İstanbul 37. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, tutuklu sanıklar Gonca Batmaz ve Rüştü Karakaya'nın cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile duruşmaya katılımı sağlandı. Tutuksuz sanıklar Mustafa Caymaz ve Cemal İbrahim Demirhisar'ın hazır bulunduğu duruşmada, önceki celse davaya katılım talebi kabul edilen Hazine ve Maliye Bakanlığının avukatı da hazır bulundu.
Duruşmada, bir önceki celse tanık olarak çağrılan Murat Çam, ifade verdi. Tutuklu sanık Rüştü Karakaya'nın darbeden haberi olmadığını, bunun bir kumpas olduğunu söylediğini ifade eden tanık Murat Çam ''Rüştü'nün üzerinde birisi vardı, kod adı ara sıra söyleniyordu, Rüştü'nün son isminin 'Mazhar' olduğunu hatırlıyorum.'' diye konuştu.
Tanık Murat Çam beyanlarının devamında ''Rüştü Karakaya'nın vatanına milletine ihanet edebilecek birisi olduğunu düşünmedim, her zaman bize arkadaşı gibi davrandı. Bundan önce Rüştü Karakaya ile verdiğim beyanlarım aynıdır, farklı bir beyanım yoktur.'' dedi.
Tanık beyanı ve tutuklu sanık Rüştü Karakaya'nın tahliye talebinin ardından tutuksuz sanık Mustafa Caymaz söz alarak bildiklerini özgür iradesiyle anlattığını belirterek, yurt dışına çıkış yasağının kaldırılmasını talep etti.
Sanık Rüştü Karakaya'nın avukatı da söz alarak, tanık Murat Çam'ın etkin pişmanlıktan yararlanmak ve tutuksuz yargılanmak için müvekkili aleyhine beyanda bulunduğunu iddia ederek, müvekkilinin tahliyesini ve beraatini istedi.
Tutuklu sanık Gonca Batmaz da masum olduğunu, suçlu olmadığını ileri sürerek, ''Ruh halimin bozulmasına az kaldı, iftirayla hayat karartmak bu kadar kolay mı, beni o cehenneme, o tımarhaneye gönderip göndermemeye siz karar vereceksiniz.'' dedi.
Beyanların ardından söz alan cumhuriyet savcı, delillerin toplanmaması ve sanıkların kaçma şüphesi gerekçesiyle tutuklu sanıkların bu hallerinin, tutuksuz sanıkların da adli kontrol hükümlerinin devamını talep etti.
Ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, tutuklu sanıkların bu hallerinin devamına, bir sonraki celse dinlenilmek üzere tanık Figen Gürsoy İnceçayır'ın çağrılmasına hükmederek duruşmayı erteledi.
- Davanın geçmişi ve ceza istemleri
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, dosyası daha sonra ayrılan firari sanık Kemal Batmaz'ın da ismi yer alırken, bu sanığın "terörizmi finanse etmek" suçundan 5 yıldan 10 yıla kadar hapsi isteniyor.
İddianamede, diğer sanıklardan Rüştü Karakaya hakkında ''silahlı terör örgütü yöneticiliği'' suçundan 15 yıldan 22,5 yıla, sanıklar Gonca Batmaz, Cemal İbrahim Demirhisar ve Mustafa Caymaz hakkında da "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan 7,5 yıldan on beşer yıla kadar hapis cezası talep ediliyor.
Sanık Gonca Batmaz'ın 15 Haziran 2017'de, FETÖ üyeliği suçlamasıyla tutuklu bulunan eski HSK Genel Sekreteri Muzaffer Bayram'ın evinde yakalandığı kaydedilen iddianamede, FETÖ elebaşı Fetullah Gülen'in talimatından sonra Bank Asya'ya para yatıran Batmaz'ın, FETÖ'nün tepe yöneticilerinden firari Abdullah Aymaz ile telefon görüşmelerinin tespit edildiği belirtiliyor.
İddianamede, sanık Rüştü Karakaya hakkında da FETÖ yöneticisi Adil Öksüz'ün kullandığı 34 SIR 49 plakalı aracı 17 Haziran 2012'de kullandığı, 31 Aralık 2013 ile 24 Aralık 2014 arasında Bank Asya hesabında 64 bin 356 lira artış yaşandığı, gizli tanık "Toprak"ın beyanına göre FETÖ'nün Hava Kuvvetleri İstanbul bölgesi astsubay yapılanmasından sorumlu "mahrem imam" olduğu öne sürülüyor.
Gönderilen iddianameyi inceleyen Ankara Ağır Ceza Mahkemesi, görevsizlik kararı vererek, dosyayı İstanbul 37. Ağır Ceza Mahkemesine göndermişti. İstanbul'daki mahkemenin bu karara itirazı üzerine gönderilen Yargıtay, dava dosyasına İstanbul 37. Ağır Ceza Mahkemesinin bakmasına hükmetmişti.
Davaya bakan İstanbul 37. Ağır Ceza Mahkemesi, 30 Nisan 2019'daki duruşmada, FETÖ'nün darbe girişimi sırasında Akıncı Üssü'nde bulunduğu belirlenen örgütün "sivil imamı" Kemal Batmaz dosyasının tefrik edilerek Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderilmesine yönelik karar almış ve dava 4 sanık üzerinden görülmeye devam etmişti.
