AB, AK Parti'nin kapatılma davası ile ilgili olarak, Türkiye'ye laikliğe saygı duyması çağrısında bulundu. AB Komisyonu'nun Genişlemeden Sorumlu Üyesi Olli Rehn de, ''Dava Avrupa demokrasisiyle bağdaşmıyor'' dedi.
Olli Rehn, 'Normal Avrupa demokrasilerinde siyasi konular mahkeme salonlarında değil, parlamentolarda demokratik yollarla tartışılır' dedi.
Rehn, 'Yürütme ve yargı arasındaki görev dağılımına saygı gösteriyoruz. Yani yürütme yargıya, yargı da demokratik siyasete karışmamalıdır. Umarım bu gelişme, hükümetin çok fazla siyasi enerjisini tüketerek temel özgürlükleri ve hukukun üstünlüğünü güçlendirecek AB kapsamındaki reformları geciktirmez ya da yolundan saptırmaz' dedi.
Olli Rehn, siyasi enerjisini reformlarda kullanacağı konusunda hükümete güvendiğini vurguladı.
'Halk seçimini yaptı'
Olli Rehn, 'Bu tür siyasi konular (laiklik, başörtüsü) geçen yılki seçimde geniş ve derin şekilde tartışıldı ve halk seçimini yaptı. Seçim demokratik ilkelere ve en yüksek uluslararası standartlara uyumlu gerçekleştirildi. Bu tür siyasi konulara demokratik siyasetle seçim sandığında karar verilmeli. Mahkemelerde değil' diye konuştu.
Türkiye'de laikliğin zayıflatıldığı yönünde iddialar olduğunun hatırlatılması üzerine Rehn, kapatma davası dosyasındaki detaylardan haberdar olmadığını belirterek, başörtüsü konusunun demokratik kurallara ve anayasaya saygılı şekilde ele alınmasını istedi.
Rehn, hükümetin reform sürecini yeniden başlattığını ve Vakıflar Kanunu'nun kabul edilmesinin bunun göstergesi olduğunu anlatarak, ifade özgürlüğüne öncelik verilmesini talep etti.
Olli Rehn, yapılacak reformların sadece Türkiye'nin demokratikleşmesine katkı sağlamayacağını belirterek, 'AB'de Türkiye'nin üyeliğini savunan (Türkiye) dostlarının işini kolaylaştıracağını' ifade etti.
Rehn, hükümetin 'tam kararlılıkla reform gündemine bağlı kalmasının' önemini vurguladı.
Linden: 'Çok şaşırdım'
Eski Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi (AKPM) Başkanı Rene van der Linden de, AK Parti'nin kapatılması talebine çok şaşırdığını söyledi, AK Parti hükümetinin geçen yasama döneminde Türkiye'de çok önemli reformlar yaptığını ve bunların çok da başarılı olduğunu belirtti.
Türkiye'de kısa bir süre önce seçimler yapıldığını ve bu seçimlerde AK Parti'nin çok büyük miktarda oy aldığını hatırlatan Linden, bu nedenle Türkiye'nin AB üyeliği yolunda reform sürecini sürdürmeye çalışan bir partinin kapatılması talebine inanamadığını ifade etti.
Bu girişimin Türkiye'nin AB üyeliği sürecine olumsuz etki yapıp yapmayacağı şeklindeki soruya karşılık da Linden, her iki tarafın da Türkiye'nin AB üyeliği konusunda sorumluluklar üstlendiklerine işaret ederek, gerekli şartları yerine getirdiği takdirde AB'nin de sözünde durarak Türkiye'yi birliğe alması gerektiğini söyledi.
Türkiye'nin AB için önemli bir stratejik ortak olduğunu kaydeden Linden, AB'nin de Türkiye için önemli olduğunu ve her iki tarafın da karşılıklı olarak birbirlerine muhtaç olduklarını sözlerine ekledi.