Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, Anadolu Yayıncılar Federasyonunun düzenlediği “Anadolu Sohbetleri” programında aile, nüfus, Komşu Anne uygulaması ve çocuklara yönelik sosyal medya düzenlemesi hakkında açıklamalarda bulundu.
Bakan Göktaş, nüfusta ve çocuk sayısında yaşanan azalmanın dikkat çekici olduğunu belirtti. Türkiye'nin her zaman genç ve dinamik nüfusuyla gurur duyduğunu söyleyen Göktaş, ancak dünyanın geri kalanında olduğu gibi artık Türkiye'nin de yaşlandığını ifade etti. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın yıllar önce yaptığı 3 çocuk çağrısına değinen Göktaş, “Cumhurbaşkanı'mız aslında bu günleri öngörerek vurgu yapıyordu. O zamanlar eleştiriler olmuştu. Ancak bugün baktığımızda durumun ne kadar acil ve önemli olduğunu görmüş olduk. 2024'te doğurganlık hızımız 1,51 iken bu sene 1,48'e düştü. Tarihin en düşük seviyelerini yaşamaya devam ediyoruz.” dedi.
Deprem bölgesinde genç nüfusun artırılmasına yönelik çalışmaları aktaran Göktaş, Aile ve Gençlik Fonu kapsamında 6 ay içinde 5 bin 500 genci evlendirdiklerini belirtti. Doğum yardımı sistemini güncellediklerini söyleyen Göktaş, “İlk çocuğa tek seferlik 5 bin lira, ikinci çocuğa her ay 1500 lira, üçüncü çocuk ve sonrası için 5 bin liralık desteğimizi annelerin hesabına yatırıyoruz. Türkiye genelinde 383 bin 684 annemizin hesabına bu kapsamda 3,5 milyar lira aktardık.” ifadelerini kullandı.
Ailelerin iş ve hayat dengesini koruması için yarım zamanlı çalışma yönetmeliğinin hayata geçirildiğini belirten Göktaş, çocukları 6 yaşına gelene kadar kadın ve erkeklerin bu uygulamadan faydalanabileceğini söyledi. Batıda yaygın olan bu sistemin artık Türkiye'de de uygulandığını dile getirdi.
Komşu Anne uygulamasının detaylarını paylaşan Göktaş, kadınları ve erkekleri iş hayatından koparmadan aileleri desteklemeyi amaçladıklarını belirtti. Bu modelin İskandinav ülkeleri, Fransa, İtalya, Almanya ve Belçika gibi birçok ülkede uygulandığını söyledi. Adayların Milli Eğitim Bakanlığının erken çocukluk eğitimini alacağını, ardından ilk yardım eğitimi göreceğini vurgulayan Göktaş, “Anneler bir yere gittiklerinde gözleri arkada kalmayacak. Özel kreşlerin maliyetli olduğunu biliyoruz. Ailelerin yükünü hafifletecek, maliyetleri azaltacak bir model olacak.” dedi.
Çocuklara yönelik sosyal medya düzenlemesi hakkında da bilgi veren Göktaş, yeni yasama dönemi açıldığında yasa tasarısının Meclis'e sunulacağını belirtti. Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumunun bu süreçte kritik bir görev üstleneceğini söyleyen Göktaş, Avustralya'nın uygulamaya koyduğu 16 yaş altı sosyal medya yasağına atıfta bulundu. “Ülkemize özgü bir model çalışıyoruz. İlk aşamada 13 yaş altı demiştik. Sonra 13-16 yaş için kademeli uygulama önerdik. Ancak bakanlık olarak önerimiz 16 yaş altı olması yönünde. Genel literatür de bu şekilde.” ifadelerini kullandı.
Çocukların sosyal medyada dezenformasyona karşı savunmasız kaldığını dile getiren Göktaş, “Yetişkinlere göre dezenformasyona daha fazla maruz kalabiliyorlar. Çocuklara sürekli gerçek olmayan bir hayat sunuluyor. Yapay zeka çok hızlı hayatımıza girdi. Biz buna sonradan alıştık ama çocuklar bunun içine doğdu. Sosyal medya yapımcılarına yükümlülükler getireceğiz. Meta da bizimle görüştü. Daha fazla denetim istiyoruz.” dedi.
Göktaş, ailelerin de bu sürecin bir parçası olması gerektiğini belirtti. Teknik ekiplerin çalıştığını ve bu hafta yeni bir toplantı yapılacağını aktaran Göktaş, “Biz ülkemizde uygulanabilir bir modeli hayata geçirmek istiyoruz.” ifadelerini kullandı.
Terörsüz Türkiye sürecine de değinen Göktaş, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın vizyonuyla bu dönemin çok önemli bir adım olduğunu vurguladı. “19 Ağustos'ta şehit ve gazi dernekleriyle TBMM'de bir araya geldik. Orada taleplerini dile getirme imkanı bulduk. Cumhurbaşkanı'mızın da ifade ettiği gibi bu süreci şehitlerimizin emanetleri ve gazilerimizle inşa edeceğiz. Biz de katkı sunmaya devam edeceğiz.” dedi.
Yorum Yap