Yaklaşık 9,7 milyon askerin ve 10 milyon sivilin öldüğü Birinci Dünya Savaşı'nın bitmesinin üzerinden tam yüz yıl geçti.
O dönemin en kanlı savaşlarından biri olan dünya harbi hakkında birçok tarih kitabı yazıldı ve araştırmalar yapıldı. Ancak bu döneme ait rakamlar, propagandanın çokluğu ve kayıtların az olması nedeniyle kesinlik içermiyor.
İşte Birinci Dünya Savaşı ile ilgili bilmeniz gereken 5 bilgi:
1- Savaş sonunda tarafsız kalan ülkelerin sayısı çok azdı
Birinci Dünya Savaşı'nın resmen başladığı 28 Temmuz 1914 tarihinden aynı yılın sonuna kadar sadece 10 ülke savaşa katılmıştı. Aralarında Osmanlı Devleti'nin de bulunduğu devletlerin nüfusu ise 800 milyonu, yani o dönemde dünya nüfusunun yaklaşık yarısını kapsıyordu.
11 Kasım 1918'de ateşkes imzalandığındaysa savaşa taraf olmayan sadece yaklaşık yirmi ülke vardı. Bunların çoğu, Latin Amerika ve Kuzey Avrupa'da bulunuyordu.
Almanya toplam yaklaşık 13 milyon kişiyi seferberliğe çağırırken, en fazla seferberliğin yaşandığı ülke 18 milyonla Rusya oldu.
Birleşik Krallık'ın topladığı 9 milyon kişinin 1,4 milyonu Hindistan gibi imparatorluğun sömürgelerinden gelirken, 8 milyon kişiyi savaşa süren Fransa'da da kolonilerden gelenlerin sayısı 600 bindi.
Tarihçi ve eski Amerikan subayı Edward Erickson'un verdiği rakamlara göre ise Osmanlı İmparatorluğu'nda sefere çağrılanların sayısı 2 milyon 873 bin kişiyi buluyordu.
2- Nüfusa oranla en fazla kayıp veren ikinci ülke Osmanlı İmparatorluğu
Savaşta en çok kayıp veren ülkelerden biri Osmanlı İmparatorluğu oldu. Robert Schuman Merkezi'ne göre Osmanlı'da ölen askerlerin sayısı yaklaşık 772 bini buldu. Bu rakama göre savaş boyunca günde ortalama 493 asker hayatını kaybetti.
Fakat Birinci Dünya Savaşı'nı önceki savaşlardan ayıran en büyük özelliklerden birisi sivil kayıpların askeri kayıplar kadar yüksek olmasıydı. Yine aynı kaynağa göre Osmanlı'da ölen sivillerin sayısı 2 milyon 150 bini buldu. Osmanlı'daki toplam kayıp böylelikle nüfusun %13,72'sine karşılık geliyor. Bu oran Sırbistan'dan sonra en yüksek sayı olarak karşımıza çıkıyor.
3- Tarihin ilk kimyasal gaz saldırısı
Dünyanın ilk zehirli gaz saldırısı bu savaşta meydana geldi. 22 Nisan 1915 tarihinde Belçika'nın Ypres kentinde Almanlar tarafından atılan gaz bombası, 5 bin Fransız askerinin ölmesine neden oldu.
İlk kullanılan gaz klor gazıyken, daha sonraları fosgen gazı kullanılmaya başlandı. İlkinden daha ölümcül ve tehlikeli olan fosgen, kendisini içine çeken kurbanlarını saatler sonra öldürüyordu.
1917 yazında ise ünlü ‘hardal gazı' kullanıma girdi. Almanların yine Ypres kentinde denediği bu kimyasal gaz, acı bir koku yaymasının ve zehirli olmasının yanı sıra cilt üzerinde de yaralar açılmasına neden oluyordu.
Gaz bombaları savaş boyunca 20 bin askeri öldürürken, bu kimyasal silahların insanlar üzerinde sahip olduğu zararlı etkiler dünya savaşının en karanlık anılarından biri olarak kaldı. Kimyasal silahların kullanımı çok daha sonra, 3 Eylül 1992'de, Birleşmiş Milletler'de imzalanan bir anlaşma ile yasaklandı.
4- Kadınlar da erkekler kadar önemli bir rol oynadı
Birinci Dünya Savaşı'nda yetişkin erkeklerin seferberliğe çağrılmasının üzerine onlara kadınlar destek oldu.
Sağlık personelinin eksikliğinden dolayı kadınlar genelde hemşire eğitimi alarak yaralı askerlere bakıyordu. Osmanlı'da hemşire eğitimleri 1913 yılında Balkan Savaşı döneminde başlamış, Birinci Dünya Savaşı sırasında da devam etmişti.
Diğer yandan kadınlar iş gücünün gerektiği alanlarda da istihdam edildi. Genelde tarım işçiliği yapan kadınlar, bunun yanında marangozluk, aşçılık, terzilik, muhasebecilik gibi mesleklerde de görev aldı.
5- Çanakkale Muharebesi'nde Anzaklardan daha fazla İngiliz askeri öldü
Savaşın seyrinde dönüm noktalarından biri olarak değerlendirilen Çanakkale Muharebesi'nde Osmanlı askerlerine karşı savaşan İngiltere kolonileri arasında en tanınanları Anzaklar olarak bilinir.
Yeni Zelanda ve Avustralya halklarından oluşan Anzaklar, her ne kadar Çanakkale savaşında çok sayıda zaiyat verse de, bu sayı ölen ve yaralanan İngiliz askerlerinin yaklaşık 4'te birine denk geliyordu.
Muharebede en büyük kayıpları veren tarafsa Osmanlı oldu. İttifak ülkelerinin toplamda 44 bin ölü ve 97 bin yaralı zaiyatına karşın Osmanlı'da 86 binden fazla asker ölmüş, 164 binden fazlasıysa yaralanmıştı.