İlk başlarda özellikle Balkanlardan ve Filistin topraklarından kaçan 'teröristlerin' yakalanması için uygulanıyordu. En çok arananlar listesi, 11 Eylül'ün ardından özellikle El Kaide'nin lider kadrosunu ortadan kaldırmak için genişletildi ve ödüller artırıldı. Listede halen El Kaide lideri Usame Bin Ladin ve örgütün ikinci ismi Eymen El Zevahiri için 25 milyon dolarlık ödül bulunuyor.
ÖDÜLLERİ CIA, FBI, BEYAZ SARAY VE PENTAGON BELİRLİYOR
Adalet Ödülü programı, ABD Dışişleri Bakanlığına bağlı Diplomatik Güvenlik Bürosu tarafından yürütülüyor. Programın internet sitesi, 25 farklı dilde yayın yapıyor. Sitede en çok arananlar listesi, bu kişilerin başına konan ödül miktarları yer alıyor. Hangi kişiye ne kadar ödül verileceği ise CIA ve FBI'dan terörle mücadele uzmanları ile Pentagon ve Beyaz Saray'dan yetkililer tarafından belirleniyor.
EN ÇOK ÖDÜL, SADDAM'IN OĞULLARINA VERİLMİŞ
Program, 1984'ten bu yana gelen 50 ihbara toplam 77 milyon dolar dağıtmış. Bir seferde verilen en yüksek ödül ise 2003 yılında Saddam Hüseyin'in oğulları Uday ve Kusay'ın yakalanıp öldürülmesini sağlayan ihbara verilmiş. Amerikan yönetimi bu ihbarı 30 milyon dolarla ödüllendirirken, Saddam'ın komutanlarının yakalanmasını sağlayan ihbarlara da 3'er milyon dolar ödül vermiş.
Bugün listede bulunanlar için vaat edilen toplam ödül miktarı ise 700 milyon dolar. Bugüne kadar dağıtılan ödüllerin büyük kısmı ise, El Kaide liderleri için verilen ihbarlara gitmiş. Filipinler'deki Ebu Sayyaf ağının üyeleri için koyulan ödül miktarı da 11 milyon doları buluyor.
SADECE BİR MUHBİRİN KİMLİĞİ AÇIKLANDI
Birçok durumda Dışişleri Bakanlığı, kime ne kadar ödül verildiğini açıklamıyor. Bu konuda Kongre'ye gönderilen raporlar da 'top secret' olarak saklanıyor. Bugüne kadar muhbirin kimliğinin açıklandığı bilinen tek olay, 2006 yılında yaşanmış. Minnesotalı bir uçuş eğitmeni olan Clarence Prevost, 11 Eylül olaylarına karıştığından dolayı ABD'de yargılanan tek kişi olarak hayat boyu hapis ile cezalandırılan Zekeriya Musavi'nin duruşmasında tanıklık ettiği için 5 milyon dolarla ödüllendirilmiş.
PERVEZ MÜŞERREF DE ÖDÜL AVCISI ÇIKTI
Ödül programı konusunda ilginç bir anekdotu ise Pakistan Devlet Başkanı Pervez Müşerref açıklamıştı. Müşerref, 2006 yılında yayınlanan kitabında CIA'ye teslim ettikleri yüzlerce şüpheli karşılığında ABD'den milyonlarca dolar ödül aldıklarını yazmıştı.
Adalet Ödülü programının yanı sıra Amerikan hükümetinin diğer birimlerinde de farklı ödül sistemleri bulunuyor. Amerikan ordusu, Adalet Ödülü programından farklı olarak El Kaide ve Taliban liderlerinden oluşan 12 kişilik bir liste için, geçtiğimiz Ekim ayında 200 bin dolar ödül koymuştu. Bu listede yer alan kişiler ise Adalet Ödülü'nün arananlar listesinde yer almıyor.
ABD Kongresi, 2004 yılında kişi başına koyulan ödülün, özellikle bin Ladin göz önünde bulundurularak, 50 milyon dolara kadar yükseltilebilmesine olanak sağlayan bir yasayı kabul etmişti. Geçtiğimiz sonbaharda ise Cumhuriyetçi Senatör Dan Boren, daha ileri giderek ödülün 500 milyon dolara kadar yükseltilmesine olanak sağlayan bir önerge sunmuştu. Ancak bu başvuru reddedilmişti.
Cihan