Dolar

42,5291

Euro

49,5628

Altın

5.744,63

Bist

11.007,37

Soyunduk Survivor olduk

11 Yıl Önce Güncellendi

2015-07-10 15:36:51

Soyunduk Survivor olduk

Çanakkale'deki gençliğimiz, kemiklerinden çıkan çatır çatır seslerle ülkeyi koruma ve vatanının kaderini değiştirmeye “iman ve vatan selameti “ için aşkla soyunmuş bir nesil idi.

Avuçlarını semaya kaldırıp, dilleri, fiilleri, her şeyleriyle niyazda idiler.

Dertleri vatan, ümmet ve iman… gelecek nesillerle İslam sancağının dalgalanması… Yemek menülerinde kuru ekmek bile yokken, yoklukların içerisinde dert edindiler ümmetin bekasını.

Asla terk etmediler imanlarını ve bırakmadılar bu vatanın geleceğini gâvura.

Onlarda gençti. Onların da dünyalık hedefleri, beklentileri vardı. Sıcak bir ev, sıcak yemek, sevdiği insanlarla beraber olmak… Lakin nefislerinden önce gelen, inanmış oldukları davaları vardı. Bu dava sırrı onları, o genç yaşlarında cepheye sürmüştü.

Nasıl bir dava ki on üçünde bir çocuğu böylesine inanmış yapabildi? Yetmişinde sekseninde ihtiyarları gencecik delikanlılar haline getirebildi?

Bütün yoklar nasıl var oldu bir davaya inanmakla?

Nasıl bir sır vardı o günlerde?

Ya da nasıl bir boşluk var ki bizlerin hayatında o dava ile kıyas dahi edilemiyor?

Şartlar ise davayı dava kılan, bugünün şartları o günkü savaş amaçlarının en başına geçmiş durumda.

Bir eğitimci arkadaşımla gençlik konusunda neler yapılabilir diye konuşuyorduk. Anlatmış olduğu şu olay beni darmadağın etti. Üniversite sınavlarına hazırlanan öğrencilere gözetmenlik esnasında, program oluşturuluyor ve sorunlarını halledip planlı ders çalışabilme adına anketler yapılıyor. Yapılan ankette gençlerin survivor programına olan aşırı alakaları fark ediliyor. Ve derinlemesine bir araştırma yapılıyor. Başlarındaki örtüyü şekli ve rengi ile farz yerine tarz olsun diye takan kızlarımızın; survivor'a davet edilmiş olsalar hiç duraksamadan gideceklerini, gerekirse o ortama uyum sağlamak adına kıyafetlerini çıkarabilecekler ini, yani soyunabilecekler ini ifade ettikleri görülüyor.!

Bu kızların vermiş oldukları cevaptan tatmin olmayan arkadaşım, yüz yüze konuştuğu birçok genç kızımızdan da aynı cevabı aldığını anlattı bana. Yeni dönem genç ve örtülü kızların nerdeyse çoğunluğunda geçerli olan esefle anlatılabilecek bir vakıa.

Var mı başka bir soruya, tahlile hacet. 17-18 yaşında ki Müslüman genç kızlarımızın geldiği hal aslında bizim davamızı ve derdimizi anlatmaya yetmiyor mu?

Kelime-i tevhid için çocuklarından, sevdiklerinden, en değerlilerinden, hayatlarından vaz geçip ölen atalarımızdan kalan mirası görebiliyor musunuz?

28 Şubat'ta okul önlerinde 15'inde, örtü mü diploma mı tercihinde, kesinlikle örtüm tercihini yapan kızlarımızdan; bir program için “ki kültür seviyesi fazlasıyla aşağı” soyunacağını rahatlıkla söyleyebilen, konserlerde arsızca erkek arkadaşının boynuna çıkıp ritim tutan, sokaklarda fütursuzca sevgilisi ile takılan, tiki kızlarımıza doğru nasıl bir evrim geçirdik biz?

15 sene öncesi ile şimdi arasında bunca fark var iken, vatan için her şeylerini feda edenlerle günümüzdeki inanç, kalp ve fikir eksenindeki uçurumu düşünemiyorum.

Felaket tellallığı yapıyor değilim. Lise okuyan evlatları olan arkadaşlardan da çok fazla dinlediğim, çevremizde çokça rastlayıp şahit olduğumuz korkunç gerçeğe dikkat çekmek istiyorum. Bu nesil yarınların anne ve babaları olacak. Beklentiler içine girip gelecek için büyüttüğümüz çocuklarımızın hali pür melali ortada?

Onları yetiştiren, bu hale gelmesinde bilinçsiz de olsa yüzde yüz payı olan bizlerinde hali orta da?

Bir şeyler yapmak için daha neyi bekliyoruz?

İğneyi değil artık çuvaldızı kendimize çokça batırmak durumundayız. Zaman geçiyor ve ipin ucu maalesef elimizden kaçmak üzere. Survivor gibi bir programı nasıl seyreder hale geldiler diyemiyorum çocuklarımız için; çok basit kalacak çünkü diğerlerinin yanında.

Anne -baba- toplum, biz suçluyuz.

Müslüman'ım diyip de uyuyan ve göbeğini büyütüp sırtını kalınlaştırmakla uğraşan iş adamları, üç kuruş adına dinini satan hocalar, tasavvuf musikisi adı altında sanatçı bozması rol modeller, ilgi ve alakayı ihtiyaçlarını görmek olarak algılayan bizler…

Kendi ellerimizle idam sehpasına bıraktık neslimizi.

Yeniden başlamanın zamanı gelmedi mi?

Vatanı ve “inancı” için ölüme aşkla soyunmuş bir nesil gitti, yerine “soyunuruz survivor oluruz” diyen nesil geldi.!

@msbeser

Yorum Yap

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Haber Ara