Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Mısır'ın MBC Masr kanalında Orta Doğu'daki güncel gelişmelere ilişkin açıklamalarda bulundu. Fidan, İsrail'in Filistin meselesinin ötesinde tüm bölgeyi hedef alan yayılmacı bir politika izlediğini vurguladı. Bakan, buna karşı bölge ülkelerinin ve uluslararası toplumun ortak tedbirler alması gerektiğini söyledi.
Fidan, Katar'ın başkenti Doha'da düzenlenen İslam İşbirliği Teşkilatı ve Arap Birliği Olağanüstü Ortak Zirvesi'nde alınan kararların önemine değindi. Zirvenin, İsrail'in yalnızca Filistin değil başka bir Arap ülkesine saldırı ihtimali üzerine yapıldığını belirten Fidan, bu toplantının İsrail'in bölgedeki yayılmacılığını uluslararası gündeme taşıdığını ifade etti. Liderlerin zirvede yaptığı görüşmelerin metinlere yansıyandan çok daha önemli olduğuna dikkat çekti.
Bakan Fidan, Gazze'de devam eden soykırıma ve Batı Şeria'daki ilhak girişimlerine karşı olduklarını, Filistin Devleti'nin hayata geçmesi için çalışacaklarını söyledi. Bölgesel barış için bunun zorunlu olduğunu belirten Fidan, İsrail'in yayılmacılığı artık resmi bir politika haline getirdiğini ve buna karşı bölgesel ve uluslararası tedbirlerin alınmasının fevkalade önemli olduğunu dile getirdi.
Fidan, İsrail'in güvenliğini bölgede siyasal ve ekonomik zayıflıklar ile teknolojik geri kalmışlıktan aldığını, eşit kalkınma ve refaha dayalı bir vizyonu tehlikeli gördüğünü söyledi. Batı ülkeleri ve ABD'nin de zaman zaman bu politikada rol aldığını kaydetti. İsrail'in askeri müdahalelerle niyetlerini ortaya koyduğunu belirten Fidan, yayılmacılığın Filistin'in ötesinde bir stratejiye dönüştüğünü, bunun ise İsraillilerin bir kısmı tarafından dahi tehlikeli bulunduğunu açıkladı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın diplomasi mesaisinin büyük bölümünü Gazze'deki soykırımın durması için harcadığını aktaran Fidan, ABD'nin İsrail politikaları üzerinde beklenildiği kadar etkisi olmadığını, aksine tersinin mümkün olduğunu söyledi.
Fidan, Türkiye'nin Mısır ve Suudi Arabistan ile ilişkilerine de değinerek, ekonomik ve siyasi işbirliklerinin yanı sıra savunma sanayinde de ortak çalışmalar yapılması gerektiğini belirtti. Ortak güvenlik konularında daha fazla işbirliğine ihtiyaç olduğunu vurguladı. İsrail'in Suriye'ye yönelik muhtemel bir askeri operasyonunun istikrarı tehdit edeceğini söyleyen Fidan, uluslararası toplumun ortak tutumunun İsrail tarafından tehdit olarak algılandığını ifade etti.
Gazze'de acil ateşkesin öncelik olduğunu belirten Fidan, mevcut uluslararası sistemin krizleri çözmede yetersiz kaldığını dile getirdi. BM ve BM Güvenlik Konseyi'nin reforme edilmesi gerektiğini vurguladı. Aksi halde BRICS, Şanghay İşbirliği Teşkilatı ve ASEAN gibi bölgesel aktörlerin öne çıkacağını belirtti.
Fidan, Arap ve İslam ülkelerinin güvenlik koordinasyonu temelinde birleşebileceğini, bunun siyasi iradeyle mümkün olabileceğini söyledi. İşbirliğinin hükmetme anlayışının yerine geçmesi gerektiğini vurguladı. Bölge ülkelerinin birbirlerinin güvenliğine ve egemenliğine taahhütte bulunması gerektiğini ifade etti.
Türkiye-Mısır ilişkilerinin modern tarihin en iyi seviyesine ulaştığını belirten Fidan, iki ülke arasında dayanışma ve işbirliğinin giderek arttığını kaydetti. Ticari ilişkilerin fevkalade iyi bir noktaya geldiğini ifade eden Fidan, işbirliklerinin profesyonel çalışmalarla daha ileriye taşınması gerektiğini söyledi. Libya ve Sudan konularında iletişim ve güven inşasıyla uzlaşı sağlandığını, Gazze konusunda ise iki ülkenin çok yakın çalıştığını belirtti.
AA
Yorum Yap