Pelosi, yaptığı yazılı açıklamada, Trump'ın ticari kaygılarla Çin'in Uygur Türklerine yönelik insan hakları ihlallerine sessiz kalmasının kabul edilemez olduğunu belirtti.
Pelosi, açıklamasında, "Eğer Amerika ticari kaygılarla Çin'de insan haklarına ilişkin sesini çıkarmazsa o zaman dünyanın herhangi bir yerindeki insan haklarına ilişkin konuşma noktasında ahlaki üstünlüğümüzü kaybederiz." ifadesini kullandı.
Söz konusu yaklaşımın kabul edilemez olduğunu vurgulayan Pelosi, "Zamanımızın en kötü insan hakları ihlallerinden birine ticari bir anlaşmaya imza atmak için yol vermek şok edici." değerlendirmesini yaptı.
- "Ticari müzakerelerin ortasındaydık"
Ocak ayında Çin ile 250 milyar dolarlık ticaret anlaşmasına imza koyan Trump, Axios adlı haber sitesine verdiği özel röportajda, ocak ayından önce Çin'le ticaret görüşmeleri yaptıkları bir dönemin ortasında Çinli yetkililere yaptırım getirmenin doğru olmayacağını belirtmişti.
Trump, mülakatta, "Büyük bir ticaret anlaşması müzakerelerinin ortasındaydık. Tam böyle bir müzakerenin ortasındayken o ülkeye yaptırım uygulamak... Kaldı ki bu konuda birçok şey yaptım. Çin'e bugüne kadar görülmemiş gümrük vergileri koydum." yorumunu yapmıştı.
Küresel Magnitsky Yasasını Çin için neden işletmediğine ilişkin bir soruya da yanıt veren Trump, "Kimse spesifik olarak Çin bağlamında Magnitsky Yasasından bahsetmedi." ifadesini kullanmıştı.
Çin'le ocak ayında imzalanan ticaret anlaşmasının ardından yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını nedeniyle karşı karşıya gelen iki ülke arasındaki gerilim yükselmişti.
Trump, son olarak 17 Haziran'da, Çin'in Sincan Uygur Özerk Bölgesi'ndeki Uygur Türklerine yönelik insan hakları ihlallerini kınayan ve bazı Çinli yetkililere yaptırım uygulanmasını öngören yasa tasarısını imzalamıştı.
